Alıntı:
dejavu20 rumuzlu üyeden alıntı
Yaşadıklarınızı anlayabiliyorum,çünkü bende eşimden boşanmak üzereyim ve benim oğlumunda ilerde bunları yaşayabileceğini tahmin ediyorum.Hatta her gün bunu düşünüyorum diyebilirim.Ama genel olarak malesef babalar annelerden boşandığı zaman çocuklarından da boşanıyorlar.(çevremde olanlardan genelleme yaptım mutlaka istisnalar vardır)Ve muhakkak gittiği yerden de pişman olup,beş parasız olarak,terkedilerek geri geliyorlar.
İnşallah yaşamaz bizim yaşadıklarımızı. Çok şükür bizim eşimle kızıma konulan isimden başka sorunumuz olmadı ama k.pederim eşime beni sorarken --dul kadın çocuğu ne yapıyor, --diye sorardı? Düğünümde annemin yaptığı masrafın binde birini yapmış bir insanda değil.
Böyle zamanlar da kendi kendime --baba şimdi yaşıyor olsaydın da senin yüzünden anneme ve bize nasıl hitab edildiğini duysaydın--derim.
Ama annem bize babamızı hiç kötülemedi hep ---babanız çok iyiydi ama Almanya ya gidince o kadın babanızın aklını çeldi--derdi. Halbu ki asıl vicdansızın babam olduğunu tüm kardeşlerimiz bilirdik. Çünkü o ortamı babamızın yaptıklarını anneme olan davranışlarını biz yaşadık gördük.
Hangi canlı 6 çocuğunu ve 1 kadını 5 kuruşsuz bir şekilde ortada bırakır gider. Annem babasından kalan tarlaları satıp şehirden ev alıp bizi okutmaya getirmiş. O evin içinde aç susuz soğukta yaşadık ama kimseye aç kaldığımızı üşüdüğümüzü söylemedik bize art niyetli bakışlar olmasın diye. Annem sabahın köründe kalkar büyük kardeşlerimi tek tek şehrin diğer ucundaki okullarına bırakır eve dönerdi?
Hatırlıyorum kış günleriydi yer de serili kendi dokumuş olduğu halıları toplayıp beni de yanına alıp o halıları satıp pazardan alış veriş yapmış biraz da kuruyemiş almıştı. O aldığı kuruyemişi çay bardağı ile ölçüp kardeşlerim arasında pay etmişti. Zaten kendisi yemezdi öyle şeyler aldığında.
Babam da, yurt dışından izne gelip tekrar döneceğinde ballar pekmezler büyük torbalarda kuruyemişler alıp valizine yerleştirir içinden çıkarıp bize bir avuç vermezdi. Allah büyük ya bizim de canımız çekmezdi.
Ama bu yedikleri şeker hastası olduğunu bilmediği için kendisine vitamin değil zehir olmuş. Kapımıza geldiğinde çok hastaydı dr a götürmeden önce banyo yaptıralım dedik. --üstündeki giysileri çıkardım bacakları yara içindeydi çorabını çıkaracağımda çorabı ayağından çıkmadı. üstüne ılık su döktüm çorabı çıkardığımda ayakları yara içindeydi. Şeker hastalığından kaynaklanmış. Bilmiyorya hasta olduğunu yıllarca bir güzel yemişler içmişler sevgilisi ile.
Sonuç--bağırsak kanseri--şeker hastalığı ve siroz, ciğerleri ise paramparça.
Yine de Allah rahmet eylesin bu dünyanın öteki tarafıda var.
Bazı babalar dışarda ki kadınlara ya da şahıslara gösterdikleri ilgiyi sevgiyi saygıyı kendi canından kanından olanlara ve eşlerine gösterse bu boşanmalar olmaz.
Bazı babalarda bizi annemizin doldurduğunu düşünüyor bu sitede çok konu okudum bazılarında böyle şeyler yazmışlar.
Saygıdeğer babalarımız o iş öyle değil. Biz sizin annemize nasıl davrandığınıza birebir şahit olduğumuzdan sizle görüşmek istemiyoruz. Kesinlikle anne dolduruşu falan değil.
Evet bir anne boşandıktan sonra çocukla babanın görüşmemesini engellememeli ama çoğu anne çocuğunun velayetini babaya vermez, bunu anlamanız için anne olmanız lazım. Karnınız da onu 9 ay taşımanız lazım. Ben ayrı olmadığım halde çocuğumu babasıyla çarşıya pazara gönderirken bile içim gidiyor --acaba dikkat etmezse araba çarpar mı?, gözünün önünden ayırırsa çocuğum kaybolur mu? -- bunları düşünüyorum o an son hız hazırlanıp ben de onlarla çıkıyorum dışarıya.
Bir anne canından can kopsa boşanma gibi bir durumda çocuğunun velayetini babaya vermek istemez verenin de çocuklarını ailesi kabul etmiyordur.
Bir de bazı babalar çocuklarına ve eşlerine nafaka tazmninat vs verirken eski eşlerinin zengin olduğunu falan düşünüyor. Allah aşkına verdiğiniz 3-5 kuruşla ev kirasımı ödenir elektirik su faturasımı ödenir, yiyecek içecek mi alınır, ne yapılır sorarım. Sanki kadınlar çok meraklı boşanmaya ve dul kadın damgası yemeye.