Alıntı:
ahmetersoz rumuzlu üyeden alıntı
Bütün arkadaşlara iyi çalışmalar 2001 yılından bu yana faliyet gösteren bir cep telefonu firmam var 2004 2005 yıllarında cep telefonu sektöründe bir spot cihaz piyasası oluşmuştu.garantili sıfır cihaz ve garantisiz sıfır cihaz olarak ikiye ayrılıyordu cep telefonları.Bu dönemde bende spot cihaz alım satımıyla ilgileniyordum.03-06-2005 tarihinde satın almış olduğum muhtelif marka ve modeldeki 54 adet cep telefonunu aracımın bagajında seyahat halindeyken güvenlik güçleri tarafından yapılan rutin uygulamada faturasız olduğu için elimden alındı ve hakkımda telsiz kanununa muhalefetten dava açıldı.soruşturma sürecinde cep telefonlarının 04-04-2005 tarihinde bir cep telefonu firmasından çalınmış olduğu ortaya çıktı.bu seferde hakkımda bilerek çalıntı mal almaktan dava açıldı bu dava sonucunda 04-03-2009 tarihinde suça konu olan cep telefonlarının sigorta şirketine verilmesine,cep telefonlarının çalıntı sıfatı taşıdığı ortaya çıktığından hakkımda açılan telsiz kanununa muhalefet suçundan beraatime bilerek çalıntı mal almaktan 1 yıl hapis cezası ve 2000 tl para cezasıyla cezalandırılmama karar verildi.önümüzdeki günlerde temyize göndereceğim.mahkeme benim bu cihazları bilerek aldığım kanısına nasıl vardı bunu anlamış değilim bu konuda görüşleri olan arkadaşlarımın görüşlerini öğrenmek isterim saygılarımla
Sonuçta ortada bir tane cihaz yok ,ayrıca aldığınız cihazların faturalarını veya satın aldığınıza dair karşı taraflar yaptığınız bir söleşmede yok bu durumda mahkeme yukarıdaki kanaate varmış olabilir.
CMK'da yapılan değişiklikle 2 yıl veya daha az süreli hapis cezalarına hükmün açıklanmasının ertelenmesi imkanı getirildi.
Bu durumda dosyanızın Yargıtay'dan dönmesi sonucunda bu maddeden yararlanarak tabiki diğer şartlarada uyuyorsanız.Hiç bir şekilde sicilinize işlenme yapılmayabilir.
CMK 231: Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl* veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.
(6) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,
gerekir.
(7) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
(8) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak;
a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,
b) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine,
karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.
(9) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir.
(10) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.
(11) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.
(12) (Ek fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.23.md) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir.