Alıntı:
byeni rumuzlu üyeden alıntı
Benim eşim 2004 yılında kardeşinin iş yeri için birkaç bankadan kredi çekmiş.
Kardeşinin işlerinin kötü gitmesi nedeni ile borçlar ödenemedi ve evimize ve kardeşinin evine haciz geldi.Bir hafta sonra eşim beyin kanaması geçirdi.Ameliyattan sonra sol tarafına felç geldi ve 2007 yılında malulen emekli oldu.Bu süreç içinde maaşına haciz gelmişti.Emekli olduktan sonraki ikinci üç aylık maaş ödenmesinin ardından ilk alacaklı olan kişiden emekli maaşına tekrar icra yazısı geldi.Sizden sormak istediğim bu icra takibi kaldırılabilirmi,ayrıca eşim bakıma muhtaç olduğundan dolayı biz birer ay olmak üzere değişimli olarak annelerimizin evinde kalıyoruz, bu evlere herhangi bir haciz gelme olasılığı varmıdır.Son sorumda babam öldükten sonra annem,kardeşim ve bana
bir ev miras kalmıştı.(Annem bu evde oturuyor.)Bu ev için eşimin borçları yüzünden haciz durumu veya satış durumu olabilirmi?Teşekkürler.
Edinilmiş mallara katılma rejiminde her eş, malları üzerinde tek başına tasarruf yetkisine sahiptir, malı haczedilemez. Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin katılma alacağı mal rejimi sona erdikten sonra doğan bir alacak hakkıdır. Diğer eşin borcu nedeniyle bir eş sorumlu tutulamaz. Ortak konuttaki eşyalara haczin nedeni ise bellidir, birlikte kullanılan eşyaların borçlu eşe de ait olduğu kabul edilir, eğer borçlu eşe ait değilse istihkak iddiası ileri sürülebilir.
Medeni Kanunun 202. Maddesi uyarınca, eşler arasında edinilmiş mal sistemi asıldır. Taraflar aksi bir anlaşma yapmadığı müddetçe 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren evlilik içinde edinilen mallar için yeni Medeni Kanun geçerlidir. 1 ocak 2002 den sonra edinilen mallar istisnalar baki olmak üzere paylaşıma girdi ve bu tarihten önceki mallar kimin üzerine kayıtlı ise onun üzerinde kalmıştır. Bu mallar artık kişisel mal, 1 ocak 2002’den sonra evlilik içinde sahip olunan mallar genel olarak edinilmiş mal olacaktır.
Madde 202 - Eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanması asıldır.
Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle kanunda belirlenen diğer rejimlerden birini kabul edebilirler.
Eşlerin diğer rejimleride seçmeleri mümkündür. Ancak bir rejim seçmemişler ise kanunun kabul ettiği rejim EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA rejimidir.
Diğer rejimler ise MAL AYRILIĞI (242-243) PAYLAŞMALI MAL AYRILĞI (244-255) MAL ORTAKLIĞI (256-281)
Üçüncü kişilere karşı sorumluluk açısından
Mal ayrılığı rejimi için Madde 246. " Eşlerden her biri, kendi borçlarından bütün malvarlığı ile sorumludur"
Mal ortaklığı rejimi için Madde 268 ve 269
C - ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE KARŞI SORUMLULUK
I. ORTAKLIK BORÇLARI
Madde 268 - Eşlerden her biri, aşağıdaki borçlardan kişisel malları ve ortaklık mallarıyla sorumludur:
1. Evlilik birliğini temsil veya ortaklık mallarını yönetme yetkisine dayanarak yapılan borçlardan,
2. Ortaklık mallarını veya ortaklık mallarına giren gelirleri kullanarak bir meslek veya sanatın icra edilmesi nedeniyle yapılan borçlardan,
3. Diğer eş için de kişisel sorumluluk doğuran borçlardan,
4. Kişisel mal yanında ortaklık mallarının da sorumlu olacağı hususunda eşlerin üçüncü kişilerle anlaşarak yaptığı borçlardan.
II. KİŞİSEL BORÇLAR
Madde 269 - Her eş, diğer bütün borçlardan kendi kişisel mallarıyla ve ortaklık mallarının değerinin yarısı kadarıyla sorumlu tutulur.
Ortaklığın zenginleşmesinden kaynaklanan istemler saklıdır.
Edinilmiş mal rejimini düzenleyen maddeler 218-241 arası maddelerdir.
Üçüncü kişilere karşı sorumluluk başlıklı madde ise 224. madde olup madde metni aşağıdaki gibidir
Eşlerden her biri kendi borçlarından bütün malvarlığı ile sorumludur
Buna göre üçüncü kişilere karşı sorumluluk açısından borçlu olmayan eşin sorumluluğu seçtikleri mal rejimine göre tespit edilecektir.
Edinilmiş mallara katılma rejiminin en temel özelliği evlilik devam ettiği müddetçe mal ayrımı uygulanmaktadır. Evlilik, boşanma veya ölüm ile bittiğinde mallar ayrılmaktadır. Bu noktada evlilik devam ederken diğer eşin borçları nedeni ile haciz gelmesine imkan yoktur. Boşanma ya da ölüm halinde, eşlerin edinilmiş malları ve müşterek mülkiyetteki edinilmiş mallar tasfiyeye tabi tutulur.
Her eş kendi kişisel malını ve edinilmiş mallarını yasal sınırlar içinde yönetme, bunlardan yararlanma ve tasarrufta bulunma hakkına sahiptir. Bunun istisnası aile konutudur. Mal rejimi ve kimin üzerinde kayıtlı olursa olsun aile konutunun devri, rehin, intifa hakkının verilmesi ve hatta kira kontratının feshi diğer eşin muvafakatine bağlıdır.
Eşlerden birisi diğerinin rızası olmaksızın müşterek mülkiyetteki mal üzerinde tasarruf edemez. Daha önce müşterek malı istediği gibi tasarruf edebilirdi. Yasa değişikliği sonrası tasfiye anında diğer eşin müşterek mülkiyetteki malı alma hakkı mevcut olduğundan, ortak kullanımdadır. Bu nedenle eşler beraber tasarruf etmek zorundadır.
Edinilmiş mal rejiminde her eş kendi malını yönetir. Malların ayrımı, boşanma ya da ölüm halinde gerçekleşir.