Zorla istifa
Merhaba ben Bursada uluslararası otomativ kablosu üreten bir firmada 7 yıldır çalışıyordum.2009 başı yaşanan kriz ile birlikte çalıştıgım şirket bir nevi önlemler almaya gitti.Ve şubat ayında kısa çalışma ödeneginden yararlanmaya başladık.Bunun karşılıgında 4 gün fabrika kalan iki günü devlet finanse edecek
böylece kriz olmıyacak ve herkez tam maaşını alacaktı.Ve ilk hafta iki gün çalışmadık ve sonrasında ful 7 gün calışmaya başladık.Hatta pazar mesaileri bile ardı ardına yapar hale geldik.Bu durumda ben mesailere gelmiyecegimi bildirdim.Çünkü devlet bizi çalışmıyor olarak biliyordu ve 2 gün için bize para ödüyordu.Ve haftada 2 ayda 8 gün sigortamız ödenmiyordu.Benim ise savundugun ilke tüyü bitmemişin hakkını yememiz oluyordu hem devlet ayda 8 günlük para versin hem pazarları bile çalışıp krizi bahane edip devletin soyulmasını marifet sayan yönetim kadrosu parasına para katsın.Birde bize sus payı o geldigimiz iki gün için 1 gün yıllık izin pazar gelince 2 gün yıllık izin verdiler.Ama bircok kez mesailere ve o iki güne bir mana bulup gelmemeye
özen gösterdim.
Yine kriz ile birlikte alınan önlemlerin başında gelen tasarruf ayagında ise kullanılan malzeme tasarrufu ön plana çıktı.Biz otomativ kablosu üretiyorduk.Üretilen her metre kabloda %75 bakır kalan %25 ise pvc hammaddesi mevcut ve yılda 1 milyon metre kablo üretiyorduk.Aylık 8 ton kablo 6 ton pvc hurdası verılıyor.
Ve para kazanmak adına pvc hurdalarını kırmak ve tekrar yüksek sıcaklıklarda eritip kullanmak için makına getirdiler .Ve bu dogrultuda numuneler cektiler çekılen numuneler olamadı Şirket Alman firması ama hiç Alman yok hepsi Türk .Numuneleri Almaya gönderdiler ve onay gelmedi.Yinede para kazanmak için bunları kullanmaya başladılar .Böylece günlük bazda sadece hurda pvc malzemesınden 12 bin euro para kazanıldı.Bunları kendileri toplantılarda dile getirdi.Birgun gece vardıyasındaydım ve bu bozuk malzemeyi makinama getirmişler çekmem için bende cekmedim makınayı kapattım.Sabah memurlar geldi bir dünya fırca attılar bana sen kimsin bunları çekmiyorsun diye Bende.Bu kablolar ile araba yapılıyor 100 km hızla giden bu arabalar ABS kilitlerse AİRBAG kaza anında açılmassa bunun hesabını kim verecek siz mi?ben mi? Orda filim koptu.
Ardından Bana makinamı bozdum diye kamera görüntüsü gösterip tazminatsız işten attılar.Ve bunu yarken tehtit edip beni sindirip istifaya zorlayıp istifa ettirdiler.Buda şöyle oldu
olay Agustos 1 de başladı Bana sen bu sucu işleyip makinayı bozdun dedıler bende böyle birşey yok dedim.nasıl böyle birşey beklersiniz benden gibilerden konuştum.Onlarda bana sen şimdi git biz kararverecegiz dediler.ve tam 24 gün sonra arayıp senın sucu yaptıgın sabit ya istifa yaz ya colugun cocugun bu işten zarar görür dediler .Bende istifa edip cektim gittim .Olayda birgun sonra çalışma bakanlıgına gidip bana zorla istifa ettirdiler diye dilekce yazdım.Bunu ögrendiler ve bana telefon edip Devlet bizden ,avukat bizden ,savcı bizden,kanun bizden,biz gerekli yerlere finansman saglar seni bitiririz dediler.Bu tarih ve saatler benı aradıkları tehtit ettikleri herşeyi not aldım.Şimdi mahkeme yolunda hakkımı sonuna kadar arayacagım .Bu telefon konuşmaları istendigi zaman savcılık kanalıyla bulunurmu veya bir işe yararmı.Bu davada şansım nekadarvar.Bunlar gercekten kanunlar karsısında güclümü.Daha detaylı bilgileri istendigi taktirde paylaşırım
Teşekkürler
böylece kriz olmıyacak ve herkez tam maaşını alacaktı.Ve ilk hafta iki gün çalışmadık ve sonrasında ful 7 gün calışmaya başladık.Hatta pazar mesaileri bile ardı ardına yapar hale geldik.Bu durumda ben mesailere gelmiyecegimi bildirdim.Çünkü devlet bizi çalışmıyor olarak biliyordu ve 2 gün için bize para ödüyordu.Ve haftada 2 ayda 8 gün sigortamız ödenmiyordu.Benim ise savundugun ilke tüyü bitmemişin hakkını yememiz oluyordu hem devlet ayda 8 günlük para versin hem pazarları bile çalışıp krizi bahane edip devletin soyulmasını marifet sayan yönetim kadrosu parasına para katsın.Birde bize sus payı o geldigimiz iki gün için 1 gün yıllık izin pazar gelince 2 gün yıllık izin verdiler.Ama bircok kez mesailere ve o iki güne bir mana bulup gelmemeye
özen gösterdim.
