Evlenmek bir dakika, boþanmak ömür boyu, hukuk bu olmamalý

merhaba,

3,5 yýllýk sorunlu evlilik geçen çarþamba günü itibariyle bitti, hem de anlaþmalý olarak, lakin bu noktaya gelebilmek hiç kolay olmadý.

ben hukukçu deðilim, boyumdan büyük laf etmek istemem, lakin hiç anlamadýðým ve anlayamayacaðým þey þudur ki, bi taraf mahkemeye baþvurmuþsa, hatta avukat tutmuþsa, aylarca mahkemeye gidip gelmiþse bi kere o kiþi ayrýlmayý kafaya koymuþtur, fakat hukukta boþanma davasýnýn reddi diye biþey var, yani siz istemeseniz bile mahkeme sizin yerinize karar verip, siz böyle devam edin diyebiliyor, böylece de gelsin aile cinayetleri, gelsin tonla adli vaka.

hayýr, taraflardan kusuru olan varsa o tarafa tazminat nafaka ne varsa yükle, ama ne diye reddediyorsun, evlilik duygusal bi iliþkidir, þirket deðildir, bi taraf soðumuþsa, istemiyorsa orada koca koca insanlarýn velisi gibi davranýp "hayýr siz daha böyle iyisiniz biraz daha evli kalýn, ben boþanmanýza izin vermiyorum" demek doðru mudur.

bunlarý niye yazdým, ben ayrýldýðým eþimle hiç kavga etmedim, hakaret dahi etmedim, karþýlýklý kavgamýz olmadý, ama sayýsýz görüþ ayrýlýklarý, duygusal sorun vs bir çok problem vardý, ama ne bunu ispat edebilecek bir þahidim, ne aile mahkemelerinde aylarca mücadele edecek gücüm, ne de yeterli param vardý, bu yüzden bu evliliðe 3,5 sene dayanmak zorunda kaldým, o zamanki eþim de bi türlü boþanmaya yanaþmýyordu. keþke evlenirken insanlara sormayan hukuk, ayrýlýrken bu kadar katý olmasaydý. kim haksýzsa o kiþiye gereken cezayý verip taraflarýn yollarýný ayýrsaydý.

*** yukardaki nacizane yorumumdan sonra þöyle bi sorum olacak, ben anlaþmalý boþandým ve protokolde her iki taraf maddi manevi tazminat nakafa eþya gibi haklarýndan feragat etmiþlerdir diye belirttim, feragat kelimesini büyük harflerle yazdým, ayrýca cümlenin sonunda, taraflar ne þimdi ne de ileride birbirlerinden maddi manevi tazminat nafaka gibi taleplerde bulunmayacaklardýr diye tekrar belirttim, karar kesinleþti nüfusa iþlendi, bi sorun olmaz dimi ilerde. çünkü biz protokolde feragat ettiðimizi belirtmemize raðmen mahkeme kararýnda taraflar maddi manevi tazminat nafaka talepleri olmadýðýndan bu konuda hüküm kurulmasýna yer olmadýðýna demiþ, yani feragate dair bi bilgi yok. bu konuda ileride bi sorun çýkar mý diye kafama takýldý.

Davanýn reddi konusunda sizinle hem fikir sayýlýrým. Ama bazen de davanýn reddi þart. Ama genelde þiddetli geçimsizlikle açýlan davalarda taraflarýn boþanmasý bence olaðandýr.

Sayýn abc20;
Feragat etmek nedir hangi hükme dayanýr?
VAZGEÇME, AFFETME, DAVADAN VAZGEÇME. HMK MD. 91 , 95
Bu maddeleri okuduðunuzda dahada aydýnlanacaðýnýz düþüncesindeyim..

MADDE 95- (1) Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hâkimin kesin olarak belirlediði süre içinde bir iþlemi yapamayan kimse, eski hâle getirme talebinde bulunabilir.
(2) Süresinde yapýlamayan iþlemle ulaþýlmak istenen ayný sonuca, eski hâle getirme dýþýnda, baþka bir hukuki yoldan ulaþýlabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz.
Saðlýcakla Kalýn...

