Ertelendi yine
Bu gün 28.05.2007 de sanırım 10 uncu duruşma vardı. 3 dakika ancak sürdü. Hakim; bizim Microsoft Tr ye müzekkere yazılsın / gelen yanıtla birlikte Türk Telekom A.Ş ye müzekkere yazılsın hangi IP ler kim tarafından kullanılmış bilgisi gelsin. / Dosyaya tarafımızdan konulmuş olan Dijital kayıtların (cd içerisindeki dijital e-mail mesajları) bilirkişi tarafınca incelensin talebimizi reddetti.
"Ben bu davadan sıkıldım artık dedi. (haklı adam 20 ay olmuş) bir kanaata vardım. Dilekçenizi de gördüm, karşı tarafa da verdim. 15 Temmuz 2009 da karar verelim. Her iki tarafta dosyaya dair son beyanlarını hazırlasın versin. Kanaatımı şimdi söylemiyorum bir beklenti içine girilmesin"
dedi.
Şimdi davanın genelinde;
Karşı tarafın iddiaları:
- Şiddet ve baskı uyguladı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Eve Maddi yardımı ve katkısı hiç olmadı dedi(İSPAT EDEMEDİ)
- Giyimime kuşamıma arkadaşlarıma karıştı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Eve gelmedi iş yerinde yattı, misafirhanelerde yattı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Bankacılık şifremi kırdı, bilgisayarlarımı hack ledi dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Dövdü sövdü hakaret etti dedi(İSPAT EDEMEDİ)
Tanıklarından;
- Tanık olarak kızımı getirdi, istediği tanıklığı yaptırtamadı,
- Getirdiği diğer tanıkları benim lehime ifade verecek sorularla terlettik. İstenilen cevaplar alındı.
- Hakkımda bilgi elde etmek için yazılan hiç bir müzekkereye bekledikleri sonuçları alamadılar.
- Tanıklarından bir tanesinin yalancı tanık olduğu/ yardım ve yataklık ettiği bilgilerini tespit ettik.
Bize gelince:
-Sadakatsizlik var dedik.. (onlarca e-mail ile ispatladık, dosyada 200 sayfa e-mail ve eki var) (cd de dijital olarak kayıtlı)
- Telefonlaştı dedik. (63 günde 300 ün üzerinde telefon görüşmesini belgeledik.) Bunların 50 adedi akşam ve gece saatlerinde, tatilde 46 görüşme tespit ettik.
- Mesajlaşma var dedik (63 gün içinde 300 ün üzerinde SMS in varlığını belirledik)
- Karşı tarafın eşi (kadın) ile yazışmalarını belirledik ve belgeledik. ISS den müzekkere ile geldi bu bilgiler.
- Adamı ve karısını tanık olarak dinlettik (2 şer kez) telefonları - e-mailleri kabul ettiler. Yazdık dediler.
- Kullanmıyorum dedikleri ve müvekille alakası yok denilen e-mail hesaplarının ıp tespitlerini yaptırıp ayrıca kendi tanıklarına bu e-mail adreslerini hala kullandıklarını teyit ettirdik.
- Karşı tarafa yazılmış olan bir itiraf e-mailini hem yazılı hemde dijital ortamda sunduk. İspatına hazırız dedik.
- Kızımı tanık olarak dinletti. Kızıma "hadi ben neyse ne ama bunu bu çocuklara nasıl yaptın" sorusunu sorup sormadığım ve "sen bunu çoktan hakettin" cevabının verilip verilmediği soruldu. Her iki yanıtıda evet diyerek teyit etti.
- Olaylardan sonra kalp ritmimde bozulma olduğuna / depresyon geçirdiğime dair hastahane kayıtlarıda koyduk dosyaya.
- Daha fazla bilgi için Microsofta yazı yazalım dedik, dosya muhteviyatı delillerimizi bilirkişi incelesin dedik. Telekomdan daha bilgi isteyelim dedik. hakim olmaz bende kanaat oluştu dedi. Biz hakime /mahkemeye delil elde etme yolu / yöntemi ve prosedürünü gösterdik. İddialarımızın doğruluğunu da ispat için bu yolları kullanmak istedik. Ama sayın hakim ııh dedi.
İllede karar vereceğim diyor.
Bu cümleden olmak üzere değerli hukukçu ve hukuk dostu arkadaşlar,
1- 15 Temmuz 2009 da mahkemeye beklerim. İlginç bir duruşma olacak sanki.. (gelmek isteyen arkadaşlar Mahkeme adı ve saat için bana KM gönderebilirler.)
2- Sizce sayın hakim neden böyle bir karara varıp, daha fazla bilgi ve delil istemedi.
3- Tazminat (karşı taraf benden 40000 , ben karşı taraftan 35000 TL tazminat talebimiz var) kararı nasıl çıkabilir.
4- Kanaat getirdim dedikten sonra aleyhte bir karar beklenebilirmi? Bu karar temyiz sürecinde hakim adına sıkıntı yaratmazmı? (daha fazla delil ile kusurun ispatı için davalı - karşı davacı taraf hazırken hakim yeter artık dedi)
5- Velayetle ilgili ( kızım 18 i bitirdi oğlum 10 yaşında anne ile beraberler) farklı bir karar çıkabilirmi ?
