Re: Sicilen Resen emekliye sevk edilme
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
BEŞİNCİ DAİRE 1994 4064 1993 9085 20/09/1994
KARAR METNİ
5434 SAYILI T.C. EMEKLİ SANDIĞI KANUNUNUN 104.MADDESİ UYARINCA RE'SEN
EMEKLİ EDİLENLERİN YENİDEN HİZMETE ALINMALARININ MÜMKÜN OLMADIĞI HK.<
Polis memuru olarak görev yapmakta iken iki kez meslekten çıkarma ceza
sı ile cezalandırılan ve sicilen emekliye sevkedilen davacı, Memurlar
ile Diğer Kamu Görevlilerinin Disiplin Cezalarının Affı Hakkındaki
3817 sayılı Yasa uyarınca yeniden göreve iade edilmei için yaptığı baş
vurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
İdare Mahkemesi kararıyla, davacının Emniyet Müdürlüğü kadrosunda po-
lis memuru olarak görevli iken, "Alkollü olarak göreve gelmek, amir ve
üstünü dövme girişiminde bulunmak" suçundan dolayı Genel Müdürlük Yük-
sek Disiplin Kurulu kararı ile, "Göreve alkollü gelmek, amirlerine kar
şı gelmek" suçundan dolayı da Genel Müdürlük Yüksek Disiplin Kurulu ka
rarı ile iki kez meslekten çıkarma cezası ile cezalandırıldığı, ayrıca
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu'nun 39.maddesinin (f) fıkrası
gereğince, Bakanlık Makamının 23.3.1985 günlü onayı ile sicilen emekli
ye sevk edildiği, davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırıl-
masını ilişkin cezaların 3817 sayılı Kanun kapsamına girdiği ancak bu
durumun davalı idareye davacıyı mutlak olarak göreve alma zorunluluğu
yüklemeyeceği, idarenin açıktan atamalarda takdir yetkisinin bulundu-
ğu, göreve iade edilmesi isteminin davacının geçmiş hizmetleri ve si-
cilleri incelenerek reddedildiği, görevin özelliği gözönüne alındığın-
da dava konuu işlemde mevzuata aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava
reddedilmiştir.
Davacı; disiplin cezalarının 3817 sayılı Af Kanunu kapsamına girdiği-
ni, re'sen emekli edilmiş olmasına rağmen kendisine emekli maaşı bağ-
lanmamış olması nedeniyle mağdur olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahke-
mesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 93.maddesinde, "T.C. Emekli San-
dığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (5434 sayılı Kanunun
104.maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacak-
lar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanlar Kanunun
92.maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla ye-
niden memurluğa alınabilirler." hükmü yer almış, 5434 sayılı T.C. Emek
li Sandığı Kanununun 104.maddesinde de, 39.maddenin yetersizlik ve di-
siplin sebepleri hariç olmak üzere (e) ve (f) fıkralarıyla 92.maddede
gösterilenlerin kurumlarda emeklilik hakkı tanınan vazifelerde çalıştı
rılamayacakları, 39.maddesinin (f) fıkrasında da, (e) fıkrasında yazı-
lı olanlar dışındakilerin ahlak ve yetersizlik sebeblerinden dolayı yö
netmeliğe göre sicilleri üzerine kurumlarınca re'sen emekli edilecekle
ri öngörülmüştür.
Yukarıda anılan hükümlerin birlikte incelenmesinden ahlak ve yetersiz-
lik sebeplerinden dolayı kurumlarınca re'sen emekliye sevkedilenlerin
tekrar hizmete alınmayacakları anlaşılmaktadır.
Davacının Emniyet Müdürlüğü kadrosunda polis memuru olarak görev yap-
makta iken emniyet Genel MÜdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun 1983/414
ile 1984/1972 sayılı kararlarıyla meslekten çıkarma cezalarıyla ceza-
landırıldığı, 1984/12 sayılı Yüksek Disiplin Kurulu Kararıyla da 1980-
1981 yıllarında ahlaki yönden olumsuz sicil alması nedeniyle "sicilen
emekliye sevkinin" uygun görüldüğü, 23.3.1985 günlü Bakan oluruyla da
5434 sayılı Kanunun 39.maddesinin (f) fıkrası gereğince emekliye sevke
dildiği, davacının disiplin cezalarının 3817 sayılı Af Kanunu kapsamı-
na girdiğinden bahisle 9.7.1992 tarihinde yaptığı başvuruyla göreve
dönme isteminde bulunduğu, istemine cevap verilmemesi üzerine bakılan
davayı açtığı dava dosyanının ve eki belgelerin incelenmesinden anla-
şılmıştır.
Her ne kadar davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına
ilişkin disiplin cezaları 3817 sayılı disiplin cezalarının affı hakkın
da kanun kapsamına girmiş ise de, ahlaki durumu nedeniyle iki defa
olumsuz sicil almasından dolayı re'sen emekliye sevkedilmiş olması ve
yukarıda anılan yasal düzenlemeler gereğince göreve alınmasının mümkün
bulunmaması karşısında, 3817 sayılı yasanın davacının hukuki statüsünü
değiştirdiğinden ve adıgeçenin açıktan atanma koşullarına sahip bir ki
şi olduğundan hareketle verilen idare mahkemesi kararında hukuki isa-
bet görülmemiş ise de, bu husus sonucu itibariyle hukuka uygun bulunan
kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı temyiz isteminin reddiyle sonucu itibariy-
le hukuk ve usule uygun bulunan Ankara 5.İdare Mahkemesinin 24.6.1993
günlü, 1993/919 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanma
sına karar verildi.
(DAN-DER; SAYI:90) ŞT/NÇ