11 yıllık evliyim eşim aşırı derecede kıskanç
Ben 11 yıllık evliyim ve 1 tane 7 yaşında ilköğretim 1. sınıfa giden kızım var. Kamu görevlisiyim ve şu an şark hizmetindeyim. Ben evden işe işten eve giden, fazla kahve oyun sigara ve içki alışkanlığı olmayan birisiyim. Eşim aşırı derecede kıskanç olduğu için bazen kendi kendine zihninde birşeyler kurarak onların gerçekten olmuş gibi, yani benim birisiyle bir ilişkim varmış gibi kavga çıkarır.
Neyse fazla uzatmadan; en son 21 Şubat günü akşamı herşey normal gidiyordu. Eşim Halk Kütüphanesinde ingilizce kursu olduğu için beni aradı ve kızı da okuldan alarak onları kütüphaneye bıraktım ve tekrar işime döndüm. Akşam üstü de yine herşey normaldi saat 17.00 de iş çıkışı onları aldım ve birlikte dışarıda yemek yedikten sonra eve gittik. Saat 22.00 sıralarına kadar birlikte oturduk tv seyrettik ve kızımın derslerini yaptırdıktan sonra, önce kızım ve sonra ben yattım. Bu sırada eşim salonda oturmuş tv seyretmekteydi. Saat 00:30 sıralarında eşim beni uyandırarak "Bu Facebooktaki resimi sileceksin" dedi. Ben kalkarak gittim ve bilgisayara baktım, gösterdiği resim benim ilkokul 1. sınıftayken aynı sınıfta bulunan arkadaşlarımla birlikte çekilmiş bir resimdi ve ben eklememiştim. Resmi ekleyen sınıf arkadaşımdı ve beni de etiketlediği için resim ve yorumlar bende de görünüyordu. Orada aynı sınıfı birlikte okuduğumuz, kendisi de evli ve 1 çocuğu bulunan, ayrıca ne telefonda ne de başka bir iletişim cihazı ile irtibata geçmediğim bir bayan arkadaş oraya "vallahi bir tuhaf oluyor içim neydi oranın mucizesi bilmem hala daha rüyamda görürüm.sokaklarında gezerim.kantininden alışveriş yaparım acaba nuray hoca sağmı yada diğer arkadaşlar.aslında şöyle bi çoluk çocuk buluşsak bir yer belirlesekte ne dersiniz hiç fena olmaz değil mi?" şeklinde yorum yapmış. Eşim de bunu gördüğünden sinirlenerek bu resmi sileceksin dedi. Ben de o resmi ben eklemediğimi, o bayanın benim arkadaş listemde olmadığını, yarın gündüz bir çaresine bakacağımı söyliyerek yatmaya gittim. Bunun üzerine eşim yine tekrar gelerek onu silmeden burada yatamayacağını söyliyerek yatak odasından çıkmamı söyledi. Bende yine onun şuan mümkün olmadığını beni etiketleyen arkadaşımla sabah görüşerek kendimi sildirteceğimi söyledim ve yastık ile battaniye alarak salona geçtim ve koltukta uyumaya başladım. Ne kadar süre geçtiğini bilmiyorum ancak üzerime su döküldüğünden birdan yattığım yerden sıçradım. Gözlerimi açtığımda eşimin elinde 1,5 litrelik pet şişe olduğunu ve üzerime su döktüğünü anladım. Bana tekrar aynı şeyleri söyledi ve bende kendisini yatak odasına götürerek saate baktım ve saatin 01:00 olduğunu ve yatmasını sabah halledeceğimi söyledim. Eşim artık kendini kaybetmiş ve sinir krizine girerek avazı çıktığı kadar bağımaya başladı. Bana ve aileme hakret etti, sonra komşulara hakaret etti ve oturduğumuz lojmanın salon kapısının camına kıracakmış gibi sert bir şekilde vurarak bağırmaya devam etti. Bende kendisini artık yatmasını söyleyerek yatak odasına götürdüm ve apısını kapattım. Eşimde orada bağırmaya devam etti ve artık iyice kendini kaybetmişti. Hakaretlerine çığlık çığlığa bağırmalarına devam etti. Bende o sırada kontrolümü kaybetmişim ve kendisine vurmaya başladığımda kendime geldim. O an pişman oldum ama iş işten geçmişti. Eşim kızımı uyandırarak yataktan kaldırdı gideceğini söyledi, sonra 155 i aradı ve ekip istedi, sonra ekip geldi ve karakola giderek ifade verdik. İşlemler sabaha kadar sürdüğünden eşimin işlerini erken bitirerek onu ve kızımı eve bıraktılar. Benim işim sabaha kadar devam ettiğinden ben işlemlerden sonra işime döndüm. Aynı günün sabahı savcı karşısına çıktık ve savcı bize barışmamızı söyledi ve bunların tekrarlanmamasını söyledi. Eşim 1 gün sonra eşyaları toplayarak İzmir'e gideceğini söyledi. Kızımın eşyalarını da toparlamıştı. Biletini de aldığından okuldan kızımın kitap ve defterlerini de aldı ve İzmir otobüsüne bindi.
