Yarından sonra,
Yarın sabah demokrasi şarkılarının yeri göğü inlettiği bir güne başlayacağız, özgürlüğün doruklarında, kimsenin kimseye müdahale edemeyeceği bir yeni çağın başladığını göreceğiz Artık (bir şey dışında) her şey özgür olacak .
Putların birer birer parçalınışını seyredecek herkes.
Tabuların cürüm kadar yer tutmayacağını göreceğiz.
Adalet sarrafın terazisinde tartılıp öyle dağıtılacak herkese, kurda kuşa yerdeki karıncadan yabandaki böceklere bile.
İşçiler boynunu bükmeyecek bundan böyle,
Bundan böyle sendikalar haklarını son kertesine kadar arayacak,
Çiftçiler üretmenin anlamsızlığını nihayet anlayacak.
Yoksullar kapısına gelen ayni yardımların çokluğundan iş arama ihtiyacı dahi duymayacak,
Sonra;
Muhalefet muhalefet etmenin bi anlamı kalmadığını görecek illaki,
Bundan böyle emekli adam aylığını kaptırsa bile gülüp geçecek, kadın erkek karşısında eşitliğin güvencesiyle duracak.
Türbanlıyla, türbansız,
Kürtle türk,
Aleviyle Sünni,
Laikle anti laik,
Kurtla kuzu,
Kucaklaşacak
Kimse haksızlığa uğradığını düşünemeyecek bundan böyle
Öğle olduğunda herkes bütün bu olanların neden daha önce olamadığına hayıflanarak oturacak yemek masasına.
Hele garsonun;’’hesabınız yok beyefendi!’’ dediğinde değmeyin keyfimize.
Ufukta güneşe bakacağız tam öğle vakti
Güneş doğudan doğmuştur besbelli,
Neden farkına varamadıkki bu güne kadar,
Pırıl pırıl her canlıya saadet dağıttığını göreceğiz..
Bu yeni çağın keyfini çıkaracağız koşulsuz
Kimimiz alkollü, kimimiz alkolsüz.
(ama unutmayalım!
cehenneme giden yollar da iyi niyet taşları ile döşelidir.)
ikindi olduğunda ortalığa bir dinginlik çökecekki. Hafif Ayılanlar ‘’hayırdır inşallah!’’ sözleriyle bakınacak. Etrafa,
bu tuhaf sessizliğe bi anlam veremeyecekler.
Sonra kapının önünde gürültü duyanlar olacak.
‘’Nolmuş?’’ diye fırlayacak yerinden , polislerin karşı komşusunu götürürken görecekler.
Sorup soruşturanlar olacak.
‘’Nolmuş nolmuş?’’
Uzun ve dehşet dolu bir sessizlik vuracak suratlarına,
Ve gecenin karanlığında böcekler bile uyurken keyifli keyifli, uyumayan sulardan bir tren geçecek usul ,usul.
Katar, katar vagonlarında demokrasimizin taputlanıp, canlı canlı bilinmeyen bir yere gömülmeye gittiğini kimse farkına varamayacak.
Sessiz ve derinden,
Sabah olduğunda aynaya bakacak önce insanlar,
Aynadaki görüntüye dehşet içinde bakarken haykıracak:
‘’Vallahi bu ben değilim !’’
He he !
Peki ‘’O sen değilsen aynadaki kim?’’ diye bir soranı bile olamayacak yanında yazık…!
ayazoglum
Putların birer birer parçalınışını seyredecek herkes.
Tabuların cürüm kadar yer tutmayacağını göreceğiz.
Adalet sarrafın terazisinde tartılıp öyle dağıtılacak herkese, kurda kuşa yerdeki karıncadan yabandaki böceklere bile.
İşçiler boynunu bükmeyecek bundan böyle,
Bundan böyle sendikalar haklarını son kertesine kadar arayacak,
Çiftçiler üretmenin anlamsızlığını nihayet anlayacak.
Yoksullar kapısına gelen ayni yardımların çokluğundan iş arama ihtiyacı dahi duymayacak,
Sonra;
Muhalefet muhalefet etmenin bi anlamı kalmadığını görecek illaki,
Bundan böyle emekli adam aylığını kaptırsa bile gülüp geçecek, kadın erkek karşısında eşitliğin güvencesiyle duracak.
Türbanlıyla, türbansız,
Kürtle türk,
Aleviyle Sünni,
Laikle anti laik,
Kurtla kuzu,
Kucaklaşacak
Kimse haksızlığa uğradığını düşünemeyecek bundan böyle
Öğle olduğunda herkes bütün bu olanların neden daha önce olamadığına hayıflanarak oturacak yemek masasına.
Hele garsonun;’’hesabınız yok beyefendi!’’ dediğinde değmeyin keyfimize.
Ufukta güneşe bakacağız tam öğle vakti
Güneş doğudan doğmuştur besbelli,
Neden farkına varamadıkki bu güne kadar,
Pırıl pırıl her canlıya saadet dağıttığını göreceğiz..
Bu yeni çağın keyfini çıkaracağız koşulsuz
Kimimiz alkollü, kimimiz alkolsüz.
(ama unutmayalım!
cehenneme giden yollar da iyi niyet taşları ile döşelidir.)
ikindi olduğunda ortalığa bir dinginlik çökecekki. Hafif Ayılanlar ‘’hayırdır inşallah!’’ sözleriyle bakınacak. Etrafa,
bu tuhaf sessizliğe bi anlam veremeyecekler.
Sonra kapının önünde gürültü duyanlar olacak.
‘’Nolmuş?’’ diye fırlayacak yerinden , polislerin karşı komşusunu götürürken görecekler.
Sorup soruşturanlar olacak.
‘’Nolmuş nolmuş?’’
Uzun ve dehşet dolu bir sessizlik vuracak suratlarına,
Ve gecenin karanlığında böcekler bile uyurken keyifli keyifli, uyumayan sulardan bir tren geçecek usul ,usul.
Katar, katar vagonlarında demokrasimizin taputlanıp, canlı canlı bilinmeyen bir yere gömülmeye gittiğini kimse farkına varamayacak.
Sessiz ve derinden,
Sabah olduğunda aynaya bakacak önce insanlar,
Aynadaki görüntüye dehşet içinde bakarken haykıracak:
‘’Vallahi bu ben değilim !’’
He he !
Peki ‘’O sen değilsen aynadaki kim?’’ diye bir soranı bile olamayacak yanında yazık…!
ayazoglum