 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1966/12472
K: 1966/11863
T: 24.12.1966
KARAR: 1- Davalı, yetkisizlik ilk itirazında bulunmuş mahkemece, davalının mazeret bildirerek gelmediği ilk duruşma oturumunda yetkisizlik ilk itirazı incelenerek ret veya dava kabul olunmuştur. Yetkisizlik ilk itirazının reddine ilişkin karar davalıya tebliğ olunamadığı gibi esas hakkındaki karar da aynı duruşma oturumunda verilmiştir. Mahkeme, bu yolda işlem yapmasını 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesinin ilk fıkrasına dayandırmaktadır.
2- Sözü edilen maddede, aynen: (İş Mahkemelerinde şifahi yargılama usulü uygulanır. İlk oturumda mahkeme tarafları sulha teşvik eder. Uzlaşmadıkları ve taraflar veya vekillerinden birisi gelmediği takdirde yargılamaya devam olunarak esas hakkında hüküm verilir) denmektedir. Bu hüküm, gelmiyen davalı hakında gıyap durumu gerçekleşmeden yargılamaya devam olunacağı anlamına gelmektedir. Yasakoyucunun anılan fıkranın üçüncü cümlesiyle öngördüğü yön, hakimin öncelikle tarafları uzlaştırmaya çalışması ve uzlaşmanın mümkün olmaması halinde yargılamaya devam ederek yargılamadan edindiği sonuca göre bir hüküm tesis etmesidir yoksa, esasa cevap vermek imkanının ve gıyap müessesesinin kaldırılması değildir.Nitekim Yargıtay içtihatları da öteden beri bu yoldadır.
3- 5521 sayılı Kanununun 15. maddesi hükmüne göre bu kanun da açıklık bulunmayan durumlarda HUMK.nun hükümleri uygulanır. HUMK.'nun 478. maddesine göre ilk itirazlar, hadise şeklinde incelenerek çözümlenir aynı kanunun 479. madesi hükmüne göre ise, ilk itirazın reddi halinde davalıya esas hakkında cevapta bulunmak imkanı sağlanır. Diğer taraftan anılan kanunun 224. maddesi hükmüne göre "salahiyet gibi hadise şeklinde halli muktazi iddialar, mahkemeye gelmeksizin tahriren de dermeyan olunabilir."
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olaylar gözönünde tutularak davalıya yetkisizlik ilk itirazının reddine ilişkin kararla birlikte duruşma günü tebliğ edilmek ve bu suretle yargılamaya devam olunmak gerekirken aksine düşüncelerle işlemde bulunarak hüküm tesisi isabetsiz ve davalının bu yönleri hedef tutan temyiz itirazları yerindedir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı sebeplerden dolayı temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 24.12.1966 gününde karar verildi.