Çok teşekkür ederim. İlgilenen herkese.. Saygılar..
"Ben bu davadan sıkıldım artık dedi. (haklı adam 20 ay olmuş) bir kanaata vardım. Dilekçenizi de gördüm, karşı tarafa da verdim. 15 Temmuz 2009 da karar verelim. Her iki tarafta dosyaya dair son beyanlarını hazırlasın versin. Kanaatımı şimdi söylemiyorum bir beklenti içine girilmesin"
dedi.
Şimdi davanın genelinde;
Karşı tarafın iddiaları:
- Şiddet ve baskı uyguladı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Eve Maddi yardımı ve katkısı hiç olmadı dedi(İSPAT EDEMEDİ)
- Giyimime kuşamıma arkadaşlarıma karıştı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Eve gelmedi iş yerinde yattı, misafirhanelerde yattı dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Bankacılık şifremi kırdı, bilgisayarlarımı hack ledi dedi (İSPAT EDEMEDİ)
- Dövdü sövdü hakaret etti dedi(İSPAT EDEMEDİ)
Tanıklarından;
- Tanık olarak kızımı getirdi, istediği tanıklığı yaptırtamadı,
- Getirdiği diğer tanıkları benim lehime ifade verecek sorularla terlettik. İstenilen cevaplar alındı.
- Hakkımda bilgi elde etmek için yazılan hiç bir müzekkereye bekledikleri sonuçları alamadılar.
- Tanıklarından bir tanesinin yalancı tanık olduğu/ yardım ve yataklık ettiği bilgilerini tespit ettik.
Bize gelince:
-Sadakatsizlik var dedik.. (onlarca e-mail ile ispatladık, dosyada 200 sayfa e-mail ve eki var) (cd de dijital olarak kayıtlı)
- Telefonlaştı dedik. (63 günde 300 ün üzerinde telefon görüşmesini belgeledik.) Bunların 50 adedi akşam ve gece saatlerinde, tatilde 46 görüşme tespit ettik.
- Mesajlaşma var dedik (63 gün içinde 300 ün üzerinde SMS in varlığını belirledik)
- Karşı tarafın eşi (kadın) ile yazışmalarını belirledik ve belgeledik. ISS den müzekkere ile geldi bu bilgiler.
- Adamı ve karısını tanık olarak dinlettik (2 şer kez) telefonları - e-mailleri kabul ettiler. Yazdık dediler.
- Kullanmıyorum dedikleri ve müvekille alakası yok denilen e-mail hesaplarının ıp tespitlerini yaptırıp ayrıca kendi tanıklarına bu e-mail adreslerini hala kullandıklarını teyit ettirdik.
- Karşı tarafa yazılmış olan bir itiraf e-mailini hem yazılı hemde dijital ortamda sunduk. İspatına hazırız dedik.
- Kızımı tanık olarak dinletti. Kızıma "hadi ben neyse ne ama bunu bu çocuklara nasıl yaptın" sorusunu sorup sormadığım ve "sen bunu çoktan hakettin" cevabının verilip verilmediği soruldu. Her iki yanıtıda evet diyerek teyit etti.
- Olaylardan sonra kalp ritmimde bozulma olduğuna / depresyon geçirdiğime dair hastahane kayıtlarıda koyduk dosyaya.
- Daha fazla bilgi için Microsofta yazı yazalım dedik, dosya muhteviyatı delillerimizi bilirkişi incelesin dedik. Telekomdan daha bilgi isteyelim dedik. hakim olmaz bende kanaat oluştu dedi. Biz hakime /mahkemeye delil elde etme yolu / yöntemi ve prosedürünü gösterdik. İddialarımızın doğruluğunu da ispat için bu yolları kullanmak istedik. Ama sayın hakim ııh dedi.
İllede karar vereceğim diyor.
Bu cümleden olmak üzere değerli hukukçu ve hukuk dostu arkadaşlar,
1- 15 Temmuz 2009 da mahkemeye beklerim. İlginç bir duruşma olacak sanki.. (gelmek isteyen arkadaşlar Mahkeme adı ve saat için bana KM gönderebilirler.)
2- Sizce sayın hakim neden böyle bir karara varıp, daha fazla bilgi ve delil istemedi.
3- Tazminat (karşı taraf benden 40000 , ben karşı taraftan 35000 TL tazminat talebimiz var) kararı nasıl çıkabilir.
4- Kanaat getirdim dedikten sonra aleyhte bir karar beklenebilirmi? Bu karar temyiz sürecinde hakim adına sıkıntı yaratmazmı? (daha fazla delil ile kusurun ispatı için davalı - karşı davacı taraf hazırken hakim yeter artık dedi)
5- Velayetle ilgili ( kızım 18 i bitirdi oğlum 10 yaşında anne ile beraberler) farklı bir karar çıkabilirmi ?
Çok teşekkür ederim. İlgilenen herkese.. Saygılar..