Uyuşmazlıkların çözümünde iş mahkemelerinin rolü
Genel olarak uyuşmazlıkların çözümünde iş mahkemelerinin rolüyle ilgili aşağıda bahsettiğimden daha kapsamlı bilgiye ihtiyacım var , fikirlerinizi , düşüncelerinizi bilmek isterim bu konuda.
İş mahkemeleri kuruluş amacı itibari ile genellikle zayıf olan işçi haklarını koruma amacı gütmüş olsa da esas amacı işçi-işveren ilişkilerinde ortaya çıkan uyuşmazlıkları çözüme kavuşturmaktır. onun için özellikle kara avrupası dediğimiz ve ülkemizin de içinde bulunduğu sistem genellikle işçilerin başvurduğu bir mahkeme olarak önem kazanmıştır.
iş makhemeleri genellikle diğer mahkemelerden ayrı olarak kurulmakta ve bu mahkemelerin kararları , diğer mahkeme kararlarına benzer şekilde zorlayıcı bulunmaktadır. esas itibariyle iş mahkemeleri , toplu sözleşme uygulamaları , iş hukuku ve çalışma yasalarından doğan uyuşmazlıkların çözümünde kullanılmaktadır. Bu uyuşmazlıklar kanunun yahut toplu sözleşmedeki bir maddenin uygulama ve tefsirinden doğan haklarla ilgili bulunmaktadır. Kuşkusuz işçi-işveren ilişkilerinde çıkarlardan doğan uyuşmazlıklar da vardır. bu uyuşmazlıklar bir veya diğer tarafın mevcut bir hakkı değiştirmek istemesinden veya yeni yeni bir hak talep etmesinden doğmaktadır. çıkar ayrılıklarından doğan uyuşmazlıklar genellikle iş mahkemelerine gelmemekte ve sendikalarla yöneticiler arasında pazarlık güçlerinin etkinlikleri yoluyla çözümlenmek istenmekte veya bu konuda bazı mekanizmalar işlemektedir. örneğin farklı sistemlerle aracı veya hakem kurulları teşkil edilmekte , bu kurullar yeni sözleşmeden doğan uyuşmazlıkları veya diğer çıkar uyuşmazlıklarını çözmeye çalışmaktadır.
gelişmiş ülkelerde işçilerin korunması ama az gelişmiş ülkelerde ise işverenlerin korunması sonucudur. bu bağlamda tartışılması belkide en önemli husus ekonomik özgürlüklerin iş mahkemelerindeki dava şekillerine yansımasıdır.
İş mahkemeleri kuruluş amacı itibari ile genellikle zayıf olan işçi haklarını koruma amacı gütmüş olsa da esas amacı işçi-işveren ilişkilerinde ortaya çıkan uyuşmazlıkları çözüme kavuşturmaktır. onun için özellikle kara avrupası dediğimiz ve ülkemizin de içinde bulunduğu sistem genellikle işçilerin başvurduğu bir mahkeme olarak önem kazanmıştır.
iş makhemeleri genellikle diğer mahkemelerden ayrı olarak kurulmakta ve bu mahkemelerin kararları , diğer mahkeme kararlarına benzer şekilde zorlayıcı bulunmaktadır. esas itibariyle iş mahkemeleri , toplu sözleşme uygulamaları , iş hukuku ve çalışma yasalarından doğan uyuşmazlıkların çözümünde kullanılmaktadır. Bu uyuşmazlıklar kanunun yahut toplu sözleşmedeki bir maddenin uygulama ve tefsirinden doğan haklarla ilgili bulunmaktadır. Kuşkusuz işçi-işveren ilişkilerinde çıkarlardan doğan uyuşmazlıklar da vardır. bu uyuşmazlıklar bir veya diğer tarafın mevcut bir hakkı değiştirmek istemesinden veya yeni yeni bir hak talep etmesinden doğmaktadır. çıkar ayrılıklarından doğan uyuşmazlıklar genellikle iş mahkemelerine gelmemekte ve sendikalarla yöneticiler arasında pazarlık güçlerinin etkinlikleri yoluyla çözümlenmek istenmekte veya bu konuda bazı mekanizmalar işlemektedir. örneğin farklı sistemlerle aracı veya hakem kurulları teşkil edilmekte , bu kurullar yeni sözleşmeden doğan uyuşmazlıkları veya diğer çıkar uyuşmazlıklarını çözmeye çalışmaktadır.
gelişmiş ülkelerde işçilerin korunması ama az gelişmiş ülkelerde ise işverenlerin korunması sonucudur. bu bağlamda tartışılması belkide en önemli husus ekonomik özgürlüklerin iş mahkemelerindeki dava şekillerine yansımasıdır.