Boşanma ve tazminat talebinde davalının maddi durumunun tespitinde ailesinin mal varlığı.
Merhabalar,
Kardeşim eşi boşanma davası açmış bulunuyor. Tabiiki buna benzer davalarda olduğu gibi ihbarnamede boşanma talebi aile içi şiddet, şiddetli geçimsizlik gibi sebeplere dayandırılıyor.
Zaten benim sormak istediğim dilekçede şimdiye kadar rastlamadığım ayrıntılarla ilgili.
Davacı olan kişi (bayan), nafaka, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunuyor. Bunda'da herhangi bir sıkıntı yok.
Ancak; kardeşimin 650 TL maaşı olmasına rağmen (gerçek maaşıdır), 500 TL nafaka, 100.000 TL manevi ve 100.000 TL maddi olmak üzere'de tazminat talep edilinmiş.
Bukadar yüksek bir tazminatın talep edilmesinede aşağıdaki maddeler sebep gösterilmiş.
- Hamilelik sırasında şiddet gördüğünü ve çocuğun bu yüzden gelişim bozukluğu ile yaşamakta olduğu bu sebeple çocuğun sürekli bakıma ihtiyacı olduğu. (bizler bunun annenin hamilelik ve 3 aylık emzirme süresince sigara kullanmasına bağlı olabileceğini düşünmekteydik, hatta çocuğun velayetinin tamamen babaya verilmesi taraftarıyız)
- Davalının davacıya imzalamak üzere göndermiş olduğu boşanma talebi.. Üzerinde "hiç bir şey talep etmiyorum" yazıyor olması davacının gururunu rencide etmiş. (Sözkonusu dilekçe karşılıklı yapılan bir telefon görüşmesi sonucu oluşturulmuş ve davacı olan kişinin birşey talep etmeyeceğini ifade etmesi üzerine hazırlanarak tarafına gönderilmiştir)
- Davalı'nın tüm kardeşlerine babaları tarafından ev alınmış olması ancak kendi oturdukları evin davacı olduğu eşi üzerine yapılmamış olması. (Sözkonusu ev evlenmeden önce alınmış ve kardeşim askerde olduğu için onun üzerine yapıl(a)mamıştı)
- Davalı'nın maddi durumunun aslında iyi olduğu. (burada asıl kast ettiği davacının kayınpederinin maddi varlığının yerinde olduğu, çünkü kardeşimin kayda değer bir maddi varlığı sözkonusu değil)
Dilekçede yazan tüm maddeleri yazmak istemedim. Ancak özellikle yazdığım son iki madde (birinci maddede benim adımda geçiyor) beni şaşırttı. Koca'nın anne, baba ve kardeşlerinin mal varlığı öne sürülerek, hatta evlenmeden önce alınmış bir gayri menkulun varlığı dava edilen kişinin kendisinin olmasa dahi sözkonusu edilerek bu derece astronomik bir tazminat talep etmek mantıklımı? Bana mantıklı gelmesede bunu kaleme alan kişinin bir avukat olması benim dilekçeyi tekrar tekrar okumama neden oluyor.
Davacının çocuğun durumunu kullanarak bu denli yüksek miktarda tazminat talep ederek davacı olduğu kişinin ailesinden maddi fayda elde etmesi mümkünmü? Talep dahi edebiliyor olması akıl karıştırıcı.
değerli görüşlerinizi paylaşırsanız çok mutlu olurum.
şimdiden teşekkürler
Kardeşim eşi boşanma davası açmış bulunuyor. Tabiiki buna benzer davalarda olduğu gibi ihbarnamede boşanma talebi aile içi şiddet, şiddetli geçimsizlik gibi sebeplere dayandırılıyor.
Zaten benim sormak istediğim dilekçede şimdiye kadar rastlamadığım ayrıntılarla ilgili.
Davacı olan kişi (bayan), nafaka, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunuyor. Bunda'da herhangi bir sıkıntı yok.
Ancak; kardeşimin 650 TL maaşı olmasına rağmen (gerçek maaşıdır), 500 TL nafaka, 100.000 TL manevi ve 100.000 TL maddi olmak üzere'de tazminat talep edilinmiş.
Bukadar yüksek bir tazminatın talep edilmesinede aşağıdaki maddeler sebep gösterilmiş.
- Hamilelik sırasında şiddet gördüğünü ve çocuğun bu yüzden gelişim bozukluğu ile yaşamakta olduğu bu sebeple çocuğun sürekli bakıma ihtiyacı olduğu. (bizler bunun annenin hamilelik ve 3 aylık emzirme süresince sigara kullanmasına bağlı olabileceğini düşünmekteydik, hatta çocuğun velayetinin tamamen babaya verilmesi taraftarıyız)
- Davalının davacıya imzalamak üzere göndermiş olduğu boşanma talebi.. Üzerinde "hiç bir şey talep etmiyorum" yazıyor olması davacının gururunu rencide etmiş. (Sözkonusu dilekçe karşılıklı yapılan bir telefon görüşmesi sonucu oluşturulmuş ve davacı olan kişinin birşey talep etmeyeceğini ifade etmesi üzerine hazırlanarak tarafına gönderilmiştir)
- Davalı'nın tüm kardeşlerine babaları tarafından ev alınmış olması ancak kendi oturdukları evin davacı olduğu eşi üzerine yapılmamış olması. (Sözkonusu ev evlenmeden önce alınmış ve kardeşim askerde olduğu için onun üzerine yapıl(a)mamıştı)
- Davalı'nın maddi durumunun aslında iyi olduğu. (burada asıl kast ettiği davacının kayınpederinin maddi varlığının yerinde olduğu, çünkü kardeşimin kayda değer bir maddi varlığı sözkonusu değil)
Dilekçede yazan tüm maddeleri yazmak istemedim. Ancak özellikle yazdığım son iki madde (birinci maddede benim adımda geçiyor) beni şaşırttı. Koca'nın anne, baba ve kardeşlerinin mal varlığı öne sürülerek, hatta evlenmeden önce alınmış bir gayri menkulun varlığı dava edilen kişinin kendisinin olmasa dahi sözkonusu edilerek bu derece astronomik bir tazminat talep etmek mantıklımı? Bana mantıklı gelmesede bunu kaleme alan kişinin bir avukat olması benim dilekçeyi tekrar tekrar okumama neden oluyor.
Davacının çocuğun durumunu kullanarak bu denli yüksek miktarda tazminat talep ederek davacı olduğu kişinin ailesinden maddi fayda elde etmesi mümkünmü? Talep dahi edebiliyor olması akıl karıştırıcı.
değerli görüşlerinizi paylaşırsanız çok mutlu olurum.
şimdiden teşekkürler