Alıntı:
Av.İlknur Sezgin Temel rumuzlu üyeden alıntı
sayın Dardayım,
bence burada bilişim suçu söz konusu olmadığından bazı prosedürler farklı işleyecektir.
Mesela bir bilirkişi vasıtasıyla mahkemeye başvurmadan mesajların tespiti Hukuk Mahkemesinde geçerli olmayacaktır diye düşünüyorum. zira bu yöntem / hak sadece CMUK'nda tanınmıştır.
Sulh hakimi gerekli görürse Bilirkişiye başvurabilir elbet.
Tabii bir de tel mesajının kesin delil olarak değerlendirilmemesi meselesi var. Zira "Karım benim telefonumdan kendi telefonuna bu mesajı çekmiştir." yönlü itiraza uğrayabilir.
sayın hocam ben davanın bütününe bakarak yazdım.
Bilmem farkındamısını ama bu tür davaların kaybedilmesinde ki en büyük nedenlerden birisi karşı tarafı ve hukuku küçimsemek oluyor..
şöyleki...;
-o bunu düşünemez ya.. beceremez, aklına bile gelmez,
-nerde onda bunu düşünecek kafa..
-yok yok o konuyu hiç açmaz
-yok ya o kadarda adi olamaz.. yapmaz.. iyi tanırım..
karşıdaki kişiyi iyi tanıdığını sanıp boş bulunmak ve eldeki delilleri sanki kaşrı taraf dürüst davranacakmış gibi sunmamak..
yada..;
-o dedikleriniz bir işe yaramaz.
-ııh telefon faturasını kullanmayalım hakim kabul etmez,
-sms lerden delilmi olur ya, hangi hakim kabul etmiş,
-emailler manupule edilebilir diyecekler, kullanmayalım,
-eşim benim cebimi kullanarak kendi cebine emsaj yollamış sayın hakimim derler, siz zorda kalırsınız..
-özel hayata müdahale derler.. ters tepebilir..
sayın hocam.. untumamak gerekirki.. boşanma davaları özel hayata ilişkin davalardır. Özel hayata ilişkin durumlara dair delillerde özel hayatın içinden toparlanır.. tabir-i caizse cımbızla toparlanırlar.
küçük, ufek tefek deliller bir araya gelecek, farklı alanlardakiler toparlanacak, ve bunlar doğru şekilde ilintileri ile sunulacak ki hakim yaşananların ve iddiaların hayatın olağan akışına aykırılığını görebilsin..
Diğer yandan bilişim suçu tabiiki değil. ancak bu konulara yani çözümleme işlerine aynı bilir kişiler bakıyor o nedenle bu tabiri kullandım. Sayın üye raporunu sunsun.. karşı taraf itiraz edecekse de etsin.. ancak rapordu, mesaj içerikleriydi, telefon kayıtları idi, harcamalardı, kira kontratı, bina yönetim defteri kayıtları, komşuların tanıklığı vb. bir çok unsur bir araya geldiğinde hakimin kanaatını değiştirecek yada etkileyecek sonuçlar ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum..
Bu tür davalarda elde ne varsa, ne bilgi, belge, döküman, materyal, tanık ne varsa kullanmak lazım..
Yoksa haksızlık yapan yaptığı ile kalacaktır. Kişilerin mahkemelerde özgürce delil sunma ve tanık gösterme haklarını olabilecek olumsuzlukları öne sürerek hak arama istek ve arzularını köreltirsek rahmetli İsmet İnönü'nün veciz sözü bir anlam ifade etmeyecektir. O zaman bu ülkedeki namussuzlar namuslulardan daha cesur davranacaktır..
iyi akşamlar..