Alıntı:
sonyaka34 rumuzlu üyeden alıntı
Bu kanunu bu şekilde çıkarmak Devletin sorumluluğunu getirir.Bunlar RESEN YIKILMALIDIR.Oyçokluğu vesair aramanın anlamı yoktur.Bir adet kat maliki bile ,savcılığa şikayetçi olsa ,savcılık resen bilirkişi incelemesi yaptırıp ,sonucuna göre TAHLİYE ve Yıkım kararı almalıdır.İyileştirilebilecekse ,belli bir süre verilip bina iyileştirilmelidir.Yoksa YIKILMALIDIR.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde TÜRKİYENİN tazminat ödemelerini görüyorum.Bizim paralarımızla bu tazminatlar ödeniyor.Bizim Paralarımızla bu deprem bölgelerine ,DEVLETİN DEMEYECEĞİM,SİYASİ İKTİDARLARIN VE BELEDİYELERİN hizmet kusurları nedeniyle ,DEPREM BÖLGELERİNE KALİTESİZ ,İNCELEME YAPMADAN RUHSAT VERMELERİ NEDENİYLE ,yada depreme dayanaklı olmayan ,DENİZ MERCANLI IRMAK KUMLARI NEDENİYLE ,bunların parasını biz ödüyoruz.
Bu kanunu hazırlayanlara sormam gereken sorular var.
Bu bina 2/3 sağlayamadı ve ufak bir sallantıda yıkılıp içindekiler ,tabutluklardan çıkamadığında DEVLETİN ÖDEYECEĞİ TAZMİNATLARI BENİM CEBİMDEN Mİ VERECEKSİNİZ?
Sayın sonkaya 34.
Görüşlerinizin tamamına katılıyorum. Bu sütunlardaki görüşlerimizi yayınlayan Sayın Hukuki Net yapımcılarına da teşekkürü bir borç biliyorum.
Yeni çıkacak kanunun biran önce çıkması gerektiğini kabul eden yetkilileri harekete geçirmemiz için bu sütunları daha çok kullanalım,
Ben, KKİSözleşmesindeki boşluğu görerek yetkililerin dikkatini çekmeye çalışıyorum.
Müteahhit tokatı yiyerek MÜTEAHHİTZEDE olduk, BİZLER YANDIK BAŞKALARI YANMASIN düşüncesi ile, KKİSözleşmesinin Kanunen düzenlenmesi gerektiğini yetkililere duyurdum ve yeni cıkacak Müteahhitlik yasasında bu boşlukların kaldırılacağını ümit ediyorum.
ÖZEL KENTSEL DÖNÜŞÜM de vatandaşın madur olmaması bizlerin mücadelesi ile mümkün olacaktır.
Saygılarımla Mustafa TATLICI 0535 3483816.