Eski Ev Sahibim Beni Mahkemeye Verdi
2003 yılında istanbulda iken ikamet ettiğim daireyi isviçrede yaşayan ev sahibin vekili (akrabası) aracılığı ile tuttum. Tuttuğum dönemde evin içinde hala kiracı bulunuyordu. Vekili kiracının bir gün sonra çıkacağını evin boyasız olduğunu, ancak boyatabileceğini çıkıştada ona göre teslim alacağını beyan etti. Bende boyasız kabul edip bi gün sonrada 300 EURO + 200.000.000.TL (yeni 200 TL) vererek anahtarı teslim aldım. Banyo küvetinde kırık olduğunu farkettik. Ve küveti çimento-japon yapıştırıcısı vs. ile onardık. Ve taşınma işlemim gerçekleşti.
Ancak 2006 yılı içerisinde ev sahibi vekili (akrabasını) ile diğer komşumuzu sözde kira vermediği gerekçesi ile evden tahliye ettirdi. Ve bana apartmanına bakacak insan olmadığını apartmanına bakmamı istedi. O esnada getirmiş olduğu 2006 yılında bir defaya mahsus kira kontratı imzaladık tüm binasında oturan kiracılar olarak. Ardından yurt dışına gitti. Bir kaç gün sonra bir avukat benim ev telimi arayarak bir hesap numarası verdi. Bu hesaba para yatacak dedi. Kimsin falan dedikten sonra ev sahibi sürekli olarak beni arıyor ona sormadan sen kimsin neyin nesisin ben bilemem ve ödeyemem deyip normal şekilde telefonu kapattık. Ev sahibi onaylayınca anılan avukatın hesabına para yatırmaya başladık. Bu dönemde daha önce evi tahliye eden vekili ile diğer komşular anahtarlarını bana teslim etmişlerdi. Ve gelen kiracılar için ben ve ailem ilgilendik.
2007 yılı içerisinde Banyo küvetindeki kırık olan yer belli bir süre sonra çatlamaya başladı. ve bu durumu ev sahibi ile vekiline söyledim. ev sahibi değiştir deyince kira bedelinden düşerek değişim işlemini gerçekleştirdim. bir kaç gün sonrada çatı katında bulunan su deposu patlak verdiğinden ötürü avukatı binaya çağırdım ve evime suların aktığını gösterdim buna eski tüm komşularda şahittir. bana benim zamanım yok sen yaptır kiradan düşebilirsin dedi. bende onun o sözüne istinaden yaptırdım. ancak çok değil belli bir dönem sonra kira bedeli almadığını beyan ederek icra takibi başlatmış. aynı zamanda tüm binada oturan komşularımın hepsine belli sebeplerden dolayı tahliye hakkında kimine ihtarname kiminede icra yazısı göndermiş. benim o günlerde annem vefat ettiğinden ve defin ve taziye işlemleri nedeni ile dolayı evde bulunmadığımdan muhtarlığa teslim edilmiş. diğer komşularım bana bildirdiği andada ev sahibimin istanbula geldiğini gördüm. ve evimde konuştuk gidip itiraz edeceğimi ve gerekirse tazinat talebinde bulunacağımı beyan ettiğimde bana haklısın boşver deyip avukatından vekaleti alacağını beyan etti bende bu söz üzerine gidip itiraz etmedim. ve aynı günler içindede vekaletini aldığını bilmekteyim.
