Hukuki NET sitesinde paylaşımda bulunmak, soru sormak ve cevap yazmak için üye olun. Üyelik ücretsizdir.

Soruşturma ve savunma 657

02-02-2009 15:08:16 mikrolab #

Soruşturma ve savunma 657

selam;

Bana gelen bir evrak 14 kasım 1 aralık ve 12 ocak tarihlerinde toplu halde iş bırakma, toplu şikayette bulunma, görev mahallini kasıtlı olarak terk etme, sağlık hizmetlerini aksatma, protesto amacıyla kamu alanlarını izinsiz kullanma eylemlerine katıldığım için yükseköğretim kurumları yönetici öğretim elemanı ve memur disiplin yönetmeliği ile ilgili maddelere dayanarak disiplin soruşturması açılmış ve benden savunma istenmekte.

yukarıda belirttiğm tarihler için soruşturma açabilirler mi ?
olay gerçekleştikten sonra 1 aydan fazla olduğu için soruşturma düşermi?
bu soruşturma sonucunda en fazla ne tür bir ceza alabilirim?

yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.
02-02-2009 17:42:18 sakar #

Re: Soruşturma ve savunma 657

ŞEBNEM GÖKÇEOĞLU BALCI (E-mektup | Arşivi)

Demokrasinin olmazsa olmazlarından birisi, hiç şüphesiz, örgütlenme hak ve özgürlüğüdür. Örgütlenme hakkı, örgütlenmenin konusu olan menfaatlerin korunması için, düşüncelerin toplu olarak ifade edilebilmesini de gerektirir. Nasıl ki düşünce özgürlüğü, sessizce, kimse duymadan, aklımızdan geçirdiklerimizde özgür olmak anlamına gelmiyorsa, aynı şekilde örgütlenme özgürlüğü de, düşüncelerini ifade etme, sesini duyurma imkanından yoksun bir örgütlenme özgürlüğü anlamına gelemez. Bu anlamda sendikal örgütlenmeler de, demokrasinin vazgeçilmez öğelerinden biri olan baskı gruplarıdır. Sendikaların kendi faaliyet konuları olan çalışanların ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerinin korunması konusunda toplu eylem hakları, sendika hakkına içkin bir haktır. Aksini düşünmek baştan peşinen sendika hakkının inkârıdır. Bu nedenle, uluslararası sosyal politikada da sendika, toplu sözleşme ve grev hakları birbirinden ayrı ele alınmıyor.
Ülkemizde yukarıdaki tespitlerin güzel bir örneği yaşandı. 14 Mart'ta, Emek Platformu'nda yer alan sendikaların çağrısı üzerine, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'nı protesto etmek üzere, yurt çapında onbinlerce çalışan iki saatlik iş bırakma eylemine katıldı. Çalışanlar, bu yolla seslerini duyurdular. Protesto ettikleri yasa tasarısı, kendi gelecekleriydi. Yalnız kendi gelecekleri değil, aynı zamanda ailelerinin geleceği, aynı zamanda kendinden sonra gelen kuşakların geleceğiydi. Bilindiği gibi, sosyal güvenlik en genel anlamda yarından emin olma isteğidir. Daha teknik anlamda ise, bu istek doğrultusunda toplumun üyeleri arasında dayanışmayı sağlayan bir yeniden dağıtım aracıdır.

