Öğrenciler ne istiyor?
Öğrenciler ne istiyor? Öğrenci kollektifleri adına Caner Ertay “Neden yumurta atıyoruz” başlıklı iletisinde yumurtalı eylemlerin nedenleri ve öğrencilerin “talepler”ini şöyle özetliyor:
1- Harçlar tamamen kaldırılmalıdır. Üniversite ticarethaneye çevrilmemelidir.
2- Özgürlük anlayışı türban olan, AKP’nin de ilk başta karşı çıktığı ama sonra ele geçirince kullandığı 12 Eylül ürünü olan YÖK kapatılmalıdır. Yerine başka bir kurum kurulmasını da istemiyoruz.
3- Üniversite öğrencilerine söz, yetki, karar hakkı verilmelidir.
4- Devlet üniversitelerine daha fazla kaynak ayrılmalıdır.
5- Cemaatlerin ve gericiliğin önüne geçilmelidir. Bilimin gelişmesinin önü açılmalıdır.
* * *
Not: Bizler öğrenci olaylarının en yoğun olduğu 1970 öncesi yıllarda üniversite okuduk. O yılların gergin ortamında Demirel hükümeti üniversite yönetimleri ve öğrencilerle, şu veya bu şekilde diyalog kursa, gerilimi azaltabilirdi. Tam tersine öğrencilerin üzerine polisle; copla, kurşunla gittiler. Provokasyonlarla öğrenci hareketlerini önce illegal yola sokmaya, sonra polisle bastırmaya çalıştılar. Ülkenin gençlerine düşman muamelesi yaptılar. Neden? Çünkü gençlerin yüzüne bakacak halleri yoktu. Yolsuzluklar almış başını gidiyordu. Gençlik her zaman dünyaya temiz bakar. Hırsızla, soyguncuyla, gericiyle uzlaşamaz. O yüzden başarısız ve hukuk tanımaz iktidarlar gençlikten korkar. Diyalog kurmaktansa ezmeye çalışır… Bu filmi çok gördük, yine görüyoruz. Dün bizlere “komünist” diye çamur atarlardı, bugün “Ergenekoncu” diyorlar. Fark bu kadar…
Kürt raporu
CHP’de Kürt Raporu’nu hazırlayan komitenin artık toplanmadığını dün yazmıştık…
Komite üyelerinden Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran aradı:
- Evet toplantılara bir ara verdik ama 18 Aralık’taki kurultay sonrasında yeniden başlayacağız, dedi.
Komitenin kendi koordinatörlüğünde aynı kadro ile çalışmaya devam edeceğini muhtemelen bir iki ismin de eklenebileceğini kaydetti. Bugüne kadar 8 ili taradıklarını geri kalan 12 ili şubat ayına kadar taramayı planladıklarını ekledi. Gezilen illerde doğrudan halkla ve kentin ileri gelenleriyle konuşuluyor. 20 il tamamlandıktan sonra ortaya çıkacak veriler o bölgedeki akademisyenlerle tartışılacak.
Sonucu Umut Oran şöyle özetliyor:
- 6 – 7 aylık çalışmayı rapor haline getireceğiz önce MYK sonra Parti Meclisi’nde tartışarak seçim öncesinde parti politikası haline getireceğiz.
Zekâ ile alay…
Tam da gündemin hükümeti sıkıştırdığı bir dönemde… Wikileaks, öğrenci protestoları, yumurtalar derken savcıların eline imzasız bir ihbar mektubu ulaşıyor. Gölcük Donanma Komutanlığı basılıyor. 10 çuval belge toplanıyor. Bu belgeler, kanunlara aykırı olmasına rağmen, emniyet ya da savcılar tarafından medyaya aktarılıyor.
Nedense kanunları bizzat kanun adamları çiğniyor.
Nedense Adalet Bakanlığı ve HSYK adil yargının bu şekilde ihlaliyle hiç ilgili değildir.
Hatta Adalet Bakanlığı bu yargısız infazları destekler havadadır.
Her defasında aynı oyun sahnelendiği halde Adalet Bakanlığı bir kez olun bu duruma müdahale etmemiştir.
Sayın Bakan Sadullah Ergin sonra da adaletten, hukuktan, demokrasiden dem vurur.
Dekan
Bir adı da Mülkiye olan Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne her askeri darbe sillesini vurdu… Yetmedi 12 Eylül’den sonra Özal da SBF’yi hırpalamak için elinden geleni ardına koymadı. Okul yıllarca sendeledi. Neden sonra dekanlığa getirilen Prof. Celal Göle okulu derleyip toparladı. Eğitim seviyesini yükseltti. SBF tekrar kamu yönetimi, maliye, uluslararası ilişkiler gibi alanlarda başa güreşen okul oldu… Şimdi, Burhan Kuzu’ya yumurta atıldığı gerekçesiyle Celal Göle ve Rektör Cemal Taluğ’un istifası isteniyor. Sanki gençlerin eline yumurtayı onlar verdi. Sanki icraatlarıyla ülkenin ortamını onlar gerdi. Zırva!
Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün araştırmasında Türkiye, rüşvette “süper lig”e girmiş.
Normal… Ekonomi büyürken rüşvet küçülecek değildi ya…
Haldun Ertem
Kuzu
Burhan Kuzu, ‘Yumurtalı eylemlerin arkasında Ergenekon var’ diye demeçler veriyor.
Elinde kanıt var mı? Olamaz, çünkü Ergenekon diye bir örgütün varlığı bile ispatlanamadı şu ana kadar…
Fakat manzaraya bakınız…
Ülkenin Anayasa Komisyonu Başkanı bile Ergenekon ihbarcılığına soyunmuş durumda. Çünkü Ergenekon en kolay intikam yolu. Bir vatandaşı Ergenekon’dan içeri attırmak için kanıta ihtiyaç yok. Foyanı ortaya mı çıkartıyor, at içeri. Böyle bir demokraside yaşıyoruz.
Burhan Kuzu Bey yine de Ergenekon bağlantısı konusunda ısrarlı olabilir…
Kendisine Başbakan’ın sözünü hatırlatalım: ”İddiasını ispatlamayan müfteridir.”
SBF öğrencileri, “Koyun olmadığımızı herkese anlatmaya çalışıyoruz” demiş.
Koyun olmadığınızı Kuzu’ya bile gösteremediyseniz işiniz zor çocuklar…
Fahrettin Fidan
Test
Aşağıdaki “ileri demokrasi” sınavını Eral Ergün düzenlemiş. Çözmek için süre beş dakikadır. Sınava istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Başarılar
1- Aşağıdakilerden hangisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giremez?
a) Dolandırıcı
b) Hırsız c) Kaçakçı d) Kalpazan e) Öğrenci
2- Aşağıdakilerden hangisine polis, cop ve biber gazı ile müdahale eder?
a) Habur’dan giriş yapan terörist b) Döner bıçaklı holigan c) Trafik magandası d) Mahallenin kabadayısı e) Öğrenci
3- Yumurta, aşağıdakilerden hangisinin hem üç öğün yemeği hem de demokratik silahıdır?
a) Asker b) Polis c) Zabıta d) Güvenlik Görevlisi e) Öğrenci
Melih Aşık
1- Harçlar tamamen kaldırılmalıdır. Üniversite ticarethaneye çevrilmemelidir.
2- Özgürlük anlayışı türban olan, AKP’nin de ilk başta karşı çıktığı ama sonra ele geçirince kullandığı 12 Eylül ürünü olan YÖK kapatılmalıdır. Yerine başka bir kurum kurulmasını da istemiyoruz.
3- Üniversite öğrencilerine söz, yetki, karar hakkı verilmelidir.
4- Devlet üniversitelerine daha fazla kaynak ayrılmalıdır.
5- Cemaatlerin ve gericiliğin önüne geçilmelidir. Bilimin gelişmesinin önü açılmalıdır.
* * *
Not: Bizler öğrenci olaylarının en yoğun olduğu 1970 öncesi yıllarda üniversite okuduk. O yılların gergin ortamında Demirel hükümeti üniversite yönetimleri ve öğrencilerle, şu veya bu şekilde diyalog kursa, gerilimi azaltabilirdi. Tam tersine öğrencilerin üzerine polisle; copla, kurşunla gittiler. Provokasyonlarla öğrenci hareketlerini önce illegal yola sokmaya, sonra polisle bastırmaya çalıştılar. Ülkenin gençlerine düşman muamelesi yaptılar. Neden? Çünkü gençlerin yüzüne bakacak halleri yoktu. Yolsuzluklar almış başını gidiyordu. Gençlik her zaman dünyaya temiz bakar. Hırsızla, soyguncuyla, gericiyle uzlaşamaz. O yüzden başarısız ve hukuk tanımaz iktidarlar gençlikten korkar. Diyalog kurmaktansa ezmeye çalışır… Bu filmi çok gördük, yine görüyoruz. Dün bizlere “komünist” diye çamur atarlardı, bugün “Ergenekoncu” diyorlar. Fark bu kadar…
Kürt raporu
CHP’de Kürt Raporu’nu hazırlayan komitenin artık toplanmadığını dün yazmıştık…
Komite üyelerinden Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran aradı:
- Evet toplantılara bir ara verdik ama 18 Aralık’taki kurultay sonrasında yeniden başlayacağız, dedi.
