Alıntı:
ibrahimayk rumuzlu üyeden alıntı
"eğer Danıştay kararı bozarsa ve gerekçesinde verilen cezanın "sebep veya kamu yararı" ilkelerinden birinden dolayı olduğunu belirtirse idare size aynı konu için daha hafif cezalarda dahil olmak üzere başka bir ceza veremez."
Mahkemeler idarenin yarine geçip işlem tesis edemezler ilkesine göre bu görüşe katılmıyorum.
Eğer verilen cezanın "sebebi" hukuka aykırıysa yani, disiplin cezasını gerektirmeyen bir sebepten dolayı ceza verilmizse idare, işlemin iptal edilmesinden sonra aynı sebepten dolayı yeni bir ceza veremez çünkü ortada ceza verilebilecek hukuka aykırı bir durum yok.
Mahkemelerin idarenin yerine geçerek bir işlem tesis edeceğine ilişkin bir durum belirtmedim.
Alıntı:
ibrahimayk rumuzlu üyeden alıntı
İdare sebebi değiştirebilir. Ayrıca kamu yararı ilkesi diye bir ilke disiplin cezalarında olamaz. Genelde plan iptali davalarında söz konusu olur.
İstisnasız tüm idari işlemlerde amaç kamu yararıdır, kamu yararını gözetmeyen bir idari işlem olamaz.
Alıntı:
ibrahimayk rumuzlu üyeden alıntı
Daha ağır disiplin cezası yeni bilgi ve de belgeler ortaya çıkarsa olur tabi. Yoksa sadece yeki veya şekli noksanlık nedeniyle ne daha az ne de daha fazla ceza verilemez.
Yetkisizlik nedeniyle iptal edilen bir disiplin cezasında, iptal işleminden sonra disiplin cezasını vermeye yetkili makam daha yüksek bir cezayı uygun görürse ve bu işlemi uygularsa yeni disiplin cezası daha ağır bir ceza olabilir.
Bkz. İYUK
İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı:
Madde 2 – 1. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:
a) (İptal: Ana.Mah.nin 21/9/1995 tarih ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000 - 4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,