bu süreden sonra ev sahibi ile yaptığımız şifai görüşme sonucu ev sahibine ben o yıl peşin olarak 1 yıllık kira bedeli verdim. Ve kendisine bundan sonra yıllık peşin vereceğimi beyan ettim. diğer 2 binada oturan kiracılarıda önceki borçlarını yıllık olarak ev sahibine verdiler. 2008 yılında yeniden İstanbul'a geldiğinde benden yine peşin kira bedeli istedi. Ancak bir önceki yıldan kalma kredi borcum olduğunu ve durumumumda iyi olmadığını kendisine beyan ettiğimde bana camiye minber yaptıracağını beyan ettiği için yeniden bir bankaya kredi talebinde bulundum. ve onaylanan parayı tahsil ederek kendisine bizim evde teslim ettim. O esnada evimde bulunan insanların yanında mademki durumun kötü ve bu halde kredi çektin faiz ödeyceksin bende bu parayı cami minberi yaptırmak için harcayacağım o sebeple senden 1 değil 2 yıl boyunca kira bedeli talep etmeyeceğim dediğinde evde bulunan insanlar bu durumun tespiti için tutanak düzenlememizi istediler. gerek yok çünkü bu güne kadar verdiğim paralar dahi inkar olur desemde bir tutanak düzenledik dediysemde; yinede ikna edildiğimden dolayı kendiside evde bulunan insanlarda imza attılar. bana fotokopisini alayım sana öyle vereyim dediğinde tutanağı ona verdim. ve bir kaç gün sonrada fotokopisini evime teslim ettiğini söyledi. bende fotokopide olsa şahitler ve imzalar var diyerek kabul ettim.
2009 yılı mayıs ayı içerisinde yaşadığım bazı sıkıntılar nedeni ile memur (KAMU) olarak görev yaptığım işyerimden tayin talebinde bulundum. Aynı günlerde ev sahibim ikamet ettiğim evime geldiğinde durumu kendisine bildirdim. ve depozitolarım ile kalan kira bedellerimi talep ettim. bana bir belge imzalamıştık o belgeyle birlikte ne zaman ayrılırsan o tarihlerde görüşelim ona göre kalan kira bedelini vs. ödeyeceğim dedi. Ve ben tayin çıkacak diye eşyaları kolilediğimizden evrağı bulamadığımı kendisine beyan ettim.
Yaklaşık bir ay kadar sonra icradan bir yazı geldi. 1 yıllık kira bedeli ödemediğimi beyan etmişler. Yazı ile birlikte ev sahibinin evine gittim. sebebini sordum özür diledi benden. ve avukatı ile görüşeceğini geri alacağını ve banada 1-2 saat içerisinde olumlu olarak mutlaka döneceğini beyan etti. ancak 1 saat sonra evimi arayarak "BEN BU DAVADAN VAZGECEMEM, GEÇERSEM SEN BENDEN ALACAĞIN YETMEZMİŞ GİBİ BİRDE TAZMİNAT DAVASI AÇARSIN BUNDAN DOLAYI BU SEBEPLE GİT ELİNDEN GELENİ ARDINA KOYMA" diyerek telefonu yüzüme kapamıştır. ben yoğun bir uğraştan sonra bulduğum evrak ile icra dairesine giderek belgeyide gösterdim. oradaki bir memur benim adıma bir dilekçe yazarak davanın bittiğini ve dosyanın kapandığını ayrıca istersem benim ev sahibine icra ve tazminat talebinde bulunacağımı beyan etti. uğraşmak istemediğimden dolayı hiç bir şey yapmadan döndüm. ardından 2007 yılındaki itiraz bile etmediğim evraka YENİLEME EMRİ çıkartarak tarafımdan bedel talep edilmiştir. Bunun içinde gidip itiraz ettim.
Ve il dışına tayinim nedeni ile evi boşaltacağımı ilk etapta sözlü olarak söylediğim ev sahibi ile vekili olan avukata anahtarı gelip teslim almalarını istedim. Bana anahtarı aynı binada bulunan komşuma teslim etmem gerektğini beyan ettiler. Ben herhangi bir şekilde olumlu yanıt alamadığımdan ötürü ev sahibinin vekili olan avukata noterden bir ihtar çektirdim. ihtar içeriğine; peşin olarak ödediğim ve ev sahibinde kalan kira bedellerim ile depozitomun hesabıma yatırılması, ve ayrıca anahtarı gelip teslim alınması diye özellikle eklettirdim.
