Nedensiz Zenginleşme • Borçlunun Temerrüdü
• Faizin Başlangiç Tarihi
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ
E: 2005/2650 K: 2005/5986 T: 31.05.2005
NEDENSİZ ZENGİNLEŞME • BORÇLUNUN TEMERRÜDÜ
• FAİZİN BAŞLANGIÇ TARİHİ
Özet: Nedensiz zenginleşmede, zenginleşen ister iyiniyetli ister kötüniyetli olsun kendisinden iade talep edilmeden önce temerrüde düşmüş sayılmaz. Bu nedenle, dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği tarihte davalının temerrüde düştüğü kabul edilmelidir. O halde temerrüt faizinin bu tarihten itibaren işletilmesi gerekir.
Dava dilekçesinde 1.720.000. ABD Dolarının ödeme günündeki Türk Lirası karşılığının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 672.917. Amerikan Dolarının ödeme günündeki Türk lirası karşılığının tahsiline dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması taraf vekilleri tarafından istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden Davacı vek. Av. F geldi. Aleyhine temyiz olunan Davalı vek. Av. L geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 31.5.2005 günü saat–09.00'a bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
YARGITAY KARARI
Dava dilekçesinde, tarafların 1986 yılında tanışıp birlikte yaşamaya başladıkları 1989 yılında 240 parsel sayılı taşınmazın davalı adına satın alınmasına rağmen bedelinin davacı tarafından ödendiği tarafların 1991 yılında evlenip daha sonra boşandıkları, evin satış bedeli olan 1.720.000 Amerikan Dolarının davacı tarafından ödendiği iddia edilerek, bu miktarın ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili talep edilmiş; mahkemece 672.917 Amerikan Dolarının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili cihetine gidilmiş, hüküm her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir.
1Davalı tarafın temyiz itirazları yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan davalı tarafın tüm temyiz itirazlarının reddine.
2Davacı tarafın temyiz itirazları yönünden;
Davacı tarafın aşağıdaki bendin dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine.
Ancak, gecikme faizi, para borcunu ödemekte temerrüde düşen borçlunun gecikme süresi için alacaklıya ödemesi gereken faizdir. Kanuni gecikme faizinin amacı, zarar ve ziyanın önceden ve maktu olarak tespitidir.
Nedensiz zenginleşmenin iade borcunun para ile ifa edileceği durumlarda faizin hangi tarihte işlemeye başlayacağı sorunu ile karşılaşılır.
Zenginleşen ister iyiniyetli ister kötüniyetli olsun, kendisinden iade talep edilmeden önce temerrüde düşmüş sayılmaz. Ancak sebepsiz zenginleşenin iade borcu bulunduğunu ve bu borcunu alacaklıya iade etmesinin zamanı geldiğini bildiği andan itibaren iade borcu muaccel olmaktadır.
Bu davadan önce davacı aynı iddia ile nizalı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kendi adına tescilini talep etmiştir.
Anılan davadaki dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği tarihte, davalının temerrüte düştüğünün kabulü gerekmektedir. O halde temerrüt faizinin bu tarihten itibaren işletilmesi gerekir. Mahkemece faizin başlangıcının dava tarihi olarak gösterilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için Yargıtay'daki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 400.000.000 lira vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.5.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.