T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/4096
K. 2010/4743
T. 3.5.2010 • PRİM BORCUNUN GEÇ ÖDENMESİ ( SSK'nun Davacıya Gecikme Zammı Tahakkuk Ettirmemesi Gerektiği - Ancak Davacının SSK'na Ödediği Gecikme Zammı ve Vekalet Ücretini Protokol Uyarınca Davalı Bankadan İsteyebileceği )
• GECİKME ZAMMI ( SSK'nın Davacıya Gecikme Zammı Tahakkuk Ettirmemesi Gerektiği - Ancak Davacının SSK'na Ödediği Gecikme Zammı ve Vekalet Ücretini Protokol Uyarınca Davalı Bankadan İsteyebileceği )
• RÜCUEN ALACAK ( Gecikme Cezası Tahsil Edildiği İleri Sürülerek Yargılama Giderinin Ödeme Tarihinden İtibaren Avans Faiziyle Birlikte Davalıdan Tahsili - Gecikme Zammı Ödemesi İçin Vekalet Ücreti Ödemesi İçin Ödeme Tarihinden İtibaren Avans Faizi Yürütüleceği )
• ZAMANAŞIMI SAVUNMASI ( Rücuen Alacak - Davalının Zamanaşımı Savunmasına İtibar Edilmediği Gerekçesiyle Davanın Kabulü Gereği )
• VEKALET ÜCRETİ ( Davacının SSK'na Ödediği Gecikme Zammı ve Vekalet Ücretini Protokol Uyarınca Davalı Bankadan İsteyebileceği - Rücuen Alacak/Yargılama Giderinin Tahsili )
1086/m.417
1136/m.164
ÖZET : Dava, prim borcunun geç ödenmesi dolayısıyla gecikme cezası tahsil edildiğini ileri sürerek, yargılama giderinin ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. SSK'nun davacıya gecikme zammı tahakkuk ettirmemesi gerektiği, ancak davacının SSK'na ödediği gecikme zammı ve vekalet ücretini protokol uyarınca davalı bankadan isteyebileceği, davalı bankanın da ödeyeceği bu parayı SSK'ndan sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak geri isteyebileceği, işbu davanın da rücuen alacak davası olduğundan davalının zamanaşımı savunmasına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, gecikme zammı ödemesi için vekalet ücreti ödemesi için ödeme tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine karar verilmiştir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 3.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 10.04.2008 tarih ve 2007/18-2008/137 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin 506 sayılı
Kanun gereğince SSK Rize İl Müdürlüğü'ne prim borcu ödemelerini Çayeli Vergi Dairesi ve davalı bankanın Çayeli Şubesi aracılığıyla yaptığını, Ocak 2005 dönemi prim borcunun davalı bankanın anılan şubesi çalışanlarının hatası nedeniyle 442.006YTL yerine 443,06YTL olarak yatırıldığını, durumun bir gün sonra fark edilip yanlışlığın giderildiğini, ancak prim borcunun geç ödenmesi dolayısıyla SSK Rize İl Müdürlüğü'nce müvekkilden 50.702YTL gecikme cezası tahsil edildiğini ileri sürerek, yargılama gideri dahil 55.530YTL'nın 09.11.2005 ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, süresinde sunduğu cevap dilekçesiyle olayın haksız iktisap hükümlerinden kaynaklandığını ve davanın 16.03.2005 olay tarihinden 1 yıl geçtikten sonra açıldığından zamanaşımına uğradığını, müvekkili ile SSK arasında imzalanan 01.01.2005 tarihli protokolün 3.11. maddesi uyarınca banka tarafından yapılan tahsilatın valör günü dahil 2 iş günü bloke edileceğini, dava konusu olayda da 14.03.2005 günü tahsil edilen primlerin 17.03.2005 tarihine kadar kurumun kullanımına sunulmasının mümkün olduğunu, müvekkilinin ise yanlışlığı 16.03.2005 tarihinde giderdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı ile dava dışı SSK arasında imzalanan 01.01.2005 tarihli protokolün 03.11. maddesi uyarınca 14.03.2005 tarihinde valör alan paranın 17.03.2005 tarihine kadar bloke edilebileceği, 16.03.2005 tarihinde davalının parayı SSK hesaplarına aktardığı, dolayısıyla SSK'nun davacıya gecikme zammı tahakkuk ettirmemesi gerektiği, ancak davacının SSK'na ödediği gecikme zammı ve vekalet ücretini protokolün 3.3. maddesi uyarınca davalı bankadan isteyebileceği, davalı bankanın da ödeyeceği bu parayı SSK'ndan sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak geri isteyebileceği, işbu davanın da rücuen alacak davası olduğundan davalının zamanaşımı savunmasına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın 55.530YTL üzerinden kabulüne, 50.702YTL gecikme zammı ödemesi için 29.07.2005 ödeme tarihinden, 4.827YTL vekalet ücreti ödemesi için 09.01.2007 ödeme tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.548,62 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 03.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.