Ve bu durumu vekilini arayarak kendisinede bildirdim aynı şekilde komşum olan diğer kiracıya anahtarı vermemi istedi. Ben evi tahliye aşamasında gelen giden olmadığı için sadece bahse konu komşum orada olduğundan ve benim daireye kendisinin taşınacağını beyan etmesinden ötürü bende evi temizletip camlara varana kadar sildirip, demirbaş eşyalar sağlam bir şekilde sadece evi boyasız teslim aldığımdan ötürü boyasız olarak anahtarı ona teslim ettim. Hatta bu konuda diğer komşularım ile taşıma (............ evden eve nakliye) firması elemanlarıda şahittir.
Ben yeni görev ve ikamet adresime geldiğimde tarafıma cevabi ihtarneme ile karşı beyan talebi içeren bir ihtarnamesi ile karşılaştım. Bunun içeriğinde anahtar teslim borcu ptt aracılığı ile gönderilir anahtar teslim borcum olduğunu ve borçlar kanunu 73. maddesine göre anahtar teslim borcumun ev sahibinin evinde teslim edilmesi gerektiği, ayrıca; kira bedelini ödemediğimi memur kimliğimle alaycı hakaret edici sözlerin bulunduğu ve tutanakta belirtilen imzanın kira kontratındaki imzanın taklidi olup asılsız sahte olduğuna dair tam 2 sayfalık yazıları ile beyan edilmektedir.
Ben bu durumu bizim işyeri avukatı ile görüşerek 4 sayfalık cevabi yazımla ve karşı talebimle bildirdim. Anahtar teslim Borcum paradan ibaret olmadığı bu sebeple anahtarı BK 73. maddenin 2. bendine göre benim ayrıldığım (mukim bulunan) daireden teslim alınması gerekmekte olduğunu, kira bedelini peşin aldığını, imzanın asılsız diye nitelendirmesi sebebi ile kriminoloji ye gönderilmesini talep ettiğimi, ayrıca dairede benden sonra oluşacak hasar vs..den sorumlu olmayacağımı, ayrıca memur-ev sahibi çerçevesinde mecuru tutmadığımı bu sebeple memur kimliğimle alay edilmesi hakkında suç duyurusunda bulunacağımı beyan ettim.
Ardından 2007 yılı için itiraz ettiğim YENİLEME EMRİ ne itiraz hakkım yokmuş diye maaşıma haciz geldi. İşyeri avukatı ile yaptığım görüşmede istersem mahkeme açma hakkım olduğunu ve düşün diye bildirdiğinde bende ev sahibi vekili olan avukatını arayarak rıskımı yediniz. Allahınızdan bulun. Hiçbir şey yapmayacağım ve itirazda şikayette etmeyeceğim Sizi Allah'a havale ediyorum Hakkım var isede haram olsun diyerek telefonu kapattım.
20.11.2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesince daireye bilirkişi talep edilmiş ve bilirkişi raporunda cam kırık olduğu, banyoda fayans olmadığı badana boya ve kombi ve peteklerde hasar olduğu bunun bedeli olarak yaklaşık 2740 TL talep edildiği ve yazı ekinde birde .......... firmasına ait kombi için pompa ve ventilatör malzemelerine dair 236 TL'lik fatura tarafıma gönderilmiştir.
ben aynı gün akşam 17:00 civarı aradığım .......... firması yetkilisine bu faturanın içeriğini sorduğumda bana bilgisi olmadığını diğer yetkilinin kesmiş olduğunu ve diğer telefondan arayarak durum hakkında bilgi alıp tarafıma bildireceğini beyan etti. O esnada ben hatta olduğumdan konuşmalarını duyduğumda şoke olduğumdan dolayı telimi kayıt haline alarak konuşmasını kaydetmeye başladım.
