"Nafaka altındaki gerçekler"
“Yazıma aklı hür vicdanı hür eli öpülesi İnsanlarımızı tenzih ederek başlamak istiyorum”
Ben hukuk eğitimi almadım yazacaklarım yaşadıklarımdan ve izlediklerimden ibarettir.
3 Ayı birlikte 5 ayı ayrı kalmak kaydı ile 7 aylık bir evliliğin ardından 10 yıldır yoksulluk 9 yıldır Yoksulluk + iştirak nafakası ödemekteyim.
Demokratik bir toplumuz Eşitlik ilkesi ile haşır neşiriz Yasalar önünde eşitiz ve hatta hakkaniyetten ve insan haklarından bahsediyoruz.Çok güzel ama diğer taraftan Kadından sorumlu bakanlık kuruyoruz.! Hani eşitlik vardı ? Hani insan hakları vardı ? Öyleyse Erkekten sorumlu bakanlığımız nere de ?
Kadın mağdur ediliyor diye bas bas bağırıyoruz.Kadına tepki yok. Öyle ya kadından sorumlu bakanlığımız var.Peki sizce mağdur edilen erkekler yok mudur ? Elbette vardır ama seslerini çıkartacak güçleri ve mecalleri yok.Onlar bir sonraki nafaka davasına odaklanmışlar.Diğer taraf tanda Eeee erkek onlar sırtına ne denli yük vursan da kaldıramam demez. ! Değil asla bu böyle değil Bunun böyle olmadığı da sessizliğinin içerisinde gizli.
Neden mi ?
Bir şekilde anlaşamayıp boşanmışlar yollarını ayırmışlar Kadın bağlatmış nafakayı gelecekten hiç mi hiç endişesi yok çok iyi biliyor ki Ölene kadar emekli Her yıl verir mahkemeye nafaka artırım davasını açar % 99.9 kazanır Devlet asgari ücreti % şu kadar artırmış devlet memuruna % şu kadar zam yapmış bu gibi konular nafaka alacaklısını hiç bağlamaz .Erkeğin aldığı zam zaten fazlasıyla nafakaya gitti Mahkeme masrafları ve Mahkeme boyunca biriken farkları tuttuğu avukatlık ücreti de erkeğe biner.(Allah aşkına avukat tutabilecek Maddi güce sahip bir kişi nasıl olurda yoksulluk nafakası için dava açabilir?Mantık bunun neresinde ?) Maşallah en az 6 ay sürer bu süreç Hakim bey haklı o kadar çok boşanan ve nafaka peşine düşen var ki ne yapsın? Gelen tebligatla erkek bir kez daha yıkılır tecrübeli zaten garibim neler olabileceğini az da olsa kestirir .Başlar kara kara düşünmeye Al sana evde yeni bir huzursuzluk daha.Eş sorar kocasına bu ne hal bey ne düşünürsün kara kara Erkek dese bir türlü demese yalancı olacak İstemeyerek paylaşır eşiyle Boşanan erkek yeni bir yuva kurmuştur ve de 2.kez hapı yutmuştur.Yeni eş bakar ki boşadığı kadın oturduğu yerden para alıyor.İster istemez kendini onun yerine koyuyor ve başlıyor sadece beklemeye..Zaman içerisinde orantısız artan nafaka miktarları erkeği maddi olarak fevkalade güç duruma düşürürken diğer yandan evde baş gösteren huzursuzlukla iyice çıkmazın içine giriyor.Bu durum hem kendisinin hem de birlikte yaşamaya çalıştığı diğer insanların psikolojisinin bozulmasına yol açıyor.Erkek bu huzursuzlukla işinde de verimsiz oluyor.İşte nafaka alacaklısını korumaya çalışırken geride hayatını idame ettirmekten başka düşüncesi olmayan diğer insanlarda mağdur edilmiş oluyor.Eeee Hani insan hakları Yoksa nafaka ödeyen ile birlikte yaşadığı kişiler insan değil mi ?! Bir tarafta nafaka ile koruduğun kadını diğer tarafta mağdur ediyorsun oysa o da kadın Farkı sadece öz verili olması art niyetli olmaması ? Hani nerede eşitlik nerede insan hakları nerede hakkaniyet.? Ne yapsın erkek eli kolu bağlı artık tamamen kozlar 2.eşin elinde birde o boşanırsa ne yapacak düşünüyor erkek ne yapsın Erkekten sorumlu bir bakanlığı dahi yok.Evine ekmek götüremiyor götürse de evdeki huzursuzluk diz boyu eve gitse bir türlü gitmese iki türlü.