Komitenin kendi koordinatörlüğünde aynı kadro ile çalışmaya devam edeceğini muhtemelen bir iki ismin de eklenebileceğini kaydetti. Bugüne kadar 8 ili taradıklarını geri kalan 12 ili şubat ayına kadar taramayı planladıklarını ekledi. Gezilen illerde doğrudan halkla ve kentin ileri gelenleriyle konuşuluyor. 20 il tamamlandıktan sonra ortaya çıkacak veriler o bölgedeki akademisyenlerle tartışılacak.
Sonucu Umut Oran şöyle özetliyor:
- 6 – 7 aylık çalışmayı rapor haline getireceğiz önce MYK sonra Parti Meclisi’nde tartışarak seçim öncesinde parti politikası haline getireceğiz.
Zekâ ile alay…
Tam da gündemin hükümeti sıkıştırdığı bir dönemde… Wikileaks, öğrenci protestoları, yumurtalar derken savcıların eline imzasız bir ihbar mektubu ulaşıyor. Gölcük Donanma Komutanlığı basılıyor. 10 çuval belge toplanıyor. Bu belgeler, kanunlara aykırı olmasına rağmen, emniyet ya da savcılar tarafından medyaya aktarılıyor.
Nedense kanunları bizzat kanun adamları çiğniyor.
Nedense Adalet Bakanlığı ve HSYK adil yargının bu şekilde ihlaliyle hiç ilgili değildir.
Hatta Adalet Bakanlığı bu yargısız infazları destekler havadadır.
Her defasında aynı oyun sahnelendiği halde Adalet Bakanlığı bir kez olun bu duruma müdahale etmemiştir.
Sayın Bakan Sadullah Ergin sonra da adaletten, hukuktan, demokrasiden dem vurur.
Dekan
Bir adı da Mülkiye olan Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne her askeri darbe sillesini vurdu… Yetmedi 12 Eylül’den sonra Özal da SBF’yi hırpalamak için elinden geleni ardına koymadı. Okul yıllarca sendeledi. Neden sonra dekanlığa getirilen Prof. Celal Göle okulu derleyip toparladı. Eğitim seviyesini yükseltti. SBF tekrar kamu yönetimi, maliye, uluslararası ilişkiler gibi alanlarda başa güreşen okul oldu… Şimdi, Burhan Kuzu’ya yumurta atıldığı gerekçesiyle Celal Göle ve Rektör Cemal Taluğ’un istifası isteniyor. Sanki gençlerin eline yumurtayı onlar verdi. Sanki icraatlarıyla ülkenin ortamını onlar gerdi. Zırva!
Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün araştırmasında Türkiye, rüşvette “süper lig”e girmiş.
Normal… Ekonomi büyürken rüşvet küçülecek değildi ya…
Haldun Ertem
Kuzu
Burhan Kuzu, ‘Yumurtalı eylemlerin arkasında Ergenekon var’ diye demeçler veriyor.
Elinde kanıt var mı? Olamaz, çünkü Ergenekon diye bir örgütün varlığı bile ispatlanamadı şu ana kadar…
Fakat manzaraya bakınız…
Ülkenin Anayasa Komisyonu Başkanı bile Ergenekon ihbarcılığına soyunmuş durumda. Çünkü Ergenekon en kolay intikam yolu. Bir vatandaşı Ergenekon’dan içeri attırmak için kanıta ihtiyaç yok. Foyanı ortaya mı çıkartıyor, at içeri. Böyle bir demokraside yaşıyoruz.
Burhan Kuzu Bey yine de Ergenekon bağlantısı konusunda ısrarlı olabilir…
Kendisine Başbakan’ın sözünü hatırlatalım: ”İddiasını ispatlamayan müfteridir.”
SBF öğrencileri, “Koyun olmadığımızı herkese anlatmaya çalışıyoruz” demiş.
Koyun olmadığınızı Kuzu’ya bile gösteremediyseniz işiniz zor çocuklar…
Fahrettin Fidan
Test
Aşağıdaki “ileri demokrasi” sınavını Eral Ergün düzenlemiş. Çözmek için süre beş dakikadır. Sınava istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Başarılar
1- Aşağıdakilerden hangisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giremez?
a) Dolandırıcı
b) Hırsız c) Kaçakçı d) Kalpazan e) Öğrenci
2- Aşağıdakilerden hangisine polis, cop ve biber gazı ile müdahale eder?
a) Habur’dan giriş yapan terörist b) Döner bıçaklı holigan c) Trafik magandası d) Mahallenin kabadayısı e) Öğrenci
3- Yumurta, aşağıdakilerden hangisinin hem üç öğün yemeği hem de demokratik silahıdır?
a) Asker b) Polis c) Zabıta d) Güvenlik Görevlisi e) Öğrenci
Melih Aşık