Kredi Kartı Borcu Kanuni Takip
İyi günler,
Bir bankaya yaptığım tüketici kredisinin değerlendirilmesi sırasında bir kredi kartımın kanuni takibe uğradığını öğrendim. Ne böyle bir borçtan, ne de kanuni takipten kesinlikle haberdar olmadığımdan, bankanın bana verdiği ipuçlarını -kartın kapatılış tarihi ve limit bilgisi- araştırdım. Sonuç olarak x bankasından 2003 yılında almış olduğum ve bankanın müşterilerