 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1966/948
K: 1966/1968
T: 08.03.1966
DAVA: Davanın konusu, ihbar ve kıdem tazminatıyla, iş parası ve yıllık ücretli izin hakkından doğan alacaklar toplamının ödetilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkeme, kıdem tazminatı ve iş parasile yıllık ücretli izin karşılığını hedef tutan istekleri hüküm altına almıştır.
Buna karşı davacı, ihbar tazinatına ilişkin idiasının da, kanuni delillere dayanmış olması sebebiyle hüküm altına alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
Gerçekten davacının 3.9.1955 tarihinde işyerine girdiği hakkında bir uyuşmazlık yoktur. Bilirkişi, düzenlediği raporda, pres ve çırçı fabrikasının mevsimlik işyeri olmasına ve işin ne zaman biteceği de işçi tarafından bilinmesine göre, aktin feshi için ihbar önellerine uyulma zorunluğu düşünülemeyeceğini belirtmiştir. Mahkeme de bilirkişi tarafından belirtilen bu hukuki görüşü benimseyerek ihbar tazminatına ait isteği reddetmiştir.
Bir kere davacının yıllardan beri davalıya ait işyerinde çalıştığı ve taraflar arasındaki ilişkinin sürekli bir akte dayandığı objektif delillerle sabittir. Mevsimlik işyerlerinde çalışan işçinin çalışmaları süreksiz bir iş niteliğinde düşünülemez. İşyerinde yıllarca çalışmış olan davacının iş sözlemesi ihbar önellerine uyulmaksızın bozulamaz. Çünkü davacı bu işyerinde nitelikçe sürekli olan veya her mevsim devam een bir işçi için yıllarca süresi belli olmayan bir akitle çalışmıştır. Bu şartlar karşısında işçi, son mevsimde süresi belli bir akit yapma durumuna düşürülemez. Bu hal Medeni Kanunun 2. maddesi hükmünce, akit yapma hakkının kötüye kullanılması şeklinde belirir. O halde son mevsimdeki çalışmalar, yıllar boyunca sürüp gelen aktin bir devamı olarak kabul edilmek gerekir.
Öteyandan, iş Kanununun 6. maddesiyle iş aktini bozma iradesini kapsayan ihbarın yazılı olarak yapılması zorunluluğu kabul edilmiştir. Davalı, anılan maddeye uygun olarak bir ihbar yaptığını ispat etmiş değildir.
Mahkemece anılan maddelerle kabul edilen hakuki esaslar gözönünde tutulmaksızın ihbar tazminatına ait isteğin reddi yasaya ve usule aykırıdır ve davacının temyiz itirazı bu bakımdan yerindedir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerden BOZULMASINA, 8.3.1966 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.