Özelleştirmeden ötürü maaşın dondurulması dahi nafakanın artırmasında etken olmuyor.Oysa dondurulan maaşla kişi zaten enflasyondan etkileniyor ekonomisi zaten her geçen gün kötüye gidiyor kişinin maaşı aynı yerinde sayarken her ne hikmetse nafaka her talep edildiğinde artıyor bu da eşitliğin bir gereği mi ?!!!
Bir başka çarpıtıcı gerçekte şu;
Yolunu ayıran eş nafakayı öderken bir fırsat bulup banka kredisi ile ev alıyor. Borçlanıyor yani Hiiiç heveslenme bu borçlanman nafakanın azaltılmasına etken değil aksine mülk edinmişsin sen ekonomik durumunda iyileşmiş der kanunlarımız iyi ama borçlanmış bu adam demez. Erkek bin bir güçlükle ve bin bir ümitle Anayasanın kendisine verdiği hakla uzun vadede aldığı evin borcunu sadece nafaka yüzünden ödeyemez hale geliyor. İpotek altında olan bu ev bankaca zaten derhal elinden alınıyor. Oysa burada erkeğin diğer amacıda 2. evliliğinde fedakar ve de cefakar olan eşine kafasını sokacak bir ev bırakmaktı.İşte yasanın diğer bir çelişkisi nafaka alacaklısı kadını korurken Diğer kadını mağdur etmesi O da kadın be kardeşim onunda sorumlu bakanı var.Oysa anayasa kişilerin mülk edinme hakkı vardır demektedir.İşte nafaka alacaklısı anayasanın bu maddesini dolaylı olarak ihlal etmiyor mu ?
Kanun kirayı gider olarak görürken Kredi taksitini görmezden geliyor mülk edinmişsin sen ekonomik durumunda iyileşmiş diyor Yapma be kardeşim o evi alabilmek için yıllarını verdi bırak kafasını sokacak bir evi olsun.
Boşanan kadın ne yapmaz ki eline geçen yargı gücüyle iştirak nafakasını aldığı çocuğunu babasına göstermez icra yolu ile gel gör der.İcra yolu ile gider evde bulamaz ne yapsın erkek icra yolu ile çocuğunu görmek çok ucuzda değil Ortalama haftada 200 tl ayda eder 800 tl Oysa boşandığında elinde mahkeme kararı var Var ama nafaka alacaklısı o kararı lehine çevirebiliyor işte ..Tamam anladım ama hani hakkaniyet ilkesi vardı.Çocuk korunsun diye anneye verildi Anne çocuğunu korumak yerine öz evladını kullanıyor yargının kendine verdiği hakkı kötüye kullanıyor babayla olan münasebetini kısıtlamıyor adeta kesiyor.Eeee hani hakkaniyet ilkesi ? Kolay be kardeşim git çocuğumu göstermiyor diye dava aç Tabii zamanın ve de davayı açacak avukat tutacak paran varsa. Paran yok mu ? Zaten senin erkekten sorumlu bakanlığın bile yok.!? Bu haline şükret görmek için hala ümidin var unutma Gözünden bile sakındığın o masumane hayat dolu çocuğun sen bu mücadeleyi verirken sadece senden öç almak yada sadece nafaka alabilmek adına öyle bir dolduruldu ve o minicik kafasına hunharca acımadan ne yaptığını dahi bilmeden işlendi ki o çocuk öz babasını öcü gibi görür oldu Artık iş işten çoktan geçti çocukta istemez seni görmeyi Artık yapabileceğin hiçbir şey yok önün tamamen kesildi sadece “Helal” olsun dersin..
Nafakayı kadın silah olarak görüyor ve öç alabilmek içinde hemen kullanıyor ve yukarda bahsettiğim gibi kinden öyle gözü dönmüş ki öz çocuğuna yaptığı insanlık dışı icraattan bi haber.Yani kısaca nafaka almaya başlayan kadının vicdanı da nasırlaşıyor.
Son yıllarda o kadar çok boşanma ve nafaka davaları var ki inanılmaz boyutlarda buda olanların toplumda örnek teşkil etmesi ile çoğaldığı görüşündeyim.
