Hayyam Garipoğlu ve Kelepçe
"Cem in kaçmasına yardım ettiği iddiası ile gözaltına alınan H. Garipoğlu, saatlerce sorgulandı. Geceyi nezarethanede geçirdi. Adliyeye kelepçeli olarak sevk edildi. Savcı "Tutuklansın" dedi, mahkeme serbet bıraktı..." şeklinde verdi 27 Eylül 2009 da Sözcü gazetesi haberi. Kullandığı fotoğrafta gazetenin elleri kelepçeli Garipoğlu nun iki kolunda polisler ve ağzına dayanmış onlarca mikrofon.. Daha çok azılı bir katil muamelesi görüyordu.Mikrofonlara, "Bu ülkede işadamı olmak zor" diyordu. Karaköy de buluşup sohbet etmiştik. Milyonlarca dolara hükmeden bir işadamından çok, bir fabrikada düşük ücretle çalışan sıradan bir işçi gibiydi. Sevgili arkadaşım, alçakgönüllü, mahçup, bir güvercin kadar ürkek..Münevver in ölümü belli ki kendisini derinden üzmüştü.
Ben daha çok kelepçelere takmıştım. Polis ne zaman istese Hayyam'a ulaşabiliyordu. Onlarca kez emniyetten çağrılmış ayaklarıyla gitmiş ve ifade vermişti. Kaçma olasılığı yok. Kendisine ve yanındakilere zarar verme olasılığı yok. Salt kamuoyu "Oh olsun!" desin diye yasalara aykırı olarak kelepçelenmişti." Bak seni nasılda paket yaptık" der gibi...Hiç yakışmadı ..Hukuk Devleti bu değil..O kelepçelerin hangi hallerde bileklere takılacağı belli. Böyle keyfi bir uygulama olamaz. Önüne gelen takdir hakkıdır deyip istediğini kelepçeleyemez.
Cem 197 gün sonra teslim olmasaydı 1970 günde bile yakalanmazdı. Polis buradaki başarısızlığının farkında ve bunun ezikliğini mi yaşıyor? Cem Garipoğlu işlediği iddia edilen suçu işlemişse cezasını çekmeli.
5237 Sayılı TCK nınİkinci Kısım Birinci Bölümünde 20. maddesi Ceza Sorumluluğunun Şahsiliği...başlığı altında.."Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz" demektedir.
Kamuoyunun olayı bir de bu perspektiften değerlendirmesinde ve İçişleri Bakanlığı nın ilgili birimlerine göndereceği bir genelgeyle bu keyfi kelepçe uygulamalarına bir son verip, standart oluşturmasında acil gereklilik vardır.
Ben daha çok kelepçelere takmıştım. Polis ne zaman istese Hayyam'a ulaşabiliyordu. Onlarca kez emniyetten çağrılmış ayaklarıyla gitmiş ve ifade vermişti. Kaçma olasılığı yok. Kendisine ve yanındakilere zarar verme olasılığı yok. Salt kamuoyu "Oh olsun!" desin diye yasalara aykırı olarak kelepçelenmişti." Bak seni nasılda paket yaptık" der gibi...Hiç yakışmadı ..Hukuk Devleti bu değil..O kelepçelerin hangi hallerde bileklere takılacağı belli. Böyle keyfi bir uygulama olamaz. Önüne gelen takdir hakkıdır deyip istediğini kelepçeleyemez.
Cem 197 gün sonra teslim olmasaydı 1970 günde bile yakalanmazdı. Polis buradaki başarısızlığının farkında ve bunun ezikliğini mi yaşıyor? Cem Garipoğlu işlediği iddia edilen suçu işlemişse cezasını çekmeli.
5237 Sayılı TCK nınİkinci Kısım Birinci Bölümünde 20. maddesi Ceza Sorumluluğunun Şahsiliği...başlığı altında.."Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz" demektedir.
Kamuoyunun olayı bir de bu perspektiften değerlendirmesinde ve İçişleri Bakanlığı nın ilgili birimlerine göndereceği bir genelgeyle bu keyfi kelepçe uygulamalarına bir son verip, standart oluşturmasında acil gereklilik vardır.