Açık
Gençliğimde gittiğim futbol maçlarında bütçem hep açık tribün bileti almaya yetti. Yağmurun, karın altında gırtlak paralarcasına tezahürat yaparken, kapalı tribünde oturanların gamsızlığı içimize dokunur "kapalı uyuma" diye bağırır, tepki koyardık.
Zaman geldi geçti, amatörlük, sportmenlik, dürüstlük gibi kavramlar öyle dejenere oldu ki artık maçlara da gitmiyorum. Aslında artık kapalı tribün bileti alabilecek durumdayım ama içimden gelmiyor.Memleket öyle bir hale geldi, kavramların içi o kadar boşaltıldı ki, karalar ak, açıklar kapalı oldu.
"Açık" yurtdışından beslenenlere ve amacı toplumun önünü açmak değil, efendileri Soros'un, daha doğrusu Soros'un efendilerinin isteği doğrultusunda ülkenin önünü kapatmaya çalışanlara verilen ad olduysa, hele bunlar bir sol partiyi bile ele geçirip, ilk söyleşilerini Düzel'en bir Taraf'ıma verip;
"Emperyalizme hayır, boş laf."
"Sol liberallik piyasa ekonomisini içerir."
"Memurlar türban takabilirler."
"AKP özgürlükçüdür." diyebildilerse ve en acısı;
"Mahirler, Denizler MİT'çiydi" anlamına gelen lafları utanmadan edebildiler ve buna rağmen solcu olduklarını iddia ediyorlarsa, "Türkiye'nin pusulası" manyetik değilse bile duygusal etkilerle artık kıbleyi gösteriyor demektir.
Madem açık toplum, o halde Açık Açık yazalım:
Hüseyni makamlar, engin ufuklar, etnik milliyetler, çelebili aralıklar ve sol?!!! sizin olsun.
"Kapalı?!!! uyuma..."
Zaman geldi geçti, amatörlük, sportmenlik, dürüstlük gibi kavramlar öyle dejenere oldu ki artık maçlara da gitmiyorum. Aslında artık kapalı tribün bileti alabilecek durumdayım ama içimden gelmiyor.Memleket öyle bir hale geldi, kavramların içi o kadar boşaltıldı ki, karalar ak, açıklar kapalı oldu.
"Açık" yurtdışından beslenenlere ve amacı toplumun önünü açmak değil, efendileri Soros'un, daha doğrusu Soros'un efendilerinin isteği doğrultusunda ülkenin önünü kapatmaya çalışanlara verilen ad olduysa, hele bunlar bir sol partiyi bile ele geçirip, ilk söyleşilerini Düzel'en bir Taraf'ıma verip;
"Emperyalizme hayır, boş laf."
"Sol liberallik piyasa ekonomisini içerir."
"Memurlar türban takabilirler."
"AKP özgürlükçüdür." diyebildilerse ve en acısı;
"Mahirler, Denizler MİT'çiydi" anlamına gelen lafları utanmadan edebildiler ve buna rağmen solcu olduklarını iddia ediyorlarsa, "Türkiye'nin pusulası" manyetik değilse bile duygusal etkilerle artık kıbleyi gösteriyor demektir.
Madem açık toplum, o halde Açık Açık yazalım:
Hüseyni makamlar, engin ufuklar, etnik milliyetler, çelebili aralıklar ve sol?!!! sizin olsun.
"Kapalı?!!! uyuma..."