Re: 10 aylık evlilikte karşıklı boşanma isteği
Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları
Anlaşmalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için, tarafların en az 1 yıldır evli olmaları, boşanmayı kabul etmiş olmaları, maddi konularda ( nafaka istenecek mi, ne kadar, tazminat vb. ) velayetin kimde kalacağı konularında anlaşmış ve protokol düzenlemiş olmaları gerekir. Ayrıca duruşmaya tarafların bizzat kendilerinin çıkması ( avukatları olsa bile ) ve boşanmak istediklerini beyan etmeleri gerekir.
Hâkim, tarafların karşılıklı boşanma beyanlarının varlığını, evlilik birliğinin temelinden sarsılması olarak kabul etmek zorundadır ancak bu beyanın samimi olup olmadığı konusunda takdir yetkisine sahiptir. Yani hâkim, tarafların boşanmayı kabulde tereddütlü olduklarını gözlemlerse, taraflara düşünmeleri için süre verebilir ya da davayı reddedebilir. Bu nedenle tarafların hâkim karşısında kendinden emin olarak boşanma konusunda kararlı olduklarını beyan etmeleri ve bu beyan sırasında kanaatimce ağlamamaları, lafı gevelememeleri faydalı olacaktır.
-----------------------------------------------------------------------
Eğer hakim 1 yıl dolmadan sizi boşarsa davanızı Yargıtay bozar. Bu konuda size bir yargıtay örneği ekliyorum. Okursanız eğer, orada 1 yıl dolmadan boşanma kararı verilmiş olmasından dolayı yargıtay boşanma kararını bozuyor. Yani boşanamıyorlar. Bu da sizin açınızdan boşanmanın uzun sürmesi anlamına gelir. Yargıtay'dan davaların en iyi ihtimal ile 1 ya da 1,5 yılda döndüğünü baz alırsak, bu sizin aleyhinize olur. Zaten hakimlerde 1 yılı dolmadan boşanma kararı da vermez.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/6904
K. 2006/14059
T. 16.10.2006
• BOŞANMA DAVASI ( 4721 Sayılı TMK’nun 166/3. Maddesine Göre Evlilik En Az Bir Yıl Sürmüş İse Eşlerin Birlikte Başvurması ya da Bir Eşin Diğerinin Davasını Kabul Etmesi Halinde Evlilik Birliği Temelinden Sarsılmış Sayıldığı )
• EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI ( Evlilik En Az Bir Yıl Sürmüş İse Eşlerin Birlikte Başvurması ya da Bir Eşin Diğerinin Davasını Kabul Etmesi Halinde )
• EVLİLİKTE BİR YIL GEÇMEDEN BOŞANMA DAVASI AÇILMASI ( Boşanma Davasının Bir Yıllık Süre Dolmadan Açıldığı Anlaşıldığından Tarafların Göstereceği Deliller Toplanarak Şartların Oluşup Oluşmadığı Araştırılarak Karar Verilmesi Gereği )
4721/m.166
ÖZET : 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 166/3. maddesine göre, evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.
Olayda, boşanma davasının bir yıllık süre dolmadan açıldığı anlaşıldığından tarafların göstereceği deliller toplanarak 4721 sayılı TMK'nın 166. maddesinin 1. ve 2. fıkrasında öngörülen şartların oluşup oluşmadığı araştırılarak karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı Selçuk Okumuş'un 10/9/2003 tarihinde davalı Marina Okumuş aleyhine açtığı boşanma davasının, tarafların boşanma konusunda anlaştıklarına dair beyanları doğrultusunda kabul edildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi ile "Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır" hükmü getirilmiştir.
Dosyadaki nüfus kaydından tarafların 30/10/2002 tarihinde evlendikleri ve davanın açıldığı tarihte henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, Medeni Kanunun l66/1-2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, Medeni Kanunun 166/3. maddesinde öngörülen bir yıllık süre şartı gerçekleşmeden tarafların kabulüne dayanarak boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 16.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.