Hukuki NET sitesinde paylaşımda bulunmak, soru sormak ve cevap yazmak için üye olun. Üyelik ücretsizdir.

Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

13-11-2011 20:21:18 kupiden #

Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

öncelikle selamlar :
boşanma davasında hakim "1000 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi " hususunda karar aldı. davalı ben olduğum için konuşup eşimin ödemesini rica ettim . kendisi de kabul edip ödeme yapmış. ama avukat bana icra talebi gönderdi . 1000TL + 310 olarak. avukatı aradığımda bu ücreti kendisine ya da icra dairesine ödeyeceğimi iddia etti. ama orta da ödenmiş bir avukatlık ücreti var. eski eşim icra dairesine gittiğinde kendisine : yapacakları bir şey olmadığını bu ücretin avukata ya da icra dairesine ödeneceğini söylemişler. anlayamadığım konu neden zorla ben de ödeme yapacağım.
bu konuda yardımcı olursanız.
13-11-2011 22:45:00 Erdoğan Kırcalı #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

Davanız için bir avukatla bir ücret karşılığında anlaşmış ve avukatınıza vekalet vermiştiniz ya hani;
dava sonucunda belirtilen o 1000tl lik vekalet ücretinin , sizin avukatınızla anlaşmış olduğunuz miktarla bir ilgisi yok. O ayrı, sizin ödemek zorunda olduğunuz vekalet ücreti
16-11-2011 17:49:01 kupiden #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

ben herhangi bir vekalet vermedim. eşim verdi ve parasınıda ödedi. ben demek istediğim . ben vekalet vermediğim halde neden bende para ödemek zorunda olduğum. eski eşim benden herhengi bir ücret talep etmiyor . ama avukatı sanki bende ona vekalet vermişim gibi ücret talep etmesi.
16-11-2011 19:31:55 Av.Engin Oğuz #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

AVUKATLIK KANUNU

Kanun Numarası : 1136


Avukatlık ücreti

Madde 164 – (Değişik : 2/5/2001 - 4667/77 md.)

Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder.

Yüzde yirmibeşi aşmamak üzere, dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabilir.

İkinci fıkraya göre yapılacak sözleşmeler, dava konusu para dışındaki mal ve haklardan bir kısmının aynen avukata ait olacağı hükmünü taşıyamaz.

Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro yönetim kuruluna bildirilir.(Değişik üçüncü ve dördüncü cümle:13/1/2004 – 5043/5 md.) Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır.

Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.
16-11-2011 19:41:58 Şenol Eker #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

Şöyle anlatayım:
Diyelim ki biz ikimiz hasım olduk ve örneğin ben size dava açtım. İkimiz de avukatla anlaştık, İkimiz de avukatlarımıza ücretlerini ödedik.
Mahkeme bittiğinde örneğin ben haksız siz de haklı olursanız, hakim belki vekalet ücretine karar vermez, belki verir. Eğer hakim örneğin 10 lira vekalet ücretine hükmederse, ben 10 lirayı SİZİN AVUKATINIZA öderim. Size değil. O para AVUKATIN parasıdır. Sizin ödediğiniz para dışında bir nevi "mahkemeyi kazanma ödülü" gibi bir paradır. Böyle bir şey olması, avukatları davayı kazanmaya motive eder. Bence olması iyidir :)
16-11-2011 19:55:12 Abdullah Yaman #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

Alıntı:

senoleker rumuzlu üyeden alıntı
... bir nevi "mahkemeyi kazanma ödülü" .. avukatları davayı kazanmaya motive .eder. :)

Avukatlarında motivasyona ihtiyacı var ama... :)
16-11-2011 21:05:30 kupiden #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

bakın avukat bana herhangi bir konuda bir bildirimde bulunmadı . yani bana anlatmadan mahkemede konustu ve hakimde karar verdi .ben ve eski eşim bu paranın kendisiyle olan anlaşmamz olarak algıladık . bu motivasyon değil bence baska ... bende dava açmayı düşünüyorum avukatın bilgilendirmeden bu konuyu mahkemede belirtmesine. kimse parayı sokakta bulmuyor kusura bakayın
16-11-2011 21:23:06 kupiden #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

ek olarakta davalıdan alınıp davacıya verilmesine diyor . yani benim eski eşime ödeme yapmam gerekiyor . gercekten dedikleri kadar var . anlamadığın konuda insanları yönlendirmek o kadar kolay oluyormus demek.
25-11-2011 14:42:56 rpanatli #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ
KURULU
YD İtiraz No : 2011/321