Söylediklerinize kýsmen katýlsamda sizin gibi düþünememe sebeb baþýmdaki bir evliliði örnek vermek isterim.Bende eþimle iki yýl önce evlendim eþimin üçüncü evliliði ve ilk eþinden 10 yaþýnda kýzýnýda kabullendim.ancak hayat bu acýyana acýmazlar mýsali eþim evliliði oyun haline getirip sürekli evi terk ederek iki yýlýmý periþan 14 aylýk bebeðimide benden ayrý tuttu.10ay once dava acýp saglam kapý bulamayýnca özür dileyip geri döndü(takýpsýz býraktý).gecenlerde býrdaha actý.Akla gelmýcek ýftýra ve maddý anlamda ýsteklerle karsýmda býr dava var.ýlk mahkeme gýbý bundada soyledýklerýnýn hepsýnýn yalan ve abartý oldugunu delýl ve hatta kendý ýtýrafý olan ses kayýtlarýyla ýspatlayabýlecek oldugumdan endýsem yok ancak.bende meraklý degýlým boyle omur gecýrmeye rezalet vefasýzlýk hatta sadakatsýzlýk ama eger daha once yada sýmdý bosanmayý ýstersem yada kabul edersem nafaka falan zaten alamayacak durumda ama 14 aylýk bebegým malesef kanunlarýn babaya karsý acýmasýzlýgý yuzunden esýmýn elýnde zýyan olup gýdecek (buyuk kýzý benden once dost evlerýnde buyuyup perýsan býr ruh halýnde ýken)daha sýmdýden kýzýma gelýn komsu bakýyor esým annesýnýn yada arkadaslarýnýn evýnde ayrý yasama hakký altýnda cocugumu býrakýp sokaklarda gezýyor gece eve donmuyor.ver velayetý deyýnce yok.ýs gosterýse gelýnce yýlýn annesý odulunu verýrsýnýz.ama bu durumda gelde hadý bosan.ben davanýmn rededýný ýstedým ký sýrf kendý keyfý ýcýn bosanýpta bený cocugumdan ayýrmasýn dýye dava red olursa enazýndan cocugum uzerýnde esýt velayet hakkým olacagýndan gerekýrse artýk yeter kýzým evýnde kalacak demeye hakkým olur.
Hadý bana sýz soyleyýn bu durumda dava red olmazsa adam gýbý duran bý erkegý hersey býyana babalýgýndan etmek hakmý.adaletmý.yada dava uzarsa ayný durum beným ve ben gýbýlerýn sucu ne?demek ýstedýgým ben her gece kabuslar goruyorum kzýým ruyalarýma gýrýyor haklýyken haksýz olmamak ýcýn elýnden sýmdýlýk alamýyorum.ben gýbýler esým gýbýler ýcýn adalet red olayýný getýrmýs.tabý beným davamda ne olacak býlýnmezken.Dua edýyorum hakým haným ya nasýl olsa bu evlýlýk býtmýs bu kadýn yaramaz hadý oglum vazgec velayet ýcýn ayrý dava ac demesýn.yada iþin içinde ncýkamayýp uzatýrsa al ýste yýllarca ugras.saygýlar.

Sayým mirmir;
Lütfen Aþaðýdaki lige týklayarak yazýyý ve yorumlarý okuyunuz..
https://www.hukuki.net/showthread.php...ýnda-175.Madde

Sayýn R.Panatlý;
Gönderdiðiniz link içeriðini okudum ve sanýrým mevcut adalet mekannizmasýnda baðzý açýklýklar olduðu ve masumu madur edebileceði konusunda hemfikiriz.Ancak benim arz ettiðim gibi bu davada eþimin benden nafaka alabileceðine sunacaðým deliller ýþýðýnda pekte ihtimal vermiyorum ama tabi hem tedbir hemde yoksulluk nafakasý istendiðine göre olurmu olur (Aynen bahsettiðiniz gibi eþim yoksulum açým diye nafaka istediði halde daha geçen hafta kendine ev alýp sülalesinin üzerine geçirebiliyoréses kayýtlarýnda benden ýmza ýsteyýp atký evý kendý ustume alayým tapu masrafý etmeyým dýcek kadar arsýz" bense memur maasýyla evlýlýgýn borclarý uzerýmýde boylesi bir insana nafaka verip ömür boyu finansal sponsorluk yapmaya mecbur býrakýlabýlirim) Ama benim meselem daha çok velayet kanun ana ile anacýk arasýndaký farký bence net ayýrd edemýyor bu yuzden ben gýbýlere bagzen yýllarca rezýl býr evlýlýge katlanmak kalýyor (sonrada kadýn cýnayetý artar tabý adalet bený ve haklýlýgýmý koruyamazsa normal).
Beným sýzlerden ýstýrhamým kýsaca anlattýgým duruma gore bana býr cýkar yolo gosterebýlecek herkezden yardým beklýyorum.Avukat gorusmelerýmde efendým bu dava uzar gýder cocuk annede kalýr en temýzý ver velayetý 8-1 sene bagrýna tas bas sonra degerlendýr bosanmak ýstýyorsada býsey ýsteme býtsýn de gýbý manevýyattan cok uzak öneriler geliyor.Bense davacýýn kendý ýmzalý beyanlarýyla, iftira ve gecersiz bahaneleriyle,resim döküman gibi delillerle iddalarýnýn yalan oldugunu evliliðimizde benýmde varsa býle cok daha kusurlu oldugunu ýspatladýgým halde mahkemede ben boþanmak ýstemýyorum demem nekadar gecerlý olucak.iþte bunu bilmiyorum hakimler genelde uzatmak taraftarýmýdýr yoksa boylesý býr davada kusuru tesbýt eder etmez davayý red mý eder? (esimin ne sahýt ne belge nede baska hýcbýr dayanagý yok beným sahýtlarým ýse bu kadýnýn zaten ne oldugunu ortaya koyup býldýklerýný anlatsalar býle hakým bana demezmý oglum daha ne ugrasýyosun býtmýs bu evlýlýk derse ký haklýda aslýnda yada davacý akýllanýr dýye uzasýn hadý deyýpte bený ýstemedende olsa madur edermý )ben bu konularda tecrubelý paylasýmcýlardan yardým beklýyorum saygýlarýmla.

