HUKUK GENEL KURULU KARARI
BONODA BEDELSİZLİK İDDİASI • İSPAT YÖNTEMİ
ÖZET: Bono’nun bedelsiz olduğunu iddia eden davaci bu iddiasini yazili delil ile ispatlamak zorundadir.
YHGK E: 2007/19-918 K: 2007/960 T: 12.12.20071
Taraflar arasındaki "menfi tespit" davasından dolayı yapılan yargılama
sonunda; Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair
verilen 18.06.2004 gün ve 2003/905-2004/408 sayılı kararın incelenmesi
Davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin
7.03.2006 gün ve 2005/7532-2006/3094 sayılı ilamı ile; ("…Dava, icra
takibine konu iki adet bonodan dolayı, borçlu olmadığının tespiti istemine
ilişkindir.
Davalı vekili, kooperatifin inşaatını yaparken nakit sıkıntısına düşünce
müvekkilinden borç para istediklerini, borç para karşılığı senet alındığını
belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne, icra
takip dosyasında takip konusu yapılan bonoların ve işbu takibin iptaline, takip
değeri 34.250.000.000.-TL.nin % 40'ı tazminatın takip kötü niyetli olduğundan
davalıdan tahsili ile kooperatifçe ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı
vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu bonoların ihdas nedeni hanesinde "nakden" ibaresi
bulunmaktadır. Davalı, bononun borç para karşılığında düzenlendiğini
savunmuş, davacı ise, karşılıksız olduğunu iddia etmiştir. Bonoların kooperatifi
1Gönderen: Av. Hulki ÖZEL, Mersin Barosu Başkanı
Yargıtay Kararları
221
temsile yetkili çift imzayı ihtiva ettiği ihtilafsızdır. Bu durumda, bononun
bedelsiz olduğunu iddia eden davacı, bu yöndeki iddiasını HUMK.’un 290.
maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlamakla yükümlüdür. Yazılı delil
sunulamaması halinde ise, dava dilekçesinde "her türlü delil" denilerek yemin
deliline de dayanılmış olduğundan, davacının davalıya yemin teklif etme hakkı
hatırlatılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile
yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir...") gerekçesiyle
bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda,
mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği
görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve
kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk
Genel Kurulu'nca da benimsenen özel Daire bozma kararına uyulmak
gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz - itirazlarının kabulü ile, direnme
kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı
HUMK’un 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin
harcının geri verilmesine 12.12.2007 gününde yapılan ikinci görüşmede
oyçokluğu ile karar verildi.