Hani eşitlik,Hani insan hakları !! Hani Mülk edinme hakkı ? Erkek öz evladını dahi göremez olmuştur Hiç kimse bilmez erkeğin içindeki kopan fırtınaları.Erkek ekonomik olarak zaruret içerisine düşmüştür Erkek evdeki huzuru sağlamak adına insanlığından çıkmıştır.Erkeğin işteki verimi düşmüştür ,Erkek artık bir sonraki nafaka davası ne zaman açılır ki kaç lira artar ki? bunlara dalmıştır .Erkeğin işi duaya kalmıştır.Erkek anlatamaz bir türlü derdini çünkü erkekten sorumlu Devlet Bakanı dahi yok.
Soruyorum Sizlere Nafaka ödeyen Sizce Sosyal Güvenlik Kurumu mu? 1-2 Yıl evliliğin arkasından ömür boyu nafaka ödesin…SGK Dahi belirli sene ve primle emekli ederken Birkaç ay yada yılda sonu belli olmayan nafaka ödemesindeki eşitlik yada hakkaniyet bunun neresinde ? Madem devlet kadını bu denli koruyorsa Nafakayı da devlet ödemeli Öyle ya Bakanlık açmalı değil Nasıl olsa sosyal devletiz. Hiç değilse geride kalanlar refah içerisinde hayatlarını idame etsinler Vatana millete hayırlı çocuklar yetiştirsinler..İşlerinde başarılı olup ülke kalkınmasına katkıda bulunsunlar Boşandığı eş de kalan çocuğu düşünmesinler eşte kalan çocuklar babalarını öcü gibi görmesinler kısaca insan gibi yaşasınlar bir sonraki davayı düşünmeden…
Madem sosyal bir devletiz ve devlet kadını bu denli koruma altına alıyorsa nafakayı da devlet ödemelidir yani vatandaşın sırtından sosyallik ve koruma olmuyor...
Kısaca YOKSULLUK NAFAKASI BİR KAÇ YERDE ANAYASA İLE KESİŞMEKTEDİR VE YOKSULLUK NAFAKASI ÖMÜR BOYU DEĞİL BELİRLİ BİR SÜREYLE KISITLANMALIDIR.
Saygı ve Muhabbetle
Ben hukuk eğitimi almadım yazacaklarım yaşadıklarımdan ve izlediklerimden ibarettir.
3 Ayı birlikte 5 ayı ayrı kalmak kaydı ile 7 aylık bir evliliğin ardından 10 yıldır yoksulluk 9 yıldır Yoksulluk + iştirak nafakası ödemekteyim.
Demokratik bir toplumuz Eşitlik ilkesi ile haşır neşiriz Yasalar önünde eşitiz ve hatta hakkaniyetten ve insan haklarından bahsediyoruz.Çok güzel ama diğer taraftan Kadından sorumlu bakanlık kuruyoruz.! Hani eşitlik vardı ? Hani insan hakları vardı ? Öyleyse Erkekten sorumlu bakanlığımız nere de ?
Kadın mağdur ediliyor diye bas bas bağırıyoruz.Kadına tepki yok. Öyle ya kadından sorumlu bakanlığımız var.Peki sizce mağdur edilen erkekler yok mudur ? Elbette vardır ama seslerini çıkartacak güçleri ve mecalleri yok.Onlar bir sonraki nafaka davasına odaklanmışlar.Diğer taraf tanda Eeee erkek onlar sırtına ne denli yük vursan da kaldıramam demez. ! Değil asla bu böyle değil Bunun böyle olmadığı da sessizliğinin içerisinde gizli.
Neden mi ?