Aradan 2-3 gün geçmiş ve ben onu arayarak; kendisinin bu ilçede bunaldığını bildiğimi, barışmasını istediğimi, barışsak da gelmemesini kızı orada okula yazdırarak eğitimine devam ettirmesini, benim de 4-5 ay sonra zaten tayinimin çıkacağını söyledim. İkna olmuştu. 3-4 gün sonra eşim beni arayarak tekrar benim yapmadığım şeyleri söylemeye başladı ve boşanmak istediğini söyledi. Kimden bu akılları aldığını veya kimin onu bana karşı kışkırttığını bilmediğimi söyledim ve benim bunları yapmadığıma ve işten eve evden işe gittiğime dair şahitim çok ayrıca da eğer müslüman ise Allaha, peyambere ve kitap üzerine benim böyle birşey yapmadığımı söyliyerek yemin ettim. Ama nafile...
Benimle boşanmak istediğini söyliyerek tazminat isteyeceğini söyledi. Bugüne kadar o olay haricinde eşime bir tek fiske bile vurmadım, onlarla sürekli ilgilendim. Paraya sıkışık olsam da onlar sıkıldıkça biryerlere götürdüm. Basit nedenlerle kavga dahi çıkarmadım. Ben eşimi ve çocuğumu çok seviyordum. Hala neden birden bu şekilde olduğunu anlayamıyorum.
Hikayeyi ayrıntılı olarak aktarmaya çalıştım. Eşim benden boşanmak istiyor. Ben istemiyorum. Mahkeme bizi boşayarak beni tazminat ödemeye mahkum eder mi. Ederse ne kadar olabilr? Boşanırsak ben büyük ihtimal baba evine geri dönerk anne ve babamla birlikte kalacam. Annem genç ve kızıma bakacak güçte olması, evin kendi evleri olması kızın velayetinin bana verilmesini sağlar mı? Eşim çalışmıyor, annesi ve babası vefat etmiş. SSK emeklisi olduğu için onlardan birisinden yetim aylığı alacak. Şuan abisinin evinde misafir kalıyor. Büyük ihtimalle kiraya taşıncak.
Bu bilgiler ışığında benim durumum ne olur? Bu konuda yardımlarınızı bekliyorum. Teşekkürler.
Neyse fazla uzatmadan; en son 21 Şubat günü akşamı herşey normal gidiyordu. Eşim Halk Kütüphanesinde ingilizce kursu olduğu için beni aradı ve kızı da okuldan alarak onları kütüphaneye bıraktım ve tekrar işime döndüm. Akşam üstü de yine herşey normaldi saat 17.00 de iş çıkışı onları aldım ve birlikte dışarıda yemek yedikten sonra eve gittik. Saat 22.00 sıralarına kadar birlikte oturduk tv seyrettik ve kızımın derslerini yaptırdıktan sonra, önce kızım ve sonra ben yattım. Bu sırada eşim salonda oturmuş tv seyretmekteydi. Saat 00:30 sıralarında eşim beni uyandırarak "Bu Facebooktaki resimi sileceksin" dedi. Ben kalkarak gittim ve bilgisayara baktım, gösterdiği resim benim ilkokul 1. sınıftayken aynı sınıfta bulunan arkadaşlarımla birlikte çekilmiş bir resimdi ve ben eklememiştim. Resmi ekleyen sınıf arkadaşımdı ve beni de etiketlediği için resim ve yorumlar bende de görünüyordu. Orada aynı sınıfı birlikte okuduğumuz, kendisi de evli ve 1 çocuğu bulunan, ayrıca ne telefonda ne de başka bir iletişim cihazı ile irtibata geçmediğim bir bayan arkadaş oraya "vallahi bir tuhaf oluyor içim neydi oranın mucizesi bilmem hala daha rüyamda görürüm.sokaklarında gezerim.kantininden alışveriş yaparım acaba nuray hoca sağmı yada diğer arkadaşlar.aslında şöyle bi çoluk çocuk buluşsak bir yer belirlesekte ne dersiniz hiç fena olmaz değil mi?" şeklinde yorum yapmış. Eşim de bunu gördüğünden sinirlenerek bu resmi sileceksin dedi. Ben de o resmi ben eklemediğimi, o bayanın benim arkadaş listemde olmadığını, yarın gündüz bir çaresine bakacağımı söyliyerek yatmaya gittim. Bunun üzerine eşim yine tekrar gelerek onu silmeden burada yatamayacağını söyliyerek yatak odasından çıkmamı söyledi. Bende yine onun şuan mümkün olmadığını