KAAN bey sizin durumunuz hayli ilginç. tabi bu ilğinçlik sizden değil yeni tck'dan ve DMK'dan kaynaklanıyor. daha doğrusu 5252 sayılı tck'nın yürürlük yasasına eklenen geçici ikinci maddeden kaynaklanıyor.
1-Öncelikle aşağıdaki memuriyete son verme ile ilgili linkte verdiğim konuyu okuyun
https://www.hukuki.net/topic.asp?TOPIC_ID=10262
2-ardından aşağıda verdiiğim 4483 sayılı yasayla ilgili emsal kararlara bakın. Sizin için valilikten izin alınmak zorunda hatta izin yazısı size tebliğ edilecek. süresi içinde iznin iptali için idari yargıda dava bile açabilirsiniz.bu aşamalar bitirilmeden adli yargıda yargılanamazsınız.)
3- şu an vaktim olmadığı için yazamadım bu ilginçliği daha sonra detaylı yazacağım
emsal kararlar:
T.C.
YARGITAY
9.CEZA DAİRESİ
YARGITAY İLAMI
Esas No : 2005/1526
Karar No : 2005/7741
Sanığın belediyede fen işleri müdiresi olduğu ve taksirle yaralama suçunu görevi nedeniyle işlediği ileri sürüldüğüne göre hakkında 4483 sayılı Kanunun 3.maddesi uyarınca soruşturma izini alınmak üzere durma kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA 19.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.YARGITAY BOZMA
4.Ceza Dairesi
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :2003/11021
Karar no :2004/10448
Tebliğname no: :4/2002/182831
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Ancak; dosya içerisinde 4483 sayılı Yasa gereğince soruşturma izni verilen kararın sanığa tebliğ edildiğine ilişkin bir belge bulunmaması karşısında, bu husus araştırılarak, tebliğ yapılmışsa denetime olanak verecek biçimde belgenin dosya içerisine konulması, tebliğ yapılmadığının saptanması durumunda CYY.nın 253. maddesi uyarınca yargılamanın durdurulmasına karar verilip 4483 sayılı Yasanın 9. maddesi uyarınca gereğinin yapılması için dosyanın ilgili idari makama gönderilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve sanık Hasan müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY BOZMA
4.Ceza Dairesi
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :2002/26070
Karar no :2003/10411
Tebliğname no: :4/2002-51447
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-4483 sayılı Yasanın 9.maddesi uyarınca soruşturma izni verilmesine ilişkin kararın, itiraz hakkını kullanabilmesi için sanığa tebliğ edilip edilmediği ve buna göre de kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılmadan eksik soruşturma ile karar verilmesi,
2-Kabule göre de; 647 sayılı Yasanın 6.maddesine göre yargıca ölçüt olması gereken sanığın "geçmişteki durumu ve suç işleme hususundaki eğilimleri" değerlendirilmeden yasal olmayan gerekçelerle anılan Yasa maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve sanık Sabria'nin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.