Farklı bir durum
Merhabalar;
Annem (ev hanımı) ile babam (bir holding sahibi) 37 (1973'den bu yana) senelik resmi evliler, biz iki erkek kardeşiz. Ben 34 kardeşim 31 yaşında. İkimizde evliyiz ve hepimiz ailecek aynı evde yaşıyoruz. Evimiz yeterince büyük bir villa.
Babam başka bir kadından iki gayri resmi iki çocuk yaptı. Oturduğumuz evin alt katındaki çalışma odasında da başka bir kadınla daha yaşıyordu ama;
Babam anneme Kasım 2008'de boşanma davası açtı ve eve gelen tebligatı annemin haberi olmadan alarak almış gibi gösterip gıyabında boşamak istesede biz bunu postacıdan öğrenip hemen müdahale ettik ve davaya dahil olduk.. Bu arada bunu öğrenen babam müşterek yaşadığımız evde durmaksızın tacizlerde bulunmaya annemin üzerine yürümeye eşyalarına zararlar vermeye başladı. Kaldıki bunlar bir ilk değildir senelerdir hep aynı şeylerdir. Bir akşam yine annemin üzerine yürüdü ve onu darp etti, ve ölümle tehtitler savurmaya başladı. Biz hemen 155 i arayarak polisi eve çağırdık. İfadelerimiz alındı, anneme darp raporu aldık. Birkaç gün sonra babama mahkemeden eve giremez, rahatsız edemez üzerine ait silahların mahkemeye teslim edilmesi gibi birçok şeyi kapsayan bir tedbir kararı alındı. Bunun üstüne sinirlenen babam ertesi sabah tam biz garajdan çıkarken yine eve girdi ve evi kırdı döktü, kardeşimin üzerine yürüdü ve onu darp etti, annemin üzerine yürüdü bizim araya girmemizle ve tekrar 155'i aramamızla yine karakolluk olduk ve ifadelariz alındı evde tespitler yapıldı. Kardeşimede darp raporu aldık. Bunun üzerine eve giremeyen babam amcama, akrabalara ve yakın dostlarına annemi arattırıp tehditlerde bulundu. Hatta annemin kardeşlerinin evinin önlerine giderek bağırıp çağırmalar ve şöyle yapın böyle yapın diyerek emirler vermeye kalkıştı. Dahada acısı annemin kardeşlerine annenizi ve babanızı mezarımdan çıkarttırıcam diye çok çirkin ve ölüye bile saygısı olmayan bir yaklaşımla tehditlerde bulundu. annemim annesi ile babasını kendisine ait bir mezarda yatırmıştık zamanında. Bu olaylar devam ederken kardeşim askerliğini biraz uzatmak istedi amacı bu olayların durulmasını beklemek ve annemi yanlız bırakmamaktı. Bunu bir fırsat bilen babam kardeşimi ihbar ederek askere gitmesini sağladı.
Oturduğumuz ev 1994 de inşaatına başlanmış olup tapusu babama ait iken 20-12-2000 tarihinde yanında çalışan elektirik teknisyeni 1975 doğumlu birinin üstüne şirket kurarak iki günde yani 22-12-2000 tarihinde tapuyu o şirkete şatışını yapmış. Bunu biz sonradan öğrendik. Ve bunu fırsat bilen babam yine onun parti organizasyonlarını yapan bir şahsın üzerine kira kontratı yaptırıp bir hafta sonra evin sahibiyim diyen şahıs, kiracısıyım diyen şahıs, bir avukat, amcam, 15-20 adam ve polislerin eşliğinde kapımızı çaldılar. Ben annemle bu şahısların eve girmesini saatler süren bir bağırış çağırış adeta hayat mücadelesi tadında anca durdurabildik ve hep beraber karakola gittik. Bunun üzerine ikinci kez mahkemeye başvurarak içeriğinde evin anneme tahsisi evin sahibiyim diyen şahsın bizi rahatsız etmemesi amcamın rahatsız etmemesi ve babamın yine ilk tedbir kararında yazıldığı üzere eve girmemesi gibi kapsamlı bir karar daha aldık. Babam yine boş durmadı ve bir senet düzenleyerek kiracısıyım diyen şahsa 30bin dolar borçlu gösterdi kendini ve eve icra tebligatı geldi babamın adına. Henüz gelen giden olmadı çünkü tebligatlar henüz icraya ulaşmamıştır. Ama geleceklerdir eminim.
Trajik komik bir roman gibi; bencil, egoist, ne dersem o olur diyen bir babaya 37 sene zulm görmüş bir dediğini iki etmemiş, onun her dediğini yapmış annem artık daha fazla dayanamadı ve hukuk savaşına başladı. Biz iki kardeşde daima onun yanındayız.
Şimdi sizlerin yorumlarını bekliyorum.. Bu ev ne olur?