"............ Firması Yetkilisi bu faturanın murat bey diye birinin isteği doğrultusunda kesildiği böyle bir malzeme alınmadığı ancak sözde işçilik bedeline karşılık böyle bir malzeme faturası talep ettiğini ve bir nevi hatır için o faturanın kesildiğini..."
beyan etti. Ses kaydı elimde mevcuttur.
Bunun üzerine yeniden eski ev sahibimin avukatını arayarak (ve sesini baştan sona kaydederek) durum hakkında bilgi almak istediğimde sert bir tavrı ile karşılaştım kendisine aynen dinlenmemi talep ederek benden herhalde farklı bir şey bekliyorsun bende bu tavizi size vermeyeceğim diyerek normal sorularımı sorduğumda net bir cevap alamadım. Hatta bu ......... firması ile yaptığım görüşmeyi beyan ettiğimdede aynı şekilde net bir cevap verememiştir. Sadece yalancısın falan demektedir. Sorarım siz değerli avukatlarımıza;
"CEM GARİPOĞLU DAHİ İLK YAKALANDIĞI ESNADA HANGİ BİRİNİZ SANIK DİYEBİLDİNİZ. YADA KATİL" (hukuki terimleri bilmediğimden bu sözü yanlış ifa etmiş olabilirim)
Olay tamamen bu şekilde cereyan etmiştir.
Kimi dostlarım "KIZILAY'a başvur avukatlarını talep et. Ve kazanırsın kazanacağın her kuruşu avukatlık ücretleri vs. düşüldükten sonra KIZILAY'a bağış edeceğini yazılı sun hakkını ararlar." dediler.
Bende bu dakikadan itibaren yasal yollara başvurarak hakkımı aramak istiyorum. Ama bu konudalarda da bilgim olmadığından ne gibi işlemler yapabilirim. nasıl davacı olabilirim. konu hakkında acele bilgi verilmesi ve işin avukata ihtiyacım olduğundan dolayı isteyenlere isim tel adres vererek avukat olarak tutacağımı konu hakkında tüm belgeleri ibraz edeceğimi beyan ederim.
Lütfen YARADAN ALLAH AŞKINA yardım edin. Aksi halde kafayı yemek üzereyim ve defalarca canıma kıymamak için kendimi zor tuttum. Ama deneyebilirim.
Saygılarımla... 21 Kasım 2009
Ancak 2006 yılı içerisinde ev sahibi vekili (akrabasını) ile diğer komşumuzu sözde kira vermediği gerekçesi ile evden tahliye ettirdi. Ve bana apartmanına bakacak insan olmadığını apartmanına bakmamı istedi. O esnada getirmiş olduğu 2006 yılında bir defaya mahsus kira kontratı imzaladık tüm binasında oturan kiracılar olarak. Ardından yurt dışına gitti. Bir kaç gün sonra bir avukat benim ev telimi arayarak bir hesap numarası verdi. Bu hesaba para yatacak dedi. Kimsin falan dedikten sonra ev sahibi sürekli olarak beni arıyor ona sormadan sen kimsin neyin nesisin ben bilemem ve ödeyemem deyip normal şekilde telefonu kapattık. Ev sahibi onaylayınca anılan avukatın hesabına para yatırmaya başladık. Bu dönemde daha önce evi tahliye eden vekili ile diğer komşular anahtarlarını bana teslim etmişlerdi. Ve gelen kiracılar için ben ve ailem ilgilendik.
