Hiç Olmak
Köşede kahvesini yudumlayan adam ilgisini çekti, sordu:
- Ne iş yapıyorsunuz?
- Hiç!
-Ne? Hiç mi? Dudak bükülmüş, küçümsenmiştir.
- Evet hiç... Ya siz, siz ne yapıyorsunuz?
- Ben mi? Hukuk okuyorum.
- Güzel, sonra ne yapacaksınız?
- Doktora var hedefimde.
- Ya sonra?
- Sıkı bir hukukçu olacağım
- Çok iyi, ya sonra?
- Milletvekili olurum diyordum.
- Sonra?
- Hımm, şey, Adalet Bakanı olmayı istiyorum.
- Sonra sonra?
- Başbakan olsam fena olmazdı.
- Daha sonra?
- Cumhurbaşkanlığı da ilgimi çekmiyor değil.
- Oldun say, sonra?
- Sonra mı?
- Evet sonra?
- Hiç!...
Gülümsemiş ve :
- Senin en son olacağını ben en başta oldum kuzum, demiştir sırtını dönerek.
- Ne iş yapıyorsunuz?
- Hiç!
-Ne? Hiç mi? Dudak bükülmüş, küçümsenmiştir.
- Evet hiç... Ya siz, siz ne yapıyorsunuz?
- Ben mi? Hukuk okuyorum.
- Güzel, sonra ne yapacaksınız?
- Doktora var hedefimde.
- Ya sonra?
- Sıkı bir hukukçu olacağım
- Çok iyi, ya sonra?
- Milletvekili olurum diyordum.
- Sonra?
- Hımm, şey, Adalet Bakanı olmayı istiyorum.
- Sonra sonra?
- Başbakan olsam fena olmazdı.
- Daha sonra?
- Cumhurbaşkanlığı da ilgimi çekmiyor değil.
- Oldun say, sonra?
- Sonra mı?
- Evet sonra?
- Hiç!...
Gülümsemiş ve :
- Senin en son olacağını ben en başta oldum kuzum, demiştir sırtını dönerek.