Alıntı:
polisimbenim rumuzlu üyeden alıntı
Balık baştan kokar diye bir Atasözümüz var...
ANA-YASA
Maalesef nasıl hukuk devleti ve nasıl eşitlik ilkesiyse, erkek e..ek gibi çalışır, evi geçindirir, kadın yan gelir yatar, boş oturmaktan bunalıma girer ve boşanmaya karar verir, rahat gezemediği tozamadığı için. Mahkeme de senin alın terini yılların birikimin alır kardeş payı yapar, ama aslan paya kadına düşer ne hikmetse, sonracığıma her ay gider icra dairesinden keriz parasını alır(özür dilerim ama boşanan kadınlar nafakaya böyle diyorlar). ha çocuklara da nafaka bağlar ama bakmaz, işin yoksa git mahkemelerde hakimle derdini anlat. Bir pozitif ayrımcılık eksikti onuda Tayyib babadan aldılar. Tamam işte. Nice Bayramlara
Kızlarınızı okutun, okumaya, bilgi ve kültürlerini arttırmaya teşvik edin.
Meslek sahibi olsunlar.
Hayattan beklentileri olsun. İdealleri "yan gelip yatmak", "boş oturmak", "rahatça gezip tozmak"tan ibaret olmasın.
Evliliklerinde sorun çıktığında kimseye (kocaya) muhtaç olacak durumda olmasınlar. Kendi ayakları üzerinde durmayı başarabilecek yetenek ve düzeyde olsunlar.
Oğullarınızı çalışan, okumuş ve kültürlü kadınlarla evlendirin. Eşinin mesleği olduğu halde çalıştırmayan binlerce erkek var.
Bir iki nesil sonra (şimdiki cahil nesli kurtarmanın ne yazık ki imkanı yok) ne pozitif ayrımcılığa gerek kalacak, ne de "keriz parasına" tenezzül eden kadın kalacak.
-Sözüm meclisten dışarı, "ev kızı"yla evlenmek isteyip muradına erenler umarım boşanma esnasında nafakayı canı gönülden veriyorlardır. Kendi tercihleri ne de olsa.
Bu arada, kadın aleyhtarı söylemleriniz fazlaca rahatsız edici.
ANA YASA'yı örnek göstermişsiniz, lakin KADIN'ın hakaret olarak kullanıldığı bir dolu ATA sözümüz, deyimimiz var.