Kesinlikle meşrudur
Maslow'un ünlü ihtiyaçlar kuramına göre, insanoğlunun beslenme, uyku, cinsellik gibi fizik ihtiyaçları sağlandıktan sonra ikinci sırada, kendini ve ailesini sosyoekonomik açıdan güvende hissetme ihtiyacı gelir. Çalışanlar için sosyoekonomik güvenliğin gerçekleştiği, somutlaştığı alan özellikle sağlık ve emekliliktir ki tasarının öngördüğü hak kayıpları tam da bu alanlarda söz konusu. Bu açıdan 14 Mart eylemlerinin yasal olup olmadığı sorgulanmadan önce meşruluğu sorgulanmalıdır. Hiç şüphesiz, 14 Mart eylemleri son derece meşrudur. Çünkü bu eylemler, barışçıldır, şiddet içermez, kısa süreli bir uyarı niteliğindedir, konusu doğrudan doğruya sendikaların temel faaliyet alanlarından biri olan sosyal güvenlik hakkıdır, açık ve alenidir, ilgili makamlar önceden bilgilendirildi ve geniş bir katılım sağlandı, kamuoyundan da destek gördü.
Ancak eylemlerin hemen ardından basında yer alan haberlere göre TİSK, Milli Eğitim Bakanı ve Başbakan bu tip eylemlerin yasadışı olduğunu açıkladı. Acaba gerçekten de bu eylemler yasadışı mıdır? Bu soruya yalnızca iç hukuktaki düzenlemeler çerçevesinde ilk anda olumlu yanıt vermek mümkün. İşçilerin tabi olduğu 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nda, grev hakkını önemli ölçüde sınırlayan hükümler mevcut. Öte yandan 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu da devlet memurlarına grev hakkı tanımıyor. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile sözleşmeli personele ilişkin 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de de kamu çalışanlarının grev yapması ve her türlü toplu eylemi yasaklandı ve yaptırıma bağlandı. Ayrıca ceza yasası uyarınca da devlet memurlarının grev yapması suç teşkil eder. Ancak, unutmamak gerekir ki bu yasalar, onaylayarak iç hukukumuza aktardığımız uluslararası antlaşmalara aykırılık teşkil ediyor ve belirtilen hükümler Uluslararası Çalışma Örgütü'nün denetim organlarınca öteden beri eleştiriliyor.
1982 Anayasası'nın 90. maddesi uyarınca: "Usulüne göre yürürlüğe konmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurulamaz". 2004 değişikliği ile bu maddeye, şu cümle eklendi: "Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır".
Ayrıca, bu tip eylemlerin yasal olduğuna ilişkin hem ulusal hem de ulusal-üstü yargı kararları mevcuttur. Örneğin bu konudaki bir Danıştay kararında (20.12.2004; E.2004/4209; K.2004/4148), öğretmen olan davacının sendikal faaliyet kapsamında bir gün göreve gelmemesi hukuken geçerli bir mazeret olarak kabul edildi ve bu nedenle de dava konusu olayda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun mazeretsiz işe gelmeme halleri için öngördüğü disiplin cezasının uygulanamayacağına hükmedildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de, Satılmış ve Diğerleri/Türkiye kararında, Boğaz Köprüsü gişelerinde çalışan kamu görevlilerinin, iş bırakma eylemlerine iç hukuk kuralları uyarınca yaptırım uygulanmasını, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 11. maddesine aykırı buldu.
Görüldüğü gibi, herhangi bir konudaki yasallık tartışmasında, yalnızca yasa metninin lafzına bakılarak ulaşılacak sonuçla, yasaların yanı sıra Anayasa, uluslararası anlaşmalar, yargı kararları ve doktrindeki görüşlerin bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde varılacak sonuç aynı değildir ve böyle bir değerlendirme de ancak ve ancak konunun uzmanı hukukçular tarafından yapılabilir.
Siyasi iktidarların kendi uygulamalarını savunmaları elbette anlaşılabilir ve de olması gereken bir durumdur. Gündemde olan bir yasa tasarısının bizzat mimarları tarafından savunulmasında şaşılacak bir şey yok. Ancak, sosyal hakların savunulması söz konusu olduğunda, sendika hakkının gereği olarak, hukukun sınırları içindeki meşru ve barışçıl bir kitlesel eyleme, kolaylıkla ve ilk tepki olarak yasadışı nitelemesi yapılması, bir sosyal hukuk devletinde şaşırtıcı ve düşündürücüdür
-----------
Yukarıdaki metin Memurlar.net sitesinden aktarılmıştır.Aşağıdaki metin de aynı sitendir.
-------------------------
Susma eylemi yapan Üniversite öğrencisinin okuldan uzaklaştırılması hukuka aykırı.

Danıştay, YÖK'ü protesto eylemine katıldıkları gerekçesiyle okuldan uzaklaştırılınca 'susma' eylemi yapan ve bu kez de okuldan atılan 5 öğrenciden birinin açtığı davada üniversitenin kararını iptal etti. Kararda öğrenciler "Eğitim düzenini ve güvenliğini tehdit etmeyen bir eylem nedeniyle atılamaz" denildi.

Anadolu Üniversitesi'nde 2001'de düzenlenen gösteride yapılan basın açıklamasının ardından 5 öğrencinin okuldan uzaklaştırılmasına karar verildi. Basın açıklamasının Anayasal hakları olduğunu belirten öğrenciler de, bu kez ağızlarını bantlayıp okullarının merdivenlerinde oturarak eylem yaptı. Üniversite, bunu da suç sayarak 5 öğrencinin okuldan atılmasına karar verdi.

Öğrencilerden Pınar Çelik, kararın iptali için Danıştay'da dava açtı. Danıştay da, 'yürütmenin durdurulmasına' karar verdi. Karara göre Çelik'i hemen okula başlatması gereken üniversite yönetimi, bunu yerine getirmedi ve savunmayı da Danıştay'a 22 gün sonra gönderdi.

Çelik'in diğer 3 arkadaşı Eskişehir İdare Mahkemesi'ne başvurmuş, başvurunun reddedilmesi üzerine konuyu Danıştay'a taşımışlardı. Çelik'le birlikte okuldan atılan bir öğrenci ise süresinde (60 gün) dava açmadığı için okuluna geri dönememişti.

İyi günler...




™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.

♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.

Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.

Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi vd.

® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir.

‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.

📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.

This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.