İlk suç, ilk mahkeme, ilk ceza
Evrenin ilk yargıcının şeytan olduğunu biliyor musunuz?Evet,evrenin ilk yargıcı dünyada daha insanoğlu yokken şeytandır.Kutsal kitaplara göre şeytan cinler arasındaki uyuşmazlıkları halleden kişidir.
Şeytanın yargıçlığı Tanrı tarafından verilen yetki ile olmuştur.Tanrı cinlerin ele avuca sığmaz,taşkın tavırlarından rahatsız olmuştur.Sürekli kendisine intikal eden şikayetler ve sorunlar artık Tanrı’yı bunaltmıştır.Bu işi başkasına vermek ister.Bu görevi yerine getirebilecek kişinin meleği şeytanın olmasına karar verir.O günden itibaren çok uzun bir süre şeytan hem yargıçlık hem de hakemlik yapar.Şeytan bir yargıç olarak cennetteki davalara bakar,anlaşmazlıklarda hakemlik yapar.
Şeytanın bu saltanatı insanın yani Adem’in yaratılışı ile son bulur.Tanrı’nın Adem’i yaratması ve şeytanın insan Adem’e itaat etmemesi yargıçlık görevinin de sonunu getirir.Tanrı,Adem önünde itaat etmeyen şeytanı bu görevinden alır.Şeytan da insanları suça teşvik edeceğine,insanların her fırsatta Tanrı’nın yasalarına karşı geleceğini ispatlayacağına dair Tanrı önünde yemin eder.
Adem’in yaratılışı cennette yaşantıyı değiştirir.Şeytan dışında buna karşı çıkan yoktur.Tüm yaratıklar,melekler ve cinler Adem’e saygı gösterir.
Adem cennette yaşarken Tanrı onun uyması gereken yasaları anla-tır.Özellikle Hayat Ağacı’nın ona yasak olduğunu,asla meyvesini yememesi gerektiğini anlatır.Adem’in cennetteki suç ve yasaklara uyumu Havva’nın gelmesine kadar devam eder.
Adem’in yalnızlığını fark eden Tanrı,ona bir arkadaş yaratır.Bu arkadaş Havva’dır.Havva’nın cennete alınmasıyla birlikte Şeytan Havva’yı kandırma çabalarına girişir.Ona cennetteki yasakların çiğnenebileceğini söyler durur.
Havva şeytana inanır.Yasak ağacın meyvesini yemeye karar verir.Adem’in de bu ölümsüzlükten yararlanması için hayat ağacı meyvesi elmayı daldan koparır ve güzel sözleriyle ikna ettiği Adem’e de bu meyveyi yedirir.
Adem ve Havva Tanrı’nın yasasını çiğnemişlerdir.Tanrı işlenen suçu tespit eder ve ilk cezayı belirler.İşlenen suçun cezası cennetten kovulmak,dünyada yaşamaktır.
Tanrı Adem ve Havva’yı cennetten kovma cezasının yanı sıra cezalarına başka cezalar da ekler.Bunlar Adem’e ömür boyu çalışma,Havva’ya ise acılı ve zorlu bir iş olan çocuk doğurma cezasını verir.Adem ve Havva aldıkları ceza gereğince cenneti terk ederler,Tanrı tarafından verilen bu cezaya üzülerek de olsa itaat ederler.
Adem ve Havva dünyaya geldiklerinden bir süre sonra çocukları dünyaya gelir.Habil ve Kabil olmak üzere iki erkek evlatları olur.Bu nüfus artışı iki kardeş arasında baş gösterecek kıskançlık tohumlarını yaratır.Bu kıskançlıksa evrenin ilk cinayetine neden olacaktır.
Kardeşi yokken ilgi odağı sadece kendisi iken,Habil’in dünyaya gelişi ile kendisinin ikinci plana düştüğünü düşünür.Burada şeytan yine devreye girer ve Kabil’den kardeşi Habil’i öldürmesini ister.Şeytan tılsımlı sözcüklerle kıskançlık ateşine kapılan Kabil’i kandırır ve Kabil Habil’in başına bir taş vurarak onu öldürür.
İşte bu evrenin ilk cinayetidir.Evrende insan tarafından işlenen ilk suç,suçların en ağırı olan bir cinayet olmuştur.Bu ilk cinayet kardeşin kardeşi öldürmesidir.Bir süre sonra Adem olayı öğrenir.Adem çılgın gibi-dir.Üzgündür.
Kabil’in cezalandırılması gerekir.Alacağı ceza ne olmalıdır?Burada söz sahibi cezayı verecek olan yargıç Adem’dir.Adem,
Kabil!!Ne yaptın kardeşine?diye seslenir.Kabil sanki tüm dünyanın kendisine bağırdığını hisseder.
Kabil!!Sonsuza kadar rahat yüzü görmeyesin!Kendi kendine korku kapılarını açtın.Git!Hiçbir zaman huzur bulma!Gördüğün hiçbir canlıdan emin olma!Hayatın sana zindan olsun!.. der.
Bu sözler ile Kabil’in cezası açıklanmış olur.Cezaya göre Kabil ana ocağından kovulmuştur.O dönemdeki tek sosyal ortamdan çıkarılmış tecrit edilmiştir.Bu da Kabil’in hapishanesidir.Kabil kovulmakla duvarları olmayan bir hapishaneye hapsedilmiştir.Kabil cezasını tek başına kalarak çekecektir.
Şeytanın yargıçlığı Tanrı tarafından verilen yetki ile olmuştur.Tanrı cinlerin ele avuca sığmaz,taşkın tavırlarından rahatsız olmuştur.Sürekli kendisine intikal eden şikayetler ve sorunlar artık Tanrı’yı bunaltmıştır.Bu işi başkasına vermek ister.Bu görevi yerine getirebilecek kişinin meleği şeytanın olmasına karar verir.O günden itibaren çok uzun bir süre şeytan hem yargıçlık hem de hakemlik yapar.Şeytan bir yargıç olarak cennetteki davalara bakar,anlaşmazlıklarda hakemlik yapar.
Şeytanın bu saltanatı insanın yani Adem’in yaratılışı ile son bulur.Tanrı’nın Adem’i yaratması ve şeytanın insan Adem’e itaat etmemesi yargıçlık görevinin de sonunu getirir.Tanrı,Adem önünde itaat etmeyen şeytanı bu görevinden alır.Şeytan da insanları suça teşvik edeceğine,insanların her fırsatta Tanrı’nın yasalarına karşı geleceğini ispatlayacağına dair Tanrı önünde yemin eder.
Adem’in yaratılışı cennette yaşantıyı değiştirir.Şeytan dışında buna karşı çıkan yoktur.Tüm yaratıklar,melekler ve cinler Adem’e saygı gösterir.
Adem cennette yaşarken Tanrı onun uyması gereken yasaları anla-tır.Özellikle Hayat Ağacı’nın ona yasak olduğunu,asla meyvesini yememesi gerektiğini anlatır.Adem’in cennetteki suç ve yasaklara uyumu Havva’nın gelmesine kadar devam eder.
Adem’in yalnızlığını fark eden Tanrı,ona bir arkadaş yaratır.Bu arkadaş Havva’dır.Havva’nın cennete alınmasıyla birlikte Şeytan Havva’yı kandırma çabalarına girişir.Ona cennetteki yasakların çiğnenebileceğini söyler durur.
Havva şeytana inanır.Yasak ağacın meyvesini yemeye karar verir.Adem’in de bu ölümsüzlükten yararlanması için hayat ağacı meyvesi elmayı daldan koparır ve güzel sözleriyle ikna ettiği Adem’e de bu meyveyi yedirir.
Adem ve Havva Tanrı’nın yasasını çiğnemişlerdir.Tanrı işlenen suçu tespit eder ve ilk cezayı belirler.İşlenen suçun cezası cennetten kovulmak,dünyada yaşamaktır.
Tanrı Adem ve Havva’yı cennetten kovma cezasının yanı sıra cezalarına başka cezalar da ekler.Bunlar Adem’e ömür boyu çalışma,Havva’ya ise acılı ve zorlu bir iş olan çocuk doğurma cezasını verir.Adem ve Havva aldıkları ceza gereğince cenneti terk ederler,Tanrı tarafından verilen bu cezaya üzülerek de olsa itaat ederler.
Adem ve Havva dünyaya geldiklerinden bir süre sonra çocukları dünyaya gelir.Habil ve Kabil olmak üzere iki erkek evlatları olur.Bu nüfus artışı iki kardeş arasında baş gösterecek kıskançlık tohumlarını yaratır.Bu kıskançlıksa evrenin ilk cinayetine neden olacaktır.
Kardeşi yokken ilgi odağı sadece kendisi iken,Habil’in dünyaya gelişi ile kendisinin ikinci plana düştüğünü düşünür.Burada şeytan yine devreye girer ve Kabil’den kardeşi Habil’i öldürmesini ister.Şeytan tılsımlı sözcüklerle kıskançlık ateşine kapılan Kabil’i kandırır ve Kabil Habil’in başına bir taş vurarak onu öldürür.
İşte bu evrenin ilk cinayetidir.Evrende insan tarafından işlenen ilk suç,suçların en ağırı olan bir cinayet olmuştur.Bu ilk cinayet kardeşin kardeşi öldürmesidir.Bir süre sonra Adem olayı öğrenir.Adem çılgın gibi-dir.Üzgündür.
Kabil’in cezalandırılması gerekir.Alacağı ceza ne olmalıdır?Burada söz sahibi cezayı verecek olan yargıç Adem’dir.Adem,
Kabil!!Ne yaptın kardeşine?diye seslenir.Kabil sanki tüm dünyanın kendisine bağırdığını hisseder.
Kabil!!Sonsuza kadar rahat yüzü görmeyesin!Kendi kendine korku kapılarını açtın.Git!Hiçbir zaman huzur bulma!Gördüğün hiçbir canlıdan emin olma!Hayatın sana zindan olsun!.. der.
Bu sözler ile Kabil’in cezası açıklanmış olur.Cezaya göre Kabil ana ocağından kovulmuştur.O dönemdeki tek sosyal ortamdan çıkarılmış tecrit edilmiştir.Bu da Kabil’in hapishanesidir.Kabil kovulmakla duvarları olmayan bir hapishaneye hapsedilmiştir.Kabil cezasını tek başına kalarak çekecektir.