Alıntı:
garfield rumuzlu üyeden alıntı
Öncelikle,mesajıma ilgi gösterenlere tekrar teşekkür ederim.Evet bir kişinin ölmesini istemek acı birşey ama her ay bordronuzda hayatınızda o an hiçbir yeri olmayan,sadece çok kısa bir zaman dilimini beraber geçirmiş ve size yasaların "hımm sen niye bu kişiyi yoksul bıraktın bakiim" diye -belki de-ömür boyu müebbet nafaka cezasına çarptırıldığını görmek ve şu an mutlu bir hayat süren ben,eşim ve biricik oğlumun hep beraber bu cezaya ortak edilmesi,bu isteğimi dahada bir körüklüyor.14 sene önceki 1 yıl süren evlilik,bırakıp giden kendisi,çocuk yok,kadın 10 senedir çalışıyor,ve ben o evlenmedi diye ona her ay para ödüyorum.Bu nasıl adalet?Kanun koyucular kadın hakları diyerek,kadınların gönlünü alıyor,zavallı erkekler,ben yemedim sen ye vaziyetinde.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 01.05.2002 tarih ve 2002/2-397 E-2002/339 K sayılı kararında; “Kadının asgari ücretle çalışmakta bulunması yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu değildir” demektedir.
Yukarıdaki karara göre Asgari ücret'ten bahsediliyor.Asgari ücretin -atıyorum- 50TL üzerinde bile fazla ücret alıyor olması bu kararın özünü bozarmı?
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/5950
K. 2002/6428
T. 4.6.2002
• BOŞANMA ( Hükmedilen Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması - Asgari Ücretle İşe Girmenin O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )
• YOKSULLUK NAFAKASI ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen - Asgari Ücretle İşe Girmenin O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )
• ASGARİ ÜCRETLE İŞE GİRMEK ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen Yoksulluk Nafakası Alan Eş - O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )
• İŞE GİRMEK ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen Yoksulluk Nafakası Alan Eşin Asgari Ücretle - O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )
743/m.144, 145
4721/m.176
ÖZET :Sözleşme veya hüküm ile kendisine maddi tazminat veya nafaka olarak bir irat tahsis edilmiş eşin, yoksulluğunun zail olması, haysiyetsiz hayat sürmesi, bir evlenme akdi olmadan fiilen karı ve koca gibi yaşaması, yeniden evlenmesi veya eşlerden birinin ölmesi halinde, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça bu irat kesilir. İrat şeklinde maddi tazminat veya nafakayı gerektiren sebep ortadan kalkar ya da önemli ölçüde azalır veya borçlunun mali gücü önemli ölçü de eksilirse iradın indirilmesine veya kaldırılmasına karar verilebileceği gibi değişen durumlara göre ve hakkaniyet gerektiriyorsa iradın artırılması da istenebilir.
DAVA : Taraflar arasında görülen "nafaka" davasının yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
KARAR : Davada davalının asgari ücretle çalışarak gelir temin ettiği, böylece yoksullaktan kurtulduğu ileri sürülerek yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş mahmemece iddia sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
743 sayılı Medeni Kanunun ( 4721 sayılı yasa 176 mad. ) 145. maddesinin üçüncü fıkrasına göre "sözleşme veya hüküm ile kendisine maddi tazminat veya nafaka olarak bir irat tahsis edilmiş eşin yoksulluğunun zail olması haysiyetsiz hayat sürmesi, bir evlenme akdi olmadan fiilen karı koca gibi yaşaması yeniden evlenmesi veya eşlerden birinin ölmesi halinde, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça bu irat kesilir.
İrat şeklinde maddi tazminat veya nafakayı gerektiren sebep ortadan kalkar ya da önemli ölçüde azalır veya boçlunun mali gücü önemli ölçüde eksilirse iradın indirilmesine veya kaldırılmasına karar verilebileceği gibi değişen durumlara göre ve hakkaniyet gerektiriyorsa iradın artırılması da istenebilir."
Somut olayda boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen eşe aylık 50.000.000 lira yoksulluk nafakası verilmiş olup, davalının nafaka dışında hiçbir malvarlığı bulunmadığı gibi, daha sonra avukat yanında işe girerek elde ettiği ( 210.000.000 lira ) asgari ücret günün ekonomik koşulları ve paranın alım gücü değerlendirildiğinde O'nu yoksulluktan kurtarmaz. Kaldı ki davalının elde ettiği iş ve gelir her an için sona erebilecek nitelikte olup sabit ve güvenceli de değildir.
Davanın reddi yerine delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 4/6/2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
---------------------------------------------------------------------------------
Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır.
www.kazanci.com.tr
************************************************** ********
Valla kadın olmak varmış evlen ele güne rezil olmamak maskesi ilede bir yıl idare et cıkar bir maraza ondansonra ben yoksul düştümde ol yoksulluk 'tan emekli oh oh oh negüzel medeni kanun.Erkekte emekli olacam diye 65 yaşına kadar calışsın. Ne olucak kadın 20 yaşında evlende 21 yaşında Yoksulluk nafakasından emekli.:rolleyes: Bak şimdi işe ictihat kararındaki avukatta kacak işci calıştırıyormuş.))))