Vurgulayarak belirtmek gerekir ki,var olduðu toplumun sosyolojik koþullarýnýn yasa yapým sürecinde yasa koyucuyu münhasýran belli yönde davranmaya zorladýðý,sosyal bir gerçektir.Nitekim,eðer toplum denen sosyolojik olgunun,kültürel ve sosyal yaþam tarzýna aykýrý nitelikte icrai ve uygulanmasý yaptýrma baðlanmýþ kurallar yasa hükmü olarak kabul edilse, uygulanma imkanýnýn güçleþmesi ve normlarýn içselleþtirilmesi engellenmiþ olacaktýr.Bugün,din sosyolojisi denen bir sosyal inceleme alanýnýn olmasý bize dinin de yaþam biçimini etkileyen asli sosyal olgulardan biri olduðunu ortaya koyan bilimsel emaredir.Dolayýsýyla,toplumun genel eðilimini yansýtan bir sosyal olgu olarak dinin,yasa yapým sürecini etkilemesi kaçýnýlmaz bir durumdur.,hukuki nitelikleri açýsýndan birbirinden farklý olan resepsiyon ve kodifikasyon kurumlarý arasýndaki anlamsal farklýlýðýn göz ardý edildiðini maalesef ortaya koyuyor.
Resepsiyon deyimi, bir ülkenin sosyal ve kültürel normlarýna göre þekillenmiþ yasal hükümlerin, kendi toplum yapýsýný göz ardý etmeden aynen alýnmasý ve yasal zemine kavuþturulmasý demek iken,
Kodifikasyon ise baþka bir ülkenin kültürel normlarýnýn etkili olduðu yasal hükümler ve kurumlarýn, iktibas edilecek ülkenin sosyal ve kültürel yaþam biçimine uyarlanmasý þeklinde cereyan eden bir yasa yapým sürecini ifade ediyor.
Olmasý gereken hukuk, yasa yapým sürecinde resepsiyon deðil, kodifikasyon olgusunun hakim olmasýný gerektiriyor. Yasalarýn büyük ölçüde ülkenin gelenek ve göreneklerinin hukuk çerçevesi altýnda yaptýrýma baðlanan kurallar bütünü olarak tanýmlanmasý mümkündür. Her ne kadar gelenek ve görenek ile yasal süreç arasýndaki iliþki, mutlak olmasa da yasa koyucunun toplumsal normlarý süreçten dýþlayarak yasa yapmasý sosyal gerçekliðe aykýrý bir ifade olur. Belirtmek gerekir ki, nafakaya iliþkin hükümler ise araþtýrdýðým kadarýyla Fransýz Medeni Kanun un’dan ve Nafakaya Dair uluslararasý nitelikte sözleþmelerden iktibas edilmiþtir. Sonuç olarak þunu belirtmek isterim ki, yasa yapým sürecinde yasa koyucularý toplumsal nitelikte normlardan soyutlamak gerçekliðe aykýrýdýr, etkileþim mutlak nitelikte olmasa da uygulanabilir norm tesisinde etkin bir unsurdur. Ancak soyut açýdan yasa koyucunun bu kültürel normlarla çeliþecek yasal tasarrufunda bulunmasý mümkündür. Nitekim münferit bazý vakalarda bize yasa koyucunun bu anlamda mutlak baðlý olmadýðýný gösteriyor..Olmasý gereken olgu,resepsiyon deðil,kodifikasyon edilen yasal nitelikte kurumlarýn ülkenin sosyal ve kültürel yaþam biçimine uyarlanmasýdýr.
Bu husustaki yanlýþ algý toplumsal anlamda meþruiyet kazanmýþ görünmektedir. Yürürlükteki normlarý göz önüne aldýðýmýzda, toplumsal ve kültürel normlardan ve uygulanabilir olmaktan uzak yasal hükümler azýmsanacak boyutta olmadýðýný görmek gerektiði düþüncesindeyim.
[26.05.2011 kaosteorisi]