1- Avukatlık asgari ücret tarifesinin hazırlanması konusunda Türkiye Barolar Birliğine tanınan yetkinin kullanımında, yargının kurucu unsurlarından savunmayı temsil eden avukatın Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinde öngörüldüğü üzere, emek ve mesaisinin dikkate alınmasının yanı sıra, kişilerin hak arama özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte düzenlemelere de yer verilmemesi gerektiği,
2- Bu bağlamda, ülkenin ekonomik ve sosyal durumu, avukatların davanın görümü sırasında harcadığı çaba, gayret ve emeğinin karşılığı, uyuşmazlığa konu alacağın değeri, taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirilmemesi ve çeşitli sözleşmeler yoluyla avukatlık mesleğinin zarar görmesinin engellenmesi hususları dikkate alındığında, konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek nispi avukatlık ücretinin Tarifeye göre belirlenen maktu avukatlık ücretinin altında kalması durumunda, hükmedilecek maktu vekalet ücretine de asıl alacağı geçmeyeceği yönünde bir sınırlandırma getirilmesi gerektiği yolundaki 30.6.2011 günlü. YD. itiraz No:2011/321 sayılı kararı.
İtiraz Eden (Davacı) : Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalılar) : 1- Adalet Bakanlığı - ANKARA
2- Türkiye Barolar Birliği
Vekili: Av. …
İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesince verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin 22.3.2011 günlü, E:2011/66 sayılı karara, davacı itiraz etmekte ve yürütmenin durdurulmasını istemektedir.
Danıştay Tetkik Hakimi Betül Özyiğit'in Düşüncesi : İtirazın reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Radiye Tiryaki'nin Düşüncesi : İtiraz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görüldüğünden, itirazın kabulü gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Dava; Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan ve Adalet Bakanlığı tarafından onaylanan 3.12.2010 günlü, 27774 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler Tebliğinin 12. maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açılmıştır.
Danıştay Sekizinci Dairesi 22.3.2011 günlü, E:2011/66 sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği gerekçesiyle yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar vermiştir.
Davacı, dava konusu tarife kuralının suistimale açık bir düzenleme olduğunu, konusu para ile değerlendirilebilen davalarda hükmedilecek avukatlık ücretine ilişkin olarak avukatın harcadığı emek unsuru gözönünde bulundurulmadan, davanın tek ya da seri dava olmasına bakılmaksızın düzenleme yapıldığını, yasa ile tanınan yetkinin, avukata kazanç sağlama endişesiyle, objektif ve kamu yararı amacıyla kullanılmadığını öne sürerek anılan karara itiraz etmekte ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini istemektedir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168. maddesinde, baro yönetim kurullarının her yıl Eylül ayı içerisinde, yargı yerlerindeki işlemler ile diğer işlemlerden alınacak avukatlık ücretinin asgari hadlerini gösteren birer tarife hazırlayarak Türkiye Barolar Birliğine gönderecekleri, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca, baro yönetim kurullarının teklifleri de göz önüne alınmak suretiyle uygulanacak tarifenin o yılın Ekim ayı sonuna dek hazırlanarak Adalet Bakanlığına gönderileceği, tarifenin Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren bir ay içinde Bakanlıkça karar verilmediği veya tarife onaylandığı takdirde kesinleşeceği, ancak Adalet Bakanlığının uygun bulmadığı tarifeyi bir daha görüşülmek üzere gösterdiği gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar Birliğine geri göndereceği, geri gönderilen bu tarifenin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca üçte iki çoğunlukla aynen kabul edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılacağı ve sonucun Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığına bildirileceği hükme bağlanmıştır.
Anılan Yasal düzenlemede avukatlık asgari ücret tarifesinin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından tüm baroların teklifleri göz önüne alınarak hazırlanacağı ve Adalet Bakanlığından görüş alınarak yürürlüğe gireceği öngörülmekle, tarifenin hazırlanması ve yürürlüğe girmesi aşamasına ilişkin usul hükümleri belirlenmiş, tarifenin hazırlanması aşamasında dikkate alınacak esas ve ölçütler konusunda herhangi bir belirleme yapılmamıştır.
Avukatlık asgari ücret tarifesinin hazırlanması konusunda Türkiye Barolar Birliğine tanınan yetkinin kullanımında, yargının kurucu unsurlarından savunmayı temsil eden avukatın, Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinde öngörüldüğü üzere, emek ve mesaisinin dikkate alınmasının yanısıra,kişilerin hak arama özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte düzenlemelere de yer verilmemesi gerekmektedir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin dava konusu edilen 12. maddesinde, "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz." hükmü yer almaktadır.
Ülke çapında kurulu bulunan tüm baro yönetim kurullarının sundukları teklifler dikkate alınarak Türkiye Barolar Birliği'nce hazırlanan ve Adalet Bakanlığı'nın da incelemesinden geçerek yayımlanan tarifenin dava konusu kısmında yer alan, konusu para ile değerlendirilen hukuki yardımlarda, sayma yoluyla belirlenen istisnalar hariç olmak üzere, davanın sonucunda hükmedilecek avukatlık ücretinin Tarife'nin üçüncü kısmına göre nispî olarak belirleneceği, ancak hükmedilecek nispî avukatlık ücretinin Tarife'nin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirlenen maktu avukatlık ücretinden az olamayacağı kuralıyla, avukatların mesleklerini icra ederken hak edecekleri ücretlere belli bir asgari sınır getirilmesi suretiyle yapılan hukuki yardımın niteliği ve niceliği ne olursa olsun avukatın verdiği hukuki hizmetin maddi karşılığının belli bir miktarın altına düşmesinin engellenmek istenildiği anlaşılmakla birlikte, idari işlemlerin temel amacı kamu yararı olduğundan, tarifenin hazırlanması sırasında, avukatların davanın görümü sırasında harcadığı çaba, gayret ve emeğinin karşılığı, uyuşmazlığa konu alacağın değeri, taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirmemesi ve çeşitli sözleşmeler yoluyla avukatlık mesleğinin zarar görmesinin engellenmesi hususlarının da dikkate alınmasının zorunlu olduğu kuşkusuzdur.
Gerçekten de konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek avukatlık ücretinin asıl alacak miktarı göz önünde bulundurulmadan, sadece maktu vekâlet ücreti ile sınırlandırılması ile, özellikle çok küçük miktarlı alacaklar nedeniyle açılan davalarda, karar aleyhine sonuçlanan taraf açısından ölçüsüz bir yükümlülük getirilebileceği gibi, seri davalar için, yalnızca karşı taraf vekâlet ücretine dayanan avukatlık sözleşmeleri yapılarak mesleğin itibarının zarar görmesine, kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan davalarda ise, tarafların haklılık oranları arasında büyük bir fark bulunmasına rağmen, tarafların adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayacak bir şekilde eşit miktarda avukatlık ücretinden sorumlu tutulmasına yol açılması da mümkündür.
Bu durumda, ülkenin ekonomik ve sosyal durumu, avukatların davanın görümü sırasında harcadığı çaba, gayret ve emeğinin karşılığı, uyuşmazlığa konu alacağın değeri, taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirilmemesi ve çeşitli sözleşmeler yoluyla avukatlık mesleğinin zarar görmesinin engellenmesi hususları dikkate alındığında, konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek nispî avukatlık ücretinin Tarifeye göre belirlenen maktu avukatlık ücretinin altında kalması durumunda, hükmedilecek maktu vekâlet ücretine de asıl alacağı geçmeyeceği yönünde bir sınırlandırma getirilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, asıl alacak tutarından fazla maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi sonucunu doğuracak şekilde asgari sınır getirilmesine yönelik dava konusu tarife kuralının tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenecek nispî avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten (maktu avukatlık ücreti) az olamayacağına ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının itirazının KABULÜNE, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 4001 sayılı Yasayla değişik 27. maddesinde öngörülen ve yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için gerekli olan koşulların gerçekleştiği anlaşıldığından, dava konusu tarife kuralının, "Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz." kısmının yürütmesinin durdurulmasına, 30.6.2011 gününde oyçokluğuile karar verildi.
KARŞI OY
X- Yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinde öngörülen koşulların bakılan uyuşmazlıkta gerçekleşmediği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin Daire kararına yapılan itirazın reddi gerektiği oyuyla, karara karşıyız.
26-11-2011 20:09:31 mirmir #