Bir şekilde anlaşamayıp boşanmışlar yollarını ayırmışlar Kadın bağlatmış nafakayı gelecekten hiç mi hiç endişesi yok çok iyi biliyor ki Ölene kadar emekli Her yıl verir mahkemeye nafaka artırım davasını açar % 99.9 kazanır Devlet asgari ücreti % şu kadar artırmış devlet memuruna % şu kadar zam yapmış bu gibi konular nafaka alacaklısını hiç bağlamaz .Erkeğin aldığı zam zaten fazlasıyla nafakaya gitti Mahkeme masrafları ve Mahkeme boyunca biriken farkları tuttuğu avukatlık ücreti de erkeğe biner.(Allah aşkına avukat tutabilecek Maddi güce sahip bir kişi nasıl olurda yoksulluk nafakası için dava açabilir?Mantık bunun neresinde ?) Maşallah en az 6 ay sürer bu süreç Hakim bey haklı o kadar çok boşanan ve nafaka peşine düşen var ki ne yapsın? Gelen tebligatla erkek bir kez daha yıkılır tecrübeli zaten garibim neler olabileceğini az da olsa kestirir .Başlar kara kara düşünmeye Al sana evde yeni bir huzursuzluk daha.Eş sorar kocasına bu ne hal bey ne düşünürsün kara kara Erkek dese bir türlü demese yalancı olacak İstemeyerek paylaşır eşiyle Boşanan erkek yeni bir yuva kurmuştur ve de 2.kez hapı yutmuştur.Yeni eş bakar ki boşadığı kadın oturduğu yerden para alıyor.İster istemez kendini onun yerine koyuyor ve başlıyor sadece beklemeye..Zaman içerisinde orantısız artan nafaka miktarları erkeği maddi olarak fevkalade güç duruma düşürürken diğer yandan evde baş gösteren huzursuzlukla iyice çıkmazın içine giriyor.Bu durum hem kendisinin hem de birlikte yaşamaya çalıştığı diğer insanların psikolojisinin bozulmasına yol açıyor.Erkek bu huzursuzlukla işinde de verimsiz oluyor.İşte nafaka alacaklısını korumaya çalışırken geride hayatını idame ettirmekten başka düşüncesi olmayan diğer insanlarda mağdur edilmiş oluyor.Eeee Hani insan hakları Yoksa nafaka ödeyen ile birlikte yaşadığı kişiler insan değil mi ?! Bir tarafta nafaka ile koruduğun kadını diğer tarafta mağdur ediyorsun oysa o da kadın Farkı sadece öz verili olması art niyetli olmaması ? Hani nerede eşitlik nerede insan hakları nerede hakkaniyet.? Ne yapsın erkek eli kolu bağlı artık tamamen kozlar 2.eşin elinde birde o boşanırsa ne yapacak düşünüyor erkek ne yapsın Erkekten sorumlu bir bakanlığı dahi yok.Evine ekmek götüremiyor götürse de evdeki huzursuzluk diz boyu eve gitse bir türlü gitmese iki türlü.
Özelleştirmeden ötürü maaşın dondurulması dahi nafakanın artırmasında etken olmuyor.Oysa dondurulan maaşla kişi zaten enflasyondan etkileniyor ekonomisi zaten her geçen gün kötüye gidiyor kişinin maaşı aynı yerinde sayarken her ne hikmetse nafaka her talep edildiğinde artıyor bu da eşitliğin bir gereği mi ?!!!
Bir başka çarpıtıcı gerçekte şu;
Yolunu ayıran eş nafakayı öderken bir fırsat bulup banka kredisi ile ev alıyor. Borçlanıyor yani Hiiiç heveslenme bu borçlanman nafakanın azaltılmasına etken değil aksine mülk edinmişsin sen ekonomik durumunda iyileşmiş der kanunlarımız iyi ama borçlanmış bu adam demez. Erkek bin bir güçlükle ve bin bir ümitle Anayasanın kendisine verdiği hakla uzun vadede aldığı evin borcunu sadece nafaka yüzünden ödeyemez hale geliyor. İpotek altında olan bu ev bankaca zaten derhal elinden alınıyor. Oysa burada erkeğin diğer amacıda 2. evliliğinde fedakar ve de cefakar olan eşine kafasını sokacak bir ev bırakmaktı.İşte yasanın diğer bir çelişkisi nafaka alacaklısı kadını korurken Diğer kadını mağdur etmesi O da kadın be kardeşim onunda sorumlu bakanı var.Oysa anayasa kişilerin mülk edinme hakkı vardır demektedir.İşte nafaka alacaklısı anayasanın bu maddesini dolaylı olarak ihlal etmiyor mu ?
Kanun kirayı gider olarak görürken Kredi taksitini görmezden geliyor mülk edinmişsin sen ekonomik durumunda iyileşmiş diyor Yapma be kardeşim o evi alabilmek için yıllarını verdi bırak kafasını sokacak bir evi olsun.
Boşanan kadın ne yapmaz ki eline geçen yargı gücüyle iştirak nafakasını aldığı çocuğunu babasına göstermez icra yolu ile gel gör der.İcra yolu ile gider evde bulamaz ne yapsın erkek icra yolu ile çocuğunu görmek çok ucuzda değil Ortalama haftada 200 tl ayda eder 800 tl Oysa boşandığında elinde mahkeme kararı var Var ama nafaka alacaklısı o kararı lehine çevirebiliyor işte ..Tamam anladım ama hani hakkaniyet ilkesi vardı.Çocuk korunsun diye anneye verildi Anne çocuğunu korumak yerine öz evladını kullanıyor yargının kendine verdiği hakkı kötüye kullanıyor babayla olan münasebetini kısıtlamıyor adeta kesiyor.Eeee hani hakkaniyet ilkesi ? Kolay be kardeşim git çocuğumu göstermiyor diye dava aç Tabii zamanın ve de davayı açacak avukat tutacak paran varsa. Paran yok mu ? Zaten senin erkekten sorumlu bakanlığın bile yok.!? Bu haline şükret görmek için hala ümidin var unutma Gözünden bile sakındığın o masumane hayat dolu çocuğun sen bu mücadeleyi verirken sadece senden öç almak yada sadece nafaka alabilmek adına öyle bir dolduruldu ve o minicik kafasına hunharca acımadan ne yaptığını dahi bilmeden işlendi ki o çocuk öz babasını öcü gibi görür oldu Artık iş işten çoktan geçti çocukta istemez seni görmeyi Artık yapabileceğin hiçbir şey yok önün tamamen kesildi sadece “Helal” olsun dersin..
Nafakayı kadın silah olarak görüyor ve öç alabilmek içinde hemen kullanıyor ve yukarda bahsettiğim gibi kinden öyle gözü dönmüş ki öz çocuğuna yaptığı insanlık dışı icraattan bi haber.Yani kısaca nafaka almaya başlayan kadının vicdanı da nasırlaşıyor.
Son yıllarda o kadar çok boşanma ve nafaka davaları var ki inanılmaz boyutlarda buda olanların toplumda örnek teşkil etmesi ile çoğaldığı görüşündeyim.
Hani eşitlik,Hani insan hakları !! Hani Mülk edinme hakkı ? Erkek öz evladını dahi göremez olmuştur Hiç kimse bilmez erkeğin içindeki kopan fırtınaları.Erkek ekonomik olarak zaruret içerisine düşmüştür Erkek evdeki huzuru sağlamak adına insanlığından çıkmıştır.Erkeğin işteki verimi düşmüştür ,Erkek artık bir sonraki nafaka davası ne zaman açılır ki kaç lira artar ki? bunlara dalmıştır .Erkeğin işi duaya kalmıştır.Erkek anlatamaz bir türlü derdini çünkü erkekten sorumlu Devlet Bakanı dahi yok.
Soruyorum Sizlere Nafaka ödeyen Sizce Sosyal Güvenlik Kurumu mu? 1-2 Yıl evliliğin arkasından ömür boyu nafaka ödesin…SGK Dahi belirli sene ve primle emekli ederken Birkaç ay yada yılda sonu belli olmayan nafaka ödemesindeki eşitlik yada hakkaniyet bunun neresinde ? Madem devlet kadını bu denli koruyorsa Nafakayı da devlet ödemeli Öyle ya Bakanlık açmalı değil Nasıl olsa sosyal devletiz. Hiç değilse geride kalanlar refah içerisinde hayatlarını idame etsinler Vatana millete hayırlı çocuklar yetiştirsinler..İşlerinde başarılı olup ülke kalkınmasına katkıda bulunsunlar Boşandığı eş de kalan çocuğu düşünmesinler eşte kalan çocuklar babalarını öcü gibi görmesinler kısaca insan gibi yaşasınlar bir sonraki davayı düşünmeden…
Madem sosyal bir devletiz ve devlet kadını bu denli koruma altına alıyorsa nafakayı da devlet ödemelidir yani vatandaşın sırtından sosyallik ve koruma olmuyor...
Kısaca YOKSULLUK NAFAKASI BİR KAÇ YERDE ANAYASA İLE KESİŞMEKTEDİR VE YOKSULLUK NAFAKASI ÖMÜR BOYU DEĞİL BELİRLİ BİR SÜREYLE KISITLANMALIDIR.
Saygı ve Muhabbetle