Emsal Karar Olmasına Rağmen AYİM Davayı Reddetti - Adil Yargılanma ve Ayrımcılık Yasağı Maddelerine İstinaden AİHM'de Dava Açılabilir mi?
TSK'da sivil memurum. Bir astsubay meslek yüksek okulunda sivil öğretim elemanı kadrosunda "öğretmen" ünvanımla yıllarca çalıştırıldıktan sonra ünvanımın çalıştırıldığım kadroya uygun olarak "öğretim elemanı"na dönüştürülmesi için dava açtım. Çünkü YÖK Kanununa göre yüksek öğretim kurumlarında çalışmak için öğretim elemanı olmak gerekiyor. Atamamın yanlış yapıldığını belirttim. Benimle hemen hemen aynı durumda başka bir kuvvet komutanlığındaki bir memur arkadaş öğretmenken Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde açmış olduğu "öğretim elemanı olarak atandırılmama işleminin iptali" davasını kazanmış ve çalıştığı kuvvetteki statüsü "öğretim elemanı" olarak değiştirilmişti.
Bahsettiğim arkadaştan tek farkım onun direk olarak meslek yüksek okuluna atanmış olmasıydı. Ben ise komutanlık emrine atanmış fakat atandığım günden itibaren meslek yüksek okulunda görevlendirilmiştim. Bu sebeple atanmamdaki maksadın öğretim elemanlığı olduğunu, stajımın da öğretim elemanı olarak yaptırıldığını belgeleriyle sunmuş olmama rağmen mahkeme içtihat değiştirdi ve benim açtığım dava reddedildi. Karar düzeltmeye gittim, sonuç değişmedi (Başsavcılığın kabul edilmesi düşüncesine rağmen ve 5'e karşı 3 oyla). 185 lira da idari para cezası aldım.
Şimdi diğer arkadaş öğretim görevlisi oldu. Maaşı-derecesi yükseldi. Ben bunlardan mahrum kaldığım gibi idare tarafından kadro yokluğu gerekçe gösterilerek meslek yüksek okulundan alındım ve sınıf değişikliğine tabi tutularak başka bir birime "genel hizmetler memuru" olarak atandırıldım. Pirince giderken eldeki bulgurdan da edildik kısaca. Maaşım düştü, "eğitim hizmetleri" sınıfındaki öğretmenlerin sahip olduğu birçok imkanı da kaybettim (ek dersler, yaz ve sömestre tatilleri vs. gibi).
Tüm iç hukuk yollarını tüketmiş durumdayım. Haksız yere mağdur edildiğimi düşündüğümden sonuna kadar gitmeyi, adil yargılanmadığım ve ayrımcılık yasağına aykırı davranıldığı iddiasıyla davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürmeyi düşünüyorum. Personel başkanının tümgeneral, davaya bakan hakimlerin albay olduğunu; davaya bakanlar ile karar düzeltmeye (temyiz) bakanların aynı kişiler olduğunu; emsal karar olmasına rağmen mahkemenin tutarsız bir karar alarak beni mağdur ettiğini savunacağım.
Konuyla ilgili değerli görüşlerinizi bekliyorum...
Bahsettiğim arkadaştan tek farkım onun direk olarak meslek yüksek okuluna atanmış olmasıydı. Ben ise komutanlık emrine atanmış fakat atandığım günden itibaren meslek yüksek okulunda görevlendirilmiştim. Bu sebeple atanmamdaki maksadın öğretim elemanlığı olduğunu, stajımın da öğretim elemanı olarak yaptırıldığını belgeleriyle sunmuş olmama rağmen mahkeme içtihat değiştirdi ve benim açtığım dava reddedildi. Karar düzeltmeye gittim, sonuç değişmedi (Başsavcılığın kabul edilmesi düşüncesine rağmen ve 5'e karşı 3 oyla). 185 lira da idari para cezası aldım.
Şimdi diğer arkadaş öğretim görevlisi oldu. Maaşı-derecesi yükseldi. Ben bunlardan mahrum kaldığım gibi idare tarafından kadro yokluğu gerekçe gösterilerek meslek yüksek okulundan alındım ve sınıf değişikliğine tabi tutularak başka bir birime "genel hizmetler memuru" olarak atandırıldım. Pirince giderken eldeki bulgurdan da edildik kısaca. Maaşım düştü, "eğitim hizmetleri" sınıfındaki öğretmenlerin sahip olduğu birçok imkanı da kaybettim (ek dersler, yaz ve sömestre tatilleri vs. gibi).
Tüm iç hukuk yollarını tüketmiş durumdayım. Haksız yere mağdur edildiğimi düşündüğümden sonuna kadar gitmeyi, adil yargılanmadığım ve ayrımcılık yasağına aykırı davranıldığı iddiasıyla davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürmeyi düşünüyorum. Personel başkanının tümgeneral, davaya bakan hakimlerin albay olduğunu; davaya bakanlar ile karar düzeltmeye (temyiz) bakanların aynı kişiler olduğunu; emsal karar olmasına rağmen mahkemenin tutarsız bir karar alarak beni mağdur ettiğini savunacağım.
Konuyla ilgili değerli görüşlerinizi bekliyorum...