Yine kriz ile birlikte alınan önlemlerin başında gelen tasarruf ayagında ise kullanılan malzeme tasarrufu ön plana çıktı.Biz otomativ kablosu üretiyorduk.Üretilen her metre kabloda %75 bakır kalan %25 ise pvc hammaddesi mevcut ve yılda 1 milyon metre kablo üretiyorduk.Aylık 8 ton kablo 6 ton pvc hurdası verılıyor.
Ve para kazanmak adına pvc hurdalarını kırmak ve tekrar yüksek sıcaklıklarda eritip kullanmak için makına getirdiler .Ve bu dogrultuda numuneler cektiler çekılen numuneler olamadı Şirket Alman firması ama hiç Alman yok hepsi Türk .Numuneleri Almaya gönderdiler ve onay gelmedi.Yinede para kazanmak için bunları kullanmaya başladılar .Böylece günlük bazda sadece hurda pvc malzemesınden 12 bin euro para kazanıldı.Bunları kendileri toplantılarda dile getirdi.Birgun gece vardıyasındaydım ve bu bozuk malzemeyi makinama getirmişler çekmem için bende cekmedim makınayı kapattım.Sabah memurlar geldi bir dünya fırca attılar bana sen kimsin bunları çekmiyorsun diye Bende.Bu kablolar ile araba yapılıyor 100 km hızla giden bu arabalar ABS kilitlerse AİRBAG kaza anında açılmassa bunun hesabını kim verecek siz mi?ben mi? Orda filim koptu.
Ardından Bana makinamı bozdum diye kamera görüntüsü gösterip tazminatsız işten attılar.Ve bunu yarken tehtit edip beni sindirip istifaya zorlayıp istifa ettirdiler.Buda şöyle oldu
olay Agustos 1 de başladı Bana sen bu sucu işleyip makinayı bozdun dedıler bende böyle birşey yok dedim.nasıl böyle birşey beklersiniz benden gibilerden konuştum.Onlarda bana sen şimdi git biz kararverecegiz dediler.ve tam 24 gün sonra arayıp senın sucu yaptıgın sabit ya istifa yaz ya colugun cocugun bu işten zarar görür dediler .Bende istifa edip cektim gittim .Olayda birgun sonra çalışma bakanlıgına gidip bana zorla istifa ettirdiler diye dilekce yazdım.Bunu ögrendiler ve bana telefon edip Devlet bizden ,avukat bizden ,savcı bizden,kanun bizden,biz gerekli yerlere finansman saglar seni bitiririz dediler.Bu tarih ve saatler benı aradıkları tehtit ettikleri herşeyi not aldım.Şimdi mahkeme yolunda hakkımı sonuna kadar arayacagım .Bu telefon konuşmaları istendigi zaman savcılık kanalıyla bulunurmu veya bir işe yararmı.Bu davada şansım nekadarvar.Bunlar gercekten kanunlar karsısında güclümü.Daha detaylı bilgileri istendigi taktirde paylaşırım
Teşekkürler