beni etiketleyen arkadaşımla sabah görüşerek kendimi sildirteceğimi söyledim ve yastık ile battaniye alarak salona geçtim ve koltukta uyumaya başladım. Ne kadar süre geçtiğini bilmiyorum ancak üzerime su döküldüğünden birdan yattığım yerden sıçradım. Gözlerimi açtığımda eşimin elinde 1,5 litrelik pet şişe olduğunu ve üzerime su döktüğünü anladım. Bana tekrar aynı şeyleri söyledi ve bende kendisini yatak odasına götürerek saate baktım ve saatin 01:00 olduğunu ve yatmasını sabah halledeceğimi söyledim. Eşim artık kendini kaybetmiş ve sinir krizine girerek avazı çıktığı kadar bağımaya başladı. Bana ve aileme hakret etti, sonra komşulara hakaret etti ve oturduğumuz lojmanın salon kapısının camına kıracakmış gibi sert bir şekilde vurarak bağırmaya devam etti. Bende kendisini artık yatmasını söyleyerek yatak odasına götürdüm ve apısını kapattım. Eşimde orada bağırmaya devam etti ve artık iyice kendini kaybetmişti. Hakaretlerine çığlık çığlığa bağırmalarına devam etti. Bende o sırada kontrolümü kaybetmişim ve kendisine vurmaya başladığımda kendime geldim. O an pişman oldum ama iş işten geçmişti. Eşim kızımı uyandırarak yataktan kaldırdı gideceğini söyledi, sonra 155 i aradı ve ekip istedi, sonra ekip geldi ve karakola giderek ifade verdik. İşlemler sabaha kadar sürdüğünden eşimin işlerini erken bitirerek onu ve kızımı eve bıraktılar. Benim işim sabaha kadar devam ettiğinden ben işlemlerden sonra işime döndüm. Aynı günün sabahı savcı karşısına çıktık ve savcı bize barışmamızı söyledi ve bunların tekrarlanmamasını söyledi. Eşim 1 gün sonra eşyaları toplayarak İzmir'e gideceğini söyledi. Kızımın eşyalarını da toparlamıştı. Biletini de aldığından okuldan kızımın kitap ve defterlerini de aldı ve İzmir otobüsüne bindi.
Aradan 2-3 gün geçmiş ve ben onu arayarak; kendisinin bu ilçede bunaldığını bildiğimi, barışmasını istediğimi, barışsak da gelmemesini kızı orada okula yazdırarak eğitimine devam ettirmesini, benim de 4-5 ay sonra zaten tayinimin çıkacağını söyledim. İkna olmuştu. 3-4 gün sonra eşim beni arayarak tekrar benim yapmadığım şeyleri söylemeye başladı ve boşanmak istediğini söyledi. Kimden bu akılları aldığını veya kimin onu bana karşı kışkırttığını bilmediğimi söyledim ve benim bunları yapmadığıma ve işten eve evden işe gittiğime dair şahitim çok ayrıca da eğer müslüman ise Allaha, peyambere ve kitap üzerine benim böyle birşey yapmadığımı söyliyerek yemin ettim. Ama nafile...
Benimle boşanmak istediğini söyliyerek tazminat isteyeceğini söyledi. Bugüne kadar o olay haricinde eşime bir tek fiske bile vurmadım, onlarla sürekli ilgilendim. Paraya sıkışık olsam da onlar sıkıldıkça biryerlere götürdüm. Basit nedenlerle kavga dahi çıkarmadım. Ben eşimi ve çocuğumu çok seviyordum. Hala neden birden bu şekilde olduğunu anlayamıyorum.
Hikayeyi ayrıntılı olarak aktarmaya çalıştım. Eşim benden boşanmak istiyor. Ben istemiyorum. Mahkeme bizi boşayarak beni tazminat ödemeye mahkum eder mi. Ederse ne kadar olabilr? Boşanırsak ben büyük ihtimal baba evine geri dönerk anne ve babamla birlikte kalacam. Annem genç ve kızıma bakacak güçte olması, evin kendi evleri olması kızın velayetinin bana verilmesini sağlar mı? Eşim çalışmıyor, annesi ve babası vefat etmiş. SSK emeklisi olduğu için onlardan birisinden yetim aylığı alacak. Şuan abisinin evinde misafir kalıyor. Büyük ihtimalle kiraya taşıncak.
Bu bilgiler ışığında benim durumum ne olur? Bu konuda yardımlarınızı bekliyorum. Teşekkürler.