2007 yılı içerisinde Banyo küvetindeki kırık olan yer belli bir süre sonra çatlamaya başladı. ve bu durumu ev sahibi ile vekiline söyledim. ev sahibi değiştir deyince kira bedelinden düşerek değişim işlemini gerçekleştirdim. bir kaç gün sonrada çatı katında bulunan su deposu patlak verdiğinden ötürü avukatı binaya çağırdım ve evime suların aktığını gösterdim buna eski tüm komşularda şahittir. bana benim zamanım yok sen yaptır kiradan düşebilirsin dedi. bende onun o sözüne istinaden yaptırdım. ancak çok değil belli bir dönem sonra kira bedeli almadığını beyan ederek icra takibi başlatmış. aynı zamanda tüm binada oturan komşularımın hepsine belli sebeplerden dolayı tahliye hakkında kimine ihtarname kiminede icra yazısı göndermiş. benim o günlerde annem vefat ettiğinden ve defin ve taziye işlemleri nedeni ile dolayı evde bulunmadığımdan muhtarlığa teslim edilmiş. diğer komşularım bana bildirdiği andada ev sahibimin istanbula geldiğini gördüm. ve evimde konuştuk gidip itiraz edeceğimi ve gerekirse tazinat talebinde bulunacağımı beyan ettiğimde bana haklısın boşver deyip avukatından vekaleti alacağını beyan etti bende bu söz üzerine gidip itiraz etmedim. ve aynı günler içindede vekaletini aldığını bilmekteyim.
bu süreden sonra ev sahibi ile yaptığımız şifai görüşme sonucu ev sahibine ben o yıl peşin olarak 1 yıllık kira bedeli verdim. Ve kendisine bundan sonra yıllık peşin vereceğimi beyan ettim. diğer 2 binada oturan kiracılarıda önceki borçlarını yıllık olarak ev sahibine verdiler. 2008 yılında yeniden İstanbul'a geldiğinde benden yine peşin kira bedeli istedi. Ancak bir önceki yıldan kalma kredi borcum olduğunu ve durumumumda iyi olmadığını kendisine beyan ettiğimde bana camiye minber yaptıracağını beyan ettiği için yeniden bir bankaya kredi talebinde bulundum. ve onaylanan parayı tahsil ederek kendisine bizim evde teslim ettim. O esnada evimde bulunan insanların yanında mademki durumun kötü ve bu halde kredi çektin faiz ödeyceksin bende bu parayı cami minberi yaptırmak için harcayacağım o sebeple senden 1 değil 2 yıl boyunca kira bedeli talep etmeyeceğim dediğinde evde bulunan insanlar bu durumun tespiti için tutanak düzenlememizi istediler. gerek yok çünkü bu güne kadar verdiğim paralar dahi inkar olur desemde bir tutanak düzenledik dediysemde; yinede ikna edildiğimden dolayı kendiside evde bulunan insanlarda imza attılar. bana fotokopisini alayım sana öyle vereyim dediğinde tutanağı ona verdim. ve bir kaç gün sonrada fotokopisini evime teslim ettiğini söyledi. bende fotokopide olsa şahitler ve imzalar var diyerek kabul ettim.
2009 yılı mayıs ayı içerisinde yaşadığım bazı sıkıntılar nedeni ile memur (KAMU) olarak görev yaptığım işyerimden tayin talebinde bulundum. Aynı günlerde ev sahibim ikamet ettiğim evime geldiğinde durumu kendisine bildirdim. ve depozitolarım ile kalan kira bedellerimi talep ettim. bana bir belge imzalamıştık o belgeyle birlikte ne zaman ayrılırsan o tarihlerde görüşelim ona göre kalan kira bedelini vs. ödeyeceğim dedi. Ve ben tayin çıkacak diye eşyaları kolilediğimizden evrağı bulamadığımı kendisine beyan ettim.
Yaklaşık bir ay kadar sonra icradan bir yazı geldi. 1 yıllık kira bedeli ödemediğimi beyan etmişler. Yazı ile birlikte ev sahibinin evine gittim. sebebini sordum özür diledi benden. ve avukatı ile görüşeceğini geri alacağını ve banada 1-2 saat içerisinde olumlu olarak mutlaka döneceğini beyan etti. ancak 1 saat sonra evimi arayarak "BEN BU DAVADAN VAZGECEMEM, GEÇERSEM SEN BENDEN ALACAĞIN YETMEZMİŞ GİBİ BİRDE TAZMİNAT DAVASI AÇARSIN BUNDAN DOLAYI BU SEBEPLE GİT ELİNDEN GELENİ ARDINA KOYMA" diyerek telefonu yüzüme kapamıştır. ben yoğun bir uğraştan sonra bulduğum evrak ile icra dairesine giderek belgeyide gösterdim. oradaki bir memur benim adıma bir dilekçe yazarak davanın bittiğini ve dosyanın kapandığını ayrıca istersem benim ev sahibine icra ve tazminat talebinde bulunacağımı beyan etti. uğraşmak istemediğimden dolayı hiç bir şey yapmadan döndüm. ardından 2007 yılındaki itiraz bile etmediğim evraka YENİLEME EMRİ çıkartarak tarafımdan bedel talep edilmiştir. Bunun içinde gidip itiraz ettim.
Ve il dışına tayinim nedeni ile evi boşaltacağımı ilk etapta sözlü olarak söylediğim ev sahibi ile vekili olan avukata anahtarı gelip teslim almalarını istedim. Bana anahtarı aynı binada bulunan komşuma teslim etmem gerektğini beyan ettiler. Ben herhangi bir şekilde olumlu yanıt alamadığımdan ötürü ev sahibinin vekili olan avukata noterden bir ihtar çektirdim. ihtar içeriğine; peşin olarak ödediğim ve ev sahibinde kalan kira bedellerim ile depozitomun hesabıma yatırılması, ve ayrıca anahtarı gelip teslim alınması diye özellikle eklettirdim.
Ve bu durumu vekilini arayarak kendisinede bildirdim aynı şekilde komşum olan diğer kiracıya anahtarı vermemi istedi. Ben evi tahliye aşamasında gelen giden olmadığı için sadece bahse konu komşum orada olduğundan ve benim daireye kendisinin taşınacağını beyan etmesinden ötürü bende evi temizletip camlara varana kadar sildirip, demirbaş eşyalar sağlam bir şekilde sadece evi boyasız teslim aldığımdan ötürü boyasız olarak anahtarı ona teslim ettim. Hatta bu konuda diğer komşularım ile taşıma (............ evden eve nakliye) firması elemanlarıda şahittir.
Ben yeni görev ve ikamet adresime geldiğimde tarafıma cevabi ihtarneme ile karşı beyan talebi içeren bir ihtarnamesi ile karşılaştım. Bunun içeriğinde anahtar teslim borcu ptt aracılığı ile gönderilir anahtar teslim borcum olduğunu ve borçlar kanunu 73. maddesine göre anahtar teslim borcumun ev sahibinin evinde teslim edilmesi gerektiği, ayrıca; kira bedelini ödemediğimi memur kimliğimle alaycı hakaret edici sözlerin bulunduğu ve tutanakta belirtilen imzanın kira kontratındaki imzanın taklidi olup asılsız sahte olduğuna dair tam 2 sayfalık yazıları ile beyan edilmektedir.
Ben bu durumu bizim işyeri avukatı ile görüşerek 4 sayfalık cevabi yazımla ve karşı talebimle bildirdim. Anahtar teslim Borcum paradan ibaret olmadığı bu sebeple anahtarı BK 73. maddenin 2. bendine göre benim ayrıldığım (mukim bulunan) daireden teslim alınması gerekmekte olduğunu, kira bedelini peşin aldığını, imzanın asılsız diye nitelendirmesi sebebi ile kriminoloji ye gönderilmesini talep ettiğimi, ayrıca dairede benden sonra oluşacak hasar vs..den sorumlu olmayacağımı, ayrıca memur-ev sahibi çerçevesinde mecuru tutmadığımı bu sebeple memur kimliğimle alay edilmesi hakkında suç duyurusunda bulunacağımı beyan ettim.
Ardından 2007 yılı için itiraz ettiğim YENİLEME EMRİ ne itiraz hakkım yokmuş diye maaşıma haciz geldi. İşyeri avukatı ile yaptığım görüşmede istersem mahkeme açma hakkım olduğunu ve düşün diye bildirdiğinde bende ev sahibi vekili olan avukatını arayarak rıskımı yediniz. Allahınızdan bulun. Hiçbir şey yapmayacağım ve itirazda şikayette etmeyeceğim Sizi Allah'a havale ediyorum Hakkım var isede haram olsun diyerek telefonu kapattım.
20.11.2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesince daireye bilirkişi talep edilmiş ve bilirkişi raporunda cam kırık olduğu, banyoda fayans olmadığı badana boya ve kombi ve peteklerde hasar olduğu bunun bedeli olarak yaklaşık 2740 TL talep edildiği ve yazı ekinde birde .......... firmasına ait kombi için pompa ve ventilatör malzemelerine dair 236 TL'lik fatura tarafıma gönderilmiştir.
ben aynı gün akşam 17:00 civarı aradığım .......... firması yetkilisine bu faturanın içeriğini sorduğumda bana bilgisi olmadığını diğer yetkilinin kesmiş olduğunu ve diğer telefondan arayarak durum hakkında bilgi alıp tarafıma bildireceğini beyan etti. O esnada ben hatta olduğumdan konuşmalarını duyduğumda şoke olduğumdan dolayı telimi kayıt haline alarak konuşmasını kaydetmeye başladım.
"............ Firması Yetkilisi bu faturanın murat bey diye birinin isteği doğrultusunda kesildiği böyle bir malzeme alınmadığı ancak sözde işçilik bedeline karşılık böyle bir malzeme faturası talep ettiğini ve bir nevi hatır için o faturanın kesildiğini..."
beyan etti. Ses kaydı elimde mevcuttur.
Bunun üzerine yeniden eski ev sahibimin avukatını arayarak (ve sesini baştan sona kaydederek) durum hakkında bilgi almak istediğimde sert bir tavrı ile karşılaştım kendisine aynen dinlenmemi talep ederek benden herhalde farklı bir şey bekliyorsun bende bu tavizi size vermeyeceğim diyerek normal sorularımı sorduğumda net bir cevap alamadım. Hatta bu ......... firması ile yaptığım görüşmeyi beyan ettiğimdede aynı şekilde net bir cevap verememiştir. Sadece yalancısın falan demektedir. Sorarım siz değerli avukatlarımıza;
"CEM GARİPOĞLU DAHİ İLK YAKALANDIĞI ESNADA HANGİ BİRİNİZ SANIK DİYEBİLDİNİZ. YADA KATİL" (hukuki terimleri bilmediğimden bu sözü yanlış ifa etmiş olabilirim)
Olay tamamen bu şekilde cereyan etmiştir.
Kimi dostlarım "KIZILAY'a başvur avukatlarını talep et. Ve kazanırsın kazanacağın her kuruşu avukatlık ücretleri vs. düşüldükten sonra KIZILAY'a bağış edeceğini yazılı sun hakkını ararlar." dediler.
Bende bu dakikadan itibaren yasal yollara başvurarak hakkımı aramak istiyorum. Ama bu konudalarda da bilgim olmadığından ne gibi işlemler yapabilirim. nasıl davacı olabilirim. konu hakkında acele bilgi verilmesi ve işin avukata ihtiyacım olduğundan dolayı isteyenlere isim tel adres vererek avukat olarak tutacağımı konu hakkında tüm belgeleri ibraz edeceğimi beyan ederim.
Lütfen YARADAN ALLAH AŞKINA yardım edin. Aksi halde kafayı yemek üzereyim ve defalarca canıma kıymamak için kendimi zor tuttum. Ama deneyebilirim.
Saygılarımla... 21 Kasım 2009