Uzayıp giden boşanma davası
Sayın üyeler,
Mart 2009 sonunda eşim, "boşanırsak ne istersin" dediğim için evi terk etti ve boşanma davası açtı. Celseler Haziran, Eylül ve Kasım aylarında görüldü.
Kasım'daki celsede onun teyzesinin kızı olan şahıs, benimle yaptığı telefon görüşmesini anlattı. Güya ben ona "hayatımda başka bir kadın var" demişim.
O "başka kadın"a dair ortada hiçbir belge, kanıt, vs. yok. İsmi, cismi olmayan biri. Sadece kısa bir süre aklıma biri düşmüştü, geçti gitti. Yüzünü bile bir kerecik gördüğüm biri. Bütün boşanma davası, bu isimsiz cisimsiz, hayali kadın üstüne kurulu.
Mal varlığının bölünmesinde anlaşsaydık mahkeme çoktan biterdi ama eşim hanımefendi sanırım işi kadınsı bir inada bindirdi. Bir yandan da benim ve arkadaşlarımın, akrabalarımın barışma çabalarını da reddetti.
Orta yerde 100 bin lira değerinde bir ev ve 90 bin lira kadar bir birikim var. Ben, "Evi ben alayım, parayı sen al" diyorum. Onlar "Evi ve 25 bin lira artı para" istiyor.
Kendisine "Hayatımda biri var" dediğimi iddia eden teyze kızını, ben, birkaç sene önce benden borç para istediğinde geri çevirmiştim. Ondan dolayı bana garezi var. Hatta, tutup bana "İnşallah bütün parasını çocuk sahibi olmaya harcar" diye beddua etmiş. (Tüp bebek çabamız vardı bir ara.) Bu bedduası ve garezi de eşimin günlüğünde yazılı. Fotokopisini almıştım. Elimde kanıt olarak tutuyorum.
Kısaca sorum şu: Teyze kızının "Bu adam bana hayatında biri olduğunu söyledi" şeklindeki ifadesi, hakimin bana tazminat cezası vermesine neden olur mu?
Böyle bir risk var mı?
Sözlü ifadesinden başka elinde hiçbir kanıt yok teyze kızının.
Mart 2009 sonunda eşim, "boşanırsak ne istersin" dediğim için evi terk etti ve boşanma davası açtı. Celseler Haziran, Eylül ve Kasım aylarında görüldü.
Kasım'daki celsede onun teyzesinin kızı olan şahıs, benimle yaptığı telefon görüşmesini anlattı. Güya ben ona "hayatımda başka bir kadın var" demişim.
O "başka kadın"a dair ortada hiçbir belge, kanıt, vs. yok. İsmi, cismi olmayan biri. Sadece kısa bir süre aklıma biri düşmüştü, geçti gitti. Yüzünü bile bir kerecik gördüğüm biri. Bütün boşanma davası, bu isimsiz cisimsiz, hayali kadın üstüne kurulu.
Mal varlığının bölünmesinde anlaşsaydık mahkeme çoktan biterdi ama eşim hanımefendi sanırım işi kadınsı bir inada bindirdi. Bir yandan da benim ve arkadaşlarımın, akrabalarımın barışma çabalarını da reddetti.
Orta yerde 100 bin lira değerinde bir ev ve 90 bin lira kadar bir birikim var. Ben, "Evi ben alayım, parayı sen al" diyorum. Onlar "Evi ve 25 bin lira artı para" istiyor.
Kendisine "Hayatımda biri var" dediğimi iddia eden teyze kızını, ben, birkaç sene önce benden borç para istediğinde geri çevirmiştim. Ondan dolayı bana garezi var. Hatta, tutup bana "İnşallah bütün parasını çocuk sahibi olmaya harcar" diye beddua etmiş. (Tüp bebek çabamız vardı bir ara.) Bu bedduası ve garezi de eşimin günlüğünde yazılı. Fotokopisini almıştım. Elimde kanıt olarak tutuyorum.
Kısaca sorum şu: Teyze kızının "Bu adam bana hayatında biri olduğunu söyledi" şeklindeki ifadesi, hakimin bana tazminat cezası vermesine neden olur mu?
Böyle bir risk var mı?
Sözlü ifadesinden başka elinde hiçbir kanıt yok teyze kızının.