Annem (ev hanımı) ile babam (bir holding sahibi) 37 (1973'den bu yana) senelik resmi evliler, biz iki erkek kardeşiz. Ben 34 kardeşim 31 yaşında. İkimizde evliyiz ve hepimiz ailecek aynı evde yaşıyoruz. Evimiz yeterince büyük bir villa.
Babam başka bir kadından iki gayri resmi iki çocuk yaptı. Oturduğumuz evin alt katındaki çalışma odasında da başka bir kadınla daha yaşıyordu ama;
Babam anneme Kasım 2008'de boşanma davası açtı ve eve gelen tebligatı annemin haberi olmadan alarak almış gibi gösterip gıyabında boşamak istesede biz bunu postacıdan öğrenip hemen müdahale ettik ve davaya dahil olduk.. Bu arada bunu öğrenen babam müşterek yaşadığımız evde durmaksızın tacizlerde bulunmaya annemin üzerine yürümeye eşyalarına zararlar vermeye başladı. Kaldıki bunlar bir ilk değildir senelerdir hep aynı şeylerdir. Bir akşam yine annemin üzerine yürüdü ve onu darp etti, ve ölümle tehtitler savurmaya başladı. Biz hemen 155 i arayarak polisi eve çağırdık. İfadelerimiz alındı, anneme darp raporu aldık. Birkaç gün sonra babama mahkemeden eve giremez, rahatsız edemez üzerine ait silahların mahkemeye teslim edilmesi gibi birçok şeyi kapsayan bir tedbir kararı alındı. Bunun üstüne sinirlenen babam ertesi sabah tam biz garajdan çıkarken yine eve girdi ve evi kırdı döktü, kardeşimin üzerine yürüdü ve onu darp etti, annemin üzerine yürüdü bizim araya girmemizle ve tekrar 155'i aramamızla yine karakolluk olduk ve ifadelariz alındı evde tespitler yapıldı. Kardeşimede darp raporu aldık. Bunun üzerine eve giremeyen babam amcama, akrabalara ve yakın dostlarına annemi arattırıp tehditlerde bulundu. Hatta annemin kardeşlerinin evinin önlerine giderek bağırıp çağırmalar ve şöyle yapın böyle yapın diyerek emirler vermeye kalkıştı. Dahada acısı annemin kardeşlerine annenizi ve babanızı mezarımdan çıkarttırıcam diye çok çirkin ve ölüye bile saygısı olmayan bir yaklaşımla tehditlerde bulundu. annemim annesi ile babasını kendisine ait bir mezarda yatırmıştık zamanında. Bu olaylar devam ederken kardeşim askerliğini biraz uzatmak istedi amacı bu olayların durulmasını beklemek ve annemi yanlız bırakmamaktı. Bunu bir fırsat bilen babam kardeşimi ihbar ederek askere gitmesini sağladı.
Oturduğumuz ev 1994 de inşaatına başlanmış olup tapusu babama ait iken 20-12-2000 tarihinde yanında çalışan elektirik teknisyeni 1975 doğumlu birinin üstüne şirket kurarak iki günde yani 22-12-2000 tarihinde tapuyu o şirkete şatışını yapmış. Bunu biz sonradan öğrendik. Ve bunu fırsat bilen babam yine onun parti organizasyonlarını yapan bir şahsın üzerine kira kontratı yaptırıp bir hafta sonra evin sahibiyim diyen şahıs, kiracısıyım diyen şahıs, bir avukat, amcam, 15-20 adam ve polislerin eşliğinde kapımızı çaldılar. Ben annemle bu şahısların eve girmesini saatler süren bir bağırış çağırış adeta hayat mücadelesi tadında anca durdurabildik ve hep beraber karakola gittik. Bunun üzerine ikinci kez mahkemeye başvurarak içeriğinde evin anneme tahsisi evin sahibiyim diyen şahsın bizi rahatsız etmemesi amcamın rahatsız etmemesi ve babamın yine ilk tedbir kararında yazıldığı üzere eve girmemesi gibi kapsamlı bir karar daha aldık. Babam yine boş durmadı ve bir senet düzenleyerek kiracısıyım diyen şahsa 30bin dolar borçlu gösterdi kendini ve eve icra tebligatı geldi babamın adına. Henüz gelen giden olmadı çünkü tebligatlar henüz icraya ulaşmamıştır. Ama geleceklerdir eminim.
Trajik komik bir roman gibi; bencil, egoist, ne dersem o olur diyen bir babaya 37 sene zulm görmüş bir dediğini iki etmemiş, onun her dediğini yapmış annem artık daha fazla dayanamadı ve hukuk savaşına başladı. Biz iki kardeşde daima onun yanındayız.
Şimdi sizlerin yorumlarını bekliyorum.. Bu ev ne olur?