Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E: 1972/2007
K: 1973/1558
T: 21.11.1973
DAVA : Kominizm propagandası yapmaktan sanıklar H.M. ve S.A.nın yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 142/1. maddesi gereğince sanıkların takdiren 5 er sene ağır hapis cezasiyle mahkumiyetlerine ve 1'er yıl 8'er ay Artvin İl merkezinde ikametle emniyeti umumiye nezareti altında bulundurulmalarına dair HAKKARİ Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilen 25.6.1973 gün ve 972/50 esas, 973/86 karar sayılı hükmün süresi içinde duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş ve şartı depo paraları ile yerine getirilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle murafaa ve inceleme yapılarak gereği düşünüldü :
KARAR : Oluşa ve kabule göre TCK.nun 142. maddesinin 5. fıkrası ile cezanın arttırılması gerekli ise de, aleyhe temyiz bulunmadığından bu husus bozma sebebi sayılmamıştır.
Sanıklardan H.M.nin diğer itirazlarının reddi, ancak :
1 - Düşünceleri hükme dayanarak alınan bilirkişilerin usulen yemin ettirilmemesi,
2 - Sanıklardan H.M.nin 27.12.1971 günü Yüksekova İlçesi Merkez Cumhuriyet İlkokulu'nun müdür odasında 2. ders ara vermesinde her biri ilkokul öğretmeni olan sanık S.A. ve S.A. tanıklar S.B. M.Y ve S.B. birarada bulunduğu yapılan bir görüşme veya çıkan bir tartışma sırasında sanık H.M.nun "... Allah ve din diye birşey yoktur. Din insanları uyuşturur.. benim Allahım yalnız benimdir. O da hapishanelerde hayatı çürümüş olan Maodur. Mao hayatını hep biz insanların mutluluğu için çürütmüştür. Bunun için sevilmeye ve tapılmaya layık bir kimsedir. Sosyalizm iyi bir rejimdir.." dediği, yukarda isimleri yazılı tanıklar tarafından tanzim edilmiş bir tutanak ile tesbit edilmiş, bu tutanak o yer ilk öğretim müdürlüğüne buradan da ilk öğretim müfettişi muhbir ve tanık N.G. e tevdi edilmiştir.
Sözü edilen tutanak bir süre eğitim müdürlüğünde ve müfettiş elinde kaldıktan sonra, tanzim edildiği tarihten 2 ay 14 gün sonra müfettiş tarafından Yüksekova C.Savcılığına kanuni gereği için teslim ve ihbar olunmuştur. 27.12.1971 tarihinde ilkokul müdür odasında sanık tarafından sarfedilen sözlerle ilgili bilgilerini 74 gün sonra savcılıkta beyan ederek tutanağı doğrulamışlardır. Bu tanıkların duruşmadaki beyanları da esas itibariyle aynı mahiyettedir.
Tutanakta imzası bulunmamakla beraber tanık öğretmen H. A. tartışmanın kısa bir bir bölümünde bulunduğunu savcılıkta söyleyerek diğer tanıklarla esaslı bir çelişmeye düşmemiştir.
Sarfedilen sözlerin niteliğini belirten bu tanıklar daha ziyade, sanığın bir Mao sevgisi ve övgüsü içerisinde bulunduğunu açıklamışlardır. Sanığın savunması da nazara alınarak, evvela dini duygulara tecavüz ile söze başlayan sanık kendisine karşı fikirler içerisinde bulmuş ve böylece tanıklarla bir tartışmaya girmiştir. Böyle bir tartışmanın varlığını savunma gibi tanık Hanife'nin ifadesi doğrulanmaktadır.
Şahadet arasında sonuca etkili olmayacak surette önemsiz bazı çelişkiler var ise de, toplanan delillere göre suç konusu sözlerin müdür odasından sanık tarafından sarfedildiği yolunda kuşku yoktur. Ancak bu sözler oluşa göre propaganda irtibatı ve gücü olmayan bir Mao hayranlığı ve bunun övgüsüyle Sosyalizme bağlılık olarak tezahür etmiş ve bu itibarla propaganda niteliğinde olmayıp TCK.nun 142. maddesinin 4. fıkrasında yazılı övmek suçu sınırında kabul edilmiştir. Bilirkişiler raporunda ise propagandanın ve övgünün tarifleri yapıldıktan sonra sanığın eylemine ilişen teşhis ve düşüncelerde tereddütler gösterilmiş suça konu sözlerin kesin ve yeterli bir değerlendirilmesi yapılmamıştır.
Bu nedenlerle sanıklardan H.M.nun eyleminde Komünizm propagandası yapmak suçunun kanuni unsurları bulunmadığından TCK.nun 142. maddesinin 4. fıkrası yerine maddenin 1. fıkrası ile ceza tayini,
3 - Sanık S.A.nın temyizine gelince :
Bu sanığın eylemi, subutu kabul edilen H.M.nin sözlerini veya övgülerini tasvip etmekten ibarettir. Bu sanığın tutanakta ve tanıkların tüm ifadelerinde Mao'yu Sosyalizmi öven bir sözü edilen tutanak Adliye'ye intikal ettirilinceye kadar bazı idari soruşturmalar yapan muhbir ve tanık ilkokul müfettişi N.K.Duruşma tutanağının 8. sayfasında; "Soruşturma devamı ve sonucunda diğer sanık S.A.nın kendisince sarfedildiği iddia olunan sözleri sarfetmiş olduğu kanısına vardık. Bu hususta ben gerekli raporları ilgili mercilere verdim, diyerek yetersiz görülen tanık beyanlarını doğrulamıştır. Bu sanığın tutuk bulunduğu Cezaevinden salıverildikten sonra Ceza evindeki bir arkadaşına yazdığı mektup dahi sanığa isnat olunan eylemin ve bunun unsurları oluşturur nitelikte görülmemiştir.
Sanığın H.M.nun sözlerini tasvip edici davranışlarda bulunması TCK.nun 64. maddesinin aradığı manadaki bir iştiraki ve beraberliği kabule yetmemektedir. Sanık H.ile düşünce birliğini gösteren tutumunu, propagandının veya övmenin icrası anlamına almak, bu maddenin uygulama kapsamını genişleterek adil olmayan bir sonuca götürecektir. Telkin ve yaymak ve taraftar toplamak amacıyle bu kabil suçlarda söylenenleri doğru bulmayı yani tasvibi yasaklayan bir yasa hükmü bulunmadığı gibi tasvip edici bir tutumu veya tasvip anlamına gelen sözlü katılmaları suç niteliğinde kabule imkan yoktur. Aksi halde TCK.nun 142. maddesinde yazılı suçun işlenmesi sırasında propagandacı veya övgücü konuşmacının büyük bir kalabalık tarafından alkışlanması, tasvip sözleri ile karşılanması halinde o kadar sayıda sanık ve yasa aykırılığının varlığını kabul etmek gerekirdi o zaman bu hal yasa dışı bir zorlama ve uygulama olur. Bu itibarla S.nin propaganda veya övme suçlarının iştirakçisi olduğu kabul edilmemiştir.
Sonuç olarak; yukarda sayılan nedenlerle sanık S.A. nın eyleminde TCK.nun 142. maddesinde yazılı suçların unsurları bulunmadığı halde hükümlülüğüne karar verilmesi,
Yasaya aykırı bulunduğundan her iki sanık hakkındaki hükmün kısmen istem gibi BOZULMASINA, depo paralarının iadesine 21.11.1973 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini