Hukuki NET sitesinde paylaşımda bulunmak, soru sormak ve cevap yazmak için üye olun. Üyelik ücretsizdir.

Kız Kaçırma/Kaçma Davası

21-07-2012 01:03:10 kameyla #

Kız Kaçırma/Kaçma Davası

Merhaba,benim kız kardeşim 28 haziran 1996 doğumlu kısa bir süre önce nişanlısıyla KAÇTI .
Kendi RIZASIYLA.Ve halinden memnun gibi :@ Nişanlısı için bu suç teşkil ediyormu?Biz ne yapabiliriz?
21-07-2012 14:39:24 kameyla #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

yardımcı olup bilgi verebilecek olan var mı?
21-07-2012 16:00:08 bestseller #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

Kardeşiiiiiim,,,hatta gardaşıııım:) Nişanlı mı,sevgili mi?
21-07-2012 18:17:44 kameyla #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

kardeşim nişanlı nişanlıyken kaçtı
21-07-2012 21:48:08 Av.İsmail Arslan #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

Ayrıntılı okumanızı öneririm.

*

Yargılamaya esas olay tarihinde 15 yaşını bitirdiği anlaşılan mağdurenin rızası ile kaçırılması ve alı konulması; 5237 sayılı Yasanın 109. maddesinin kişinin bir yere gitme veya bir yerde kalma hürriyetinin üzerinde tasarrufta bulunabilmek hakkını koruduğu aynı yasanın rızayı hukuka uygunluk nedeni sayan 26/2. maddesinin “kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza verilemez” hükmü karşısında, rızaya dayanarak fiili gerçekleştiren sanığın 109. madde anlamında hukuka aykırı davranışından söz edilemeyeceği ve rızanın fiili hukuka uygun hale getirdiği için 7/1. madde dikkate alınarak sanığın kaçırıp alıkoymak suçundan beraatına karar verilmesi gerekmektedir.

5237 sayılı TCY'nın 6/1-a maddesinde, “henüz 18 yaşını doldurmamış kişi” olarak tanımlanan çocuk kavramının, yasakoyucu tarafından cinsel dokunulmazlığa karşı suçların düzenlendiği bölümde, “onbeş yaşını bitirmiş”, “onbeş yaşını tamamlamamış” şeklinde iki ayrı dönem olarak ele alındığı görülmektedir. Buna göre bu bölümde “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklar ile “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar farklı kategoride mütalaa edilmiştir. TCY'nın 103/1-a maddesinde, “onbeş yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı her türlü cinsel davranış cinsel istismar olarak tanımlanmışken aynı maddenin b bendinde ise diğer çocuklar ifadesiyle “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklar kastedilerek bunlara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışların cinsel istismar suçunu oluşturabileceği kabul edilmiştir. Yasa koyucu bu maddede “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı rızalarıyla yapılan cinsel davranışları cinsel istismar suçu kapsamına almamış ve bu kategorideki çocukların rızalarına önem vermişken “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı yapılan her türlü cinsel davranışı rızaları olsa bile çocukların cinsel istismarı suçu kapsamına almıştır. TCY'nın 104. maddesinde de, cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunmayı şikâyete bağlı bir suç olarak düzenlemiştir. Bu nedenle çocuklara karşı cinsel amaçlı olarak işlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının da iki kategoride ele alınması gerekmektedir: Birinci kategoride yer alan “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda, çocukların rızalarının hukuken değer ifade etmediği konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. İkinci kategoride yer alan “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda çocukların rızalarının bu suç açısından 5237 sayılı TCY'nın 26/2. maddesi anlamında hukuka uygunluk nedeni oluşturup oluşturmadığı konusu tartışmalı olup esasen uyuşmazlığın esasını oluşturmaktadır.

5237 sayılı TCY'ndaki düzenleme ile korunan hukukî değer, “kişilerin kendi istekleri ve iradeleriyle serbestçe hareket edebilme özgürlükleri”dir. Kişilerin bir yerde kalma ve bir yere gitme konusunda özgürlükleri olması nedeniyle bu suçun işlenmesi sonucu anılan özgürlükleri ihlâl edilmiş olmaktadır. Ancak suçun oluşabilmesi için bu ihlalin hukuka aykırı olarak yapılması zorunludur. Hukuka aykırılık, öğretide genel olarak hukuk düzeninin izin vermediği hâlleri ifade etmektedir.

“Hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası” başlıklı 5237 sayılı TCY'nın 26/2. maddesinde, “Kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere, açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza verilmez.” şeklindeki düzenleme ile ilgilinin rızası bir hukuka uygunluk nedeni olarak sayılmıştır. Sözü edilen hukuka uygunluk nedeninin doğabilmesi, rızanın kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakka ilişkin olmasına ve kişinin bu hakla ilgili olarak rıza açıklama ehliyetinin bulunmasına bağlıdır. Yine rızanın bir hukuka uygunluk nedeni olabilmesi için fiilin işlenmesinden önce ve en geç işlendiği sırada mevcut olması gerekir. Fiilin işlendiği sırada olmayıp sonradan ortaya çıkan rıza bir hukuka uygunluk nedeni değildir.

Burada uyuşmazlığın sağlıklı bir hukuki zemine oturtulabilmesi için “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış olan” çocukların bir yerde kalma ve bir yere gitme özgürlüklerinin bulunup bulunmadığının dolayısıyla da bu konudaki rızalarının geçerli olup olmadığının belirlenmesi zorunluluğu doğmaktadır. Bunun için de Medeni Yasaya başvurulması gerekmektedir.

4721 sayılı Medeni Yasanın 13. maddesinde, yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkesin ayırt etme gücüne sahip olduğu vurgulandıktan sonra 16. maddesinde, ayırt etme gücüne sahip küçüklerin, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi işlemleriyle borç altına giremeyecekleri ancak karşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu rızanın gerekli olmadığı hükme bağlanmaktadır.

Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklar yasada tek tek sayılmamakla birlikte genel olarak öğretide, kişinin sadece kendisinin kullanabileceği, başkasına devredilemeyen ve miras yoluyla geçmeyen haklar olarak açıklanmaktadır. Bu tür haklar insanın kişiliğini yakından ilgilendirdiğinden, bunların kullanılmasına karar verme yetkisi başkasına bırakılmamıştır. Örneğin; evlenme, nişanlanma, nişanı bozma, evlat edinilmeye razı olma gibi… Bundan da anlaşılacağı üzere kişinin “bir yere gitmek veya bir yerde kalmak” özgürlüğü üzerinde tasarrufta bulunma hakkının sadece kendisine ait olacağı açıktır. (T.C. YARGITAY Ceza Genel Kurulu E:2007/5-253 K:2008/52 , T.C. YARGITAY 5. Ceza Dairesi E: 2008/4207 K: 2008/3575 )

Av. Fatma Gül BAŞAR
22-07-2012 00:12:09 kameyla #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

yani biz bişey yapamıyoruz öylemi :S
22-07-2012 08:22:45 kameyla #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

peki o onunla yaşaya biliyormu biz geri alamıyormuyuz sonuçta resmi nikah yok ama imam nikahı kıyarlar
diye tahmin ediyoruz ? yani bişey yapabilirmiyiz?????????
22-07-2012 11:17:14 moonblood #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

18 yaşından küçükse zorla alıkoyuluyor diye en yakın karakola şikayette bulunabilirsiniz.
yasalar sizden yanadır.
ancak 18 yaşını doldurmuşsa artık o hür ve yasalara göre bağımsız bir vatandaş olmuş istediği her şeyi özgürce yapabilme hakkına sahiptir (sonuçlarına katlanmak neticesiyle tabiki)
En güzeli kardeşiniz sonuçta çocukluk dönemi olur bu tarz kaçma sevme v.b olaylar. en güzeli konuşarak bu olayı çözmektir. Dışardakiler yada akrabalarınız yada evdekiler ne derse desin siz bir abi yada abla olarak kardeşinize destek verdiğinizi söyleyerek ona yanlış yaptığını yanlışlarının neler olduğunu sonuçlarının ilerde neler getireceğini söylerek
medeni bir şekilde konuşarak anlaşmanız lazım.
29-09-2012 16:07:04 kadir25 #

Cevap: Kız Kaçırma/Kaçma Davası

Slm,benimde böyle bir konuda sıkıntım var.Kızım 23.11.1996 doğumlu 27.09.2012 günü kızım sevdiği erkeğe kaçtı,2 gün evvelde aynı olay gerçekleşti.Aralarında herhangi bir cinsel münasebet olmamış.İlkinde davacı olmadım ,fakat 2 gün ara ile aynı şeyin tekrarlanması durumundan rahatsızlık duyduğumuzdan çocuktan davacı olmak istedim.Kızımın davacı olmamasından dolayı emniyetteki memurlar benim davacı olmamın herhangi bir faydası olmayacağını söylediler.Sebebini sorduğumda kızınız 15 yaşını tamamlamış ve kendi rızasıyla gitmiş dediler.Kendisi davacı olmadığı müddetçe siz davacı olamazsınız dediler.Araştırmalarım sonucunda ailenin davacı olabilmesi için kızın 15 yaşını tam olarak doldurmaması gerekiyor bilgisine ulaştım.Olayların yaşandığı tarih 25.09.2012 ve 27.09.2012.Kızımın doğum tarihi ise 23.11.1996 bu durumda kızım 15 yaşını doldurmamış olmuyor mu?Ben ailem adına bu çocuğa ceza verdirtmek istiyorum.Siz değerli büyüklerimden bu konu ile ilgili önerilerinizi bekliyorum.Şimdiden teşekkürler..




™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.

♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.

Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.

Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi vd.

® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir.

‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.

📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.

This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.