Cevap: Boşanma davasında avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi

Anladığım yaşadığım kadarıyla kısaca;
Davalı yada davacı fark yok.
Kımın avukatı olduguda onemlı degıl.
Avukatın muhatabı ıle anlastıgı rakamın bununla ılgısı yok(esınız avukatına anlastıgı parayı oder yada sız anlastıgınız avukata ucretını odersınız bu ısın tıcarı boyutu)
Davayı KAYBETMİŞSİNİZ.Karşı taraf avukatıda resmı hak olarak bu sızden alıcak.HAkımın ondan buna suna demesı bısey degıstırmez.
Esınızle mahkemelık olupta sen ode demenızı kabul etmesı dusundurucu.Ben olsam canımı yakan ınsan ıcın bıde elımı cebıme atmazdım.Odedıgı ucret bence kendı anlastıgı ucrettı yanılmıs olabılırsınız.
Benım avukatımda davayı ılk aldıgında bu ucretı karsıdan alıcagını soylmıs ancak gırısımde bulunmamıstı.3.celse sonunda bu ıs bıttı dıyerek bu celsede dılekceye ekledı.Soyledıgıde aynı sızın basınıza gelen gıbı.Ben kımseyle muhatap olmam drek ıcraya verırım yoksa bunu alamam dı.
Gecmıs olsun.




™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.

♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.

Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.

Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi vd.

® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir.

‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.

📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.

This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.