4 nesil öncesinden gelen mısır mirasına genel bakış
Öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum. Ve teşekkür ederim.
Bu aslında bir hikaye gibi adeta masal. .
Babamın dedesinin kardeşi Mısır' a vali olarak atandığında paşaymış. Evliymiş ve hiç çocuğu olmamış. . Öldüğünde mirasının ücte birini hayır kurumlarına bağışlanmasını kalanında akrabalarına dağıtılmak üzere kurulacak bir vakfın idaresine verilmesini istemiş. Ve aradan geçen yüz yıllar neticesinde hem paşa torunu olduğumuzu hemde varis olduğumuzu öğreniyoruz.
Geçtiğimiz yıl bize bir yazışma geldi: Mısır da satılan mülkiyetler olduğunu ve bu mülkiyetlerin bedelinin İller Bankasına yatırıldığı, varis olduğumuzu kanıtlamamız gerektiğine dair. Biz cevabımızı takdim edince oyalayıcı nitelikte hiç bir sonuç barındırmayan sadece varis olduğumuzun kabul edildiği bir yazışma yollandı. Avukata danışıldı çok az bir aşama kalmış birkaç aya sonuçlanır (Birimlerin birbirini yanıtlaması en fazla 60 gün sürer 2 kez yazışma gerçekleşse 4 aya sonuçlanır bilgisine dayandırıldı) hulasa avukatlık bir işiniz yok denildi. Derken Mısır da işler karıştı 8-9 aydır haber alamıyoruz.
Ankara Mısır konsolosluğunu aradığımızda soru bile sordurmadan kapatılıyor telefon. E insan haliyle şu miras bir gelsin görüşürüz sizle diyor kapanan telefona. Tabiki latifesi bir yana nereden nasıl bir girişimde bulunmalıyız kestiremiyoruz. Avukata gidiyoruz gerek olmadığı söyleniyor, Hakime danışıyoruz mahkemeye intikal etmemiş deniliyor. Umut ışığı niteliğinde kıymetli bilgilerinizden izleyeceğimiz yolu öğrenmektir niyetim. .
Bir diğer soru işaretiyse zaman aşımı ne kadar sürer uzun sürecek bir işlemler silsilesi ise hiç durmadan işe mi koyulmalı? Bazı mısır ile ilgili miras işlerini arşaştırdım çok basit işler bile 10 15 yıl sürebilmiş ki bizimki baya bir çetrefilli görünüyor. .
Uzun oldu ama siz bilgili insanlar için yazdığımdan dolayı çok keyifle yazdım. . Umarım keyifle okur, aynı keyifle cevap yazarsınız. . Saygılar.
Bu aslında bir hikaye gibi adeta masal. .
Babamın dedesinin kardeşi Mısır' a vali olarak atandığında paşaymış. Evliymiş ve hiç çocuğu olmamış. . Öldüğünde mirasının ücte birini hayır kurumlarına bağışlanmasını kalanında akrabalarına dağıtılmak üzere kurulacak bir vakfın idaresine verilmesini istemiş. Ve aradan geçen yüz yıllar neticesinde hem paşa torunu olduğumuzu hemde varis olduğumuzu öğreniyoruz.
Geçtiğimiz yıl bize bir yazışma geldi: Mısır da satılan mülkiyetler olduğunu ve bu mülkiyetlerin bedelinin İller Bankasına yatırıldığı, varis olduğumuzu kanıtlamamız gerektiğine dair. Biz cevabımızı takdim edince oyalayıcı nitelikte hiç bir sonuç barındırmayan sadece varis olduğumuzun kabul edildiği bir yazışma yollandı. Avukata danışıldı çok az bir aşama kalmış birkaç aya sonuçlanır (Birimlerin birbirini yanıtlaması en fazla 60 gün sürer 2 kez yazışma gerçekleşse 4 aya sonuçlanır bilgisine dayandırıldı) hulasa avukatlık bir işiniz yok denildi. Derken Mısır da işler karıştı 8-9 aydır haber alamıyoruz.
Ankara Mısır konsolosluğunu aradığımızda soru bile sordurmadan kapatılıyor telefon. E insan haliyle şu miras bir gelsin görüşürüz sizle diyor kapanan telefona. Tabiki latifesi bir yana nereden nasıl bir girişimde bulunmalıyız kestiremiyoruz. Avukata gidiyoruz gerek olmadığı söyleniyor, Hakime danışıyoruz mahkemeye intikal etmemiş deniliyor. Umut ışığı niteliğinde kıymetli bilgilerinizden izleyeceğimiz yolu öğrenmektir niyetim. .
Bir diğer soru işaretiyse zaman aşımı ne kadar sürer uzun sürecek bir işlemler silsilesi ise hiç durmadan işe mi koyulmalı? Bazı mısır ile ilgili miras işlerini arşaştırdım çok basit işler bile 10 15 yıl sürebilmiş ki bizimki baya bir çetrefilli görünüyor. .
Uzun oldu ama siz bilgili insanlar için yazdığımdan dolayı çok keyifle yazdım. . Umarım keyifle okur, aynı keyifle cevap yazarsınız. . Saygılar.