Davalılardan Abidin inşaatın fenni mesulu ( TUS görevlisi )dir. Bu sıfatı nedeniyle davacılara karşı sorumludur. Diğer davalı Hasan ise, inşaatın statik projesini çizen kişidir. Davacıların iddia ettiği zararlar çizilen statik projeden kaynaklanmışsa bu davalının da davacılara karşı sorumluluğu vardır. BK.nun 126/4. maddesince davacılarla aralarında eser sözleşmesi ilişkisi bulunan davalılar ağır kusurlarıyla akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemişlerse ya da ayıplı bir iş meydana getirmişlerse, gizli ayıp sebebi ile haklarında 10 yıllık zamanaşımı uygulanır. Yasanın 128. maddesi gereğince de bu zamanaşımı gizli ayıpların ortaya çıktığı tarihte başlar. Ancak bu sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmalıdır. O halde, konusunda uzman kişilerden oluşturulacak bilirkişi kuruluna yerinde keşif yapılarak davacıların varlığını iddia ettikleri ayıpların niteliği incelettirilmeli, zararlar gizli ayıplardan doğmuşsa bunların davalılarla illiyet bağı üzerinde durulmalı bütün bu işler yapılırken de inşaata ait Belediyedeki imar dosyasından yararlanılmalı, gerek zamanaşımı savunması, gerekse işin esası böylelikle değerlendirilerek sonucu dairesinde bir hükme varılmalıdır. Bu yönler üzerinde durulmadan ve özellikle davalılardan Abidin in ilişkideki sıfatı hatalı değerlendirilerek davanın yazılı biçimde reddi doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların temyiz taleplerinin kabulüyle hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 29.12.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi. YARGITAY 15. HD E. 2003/2849 K. 2003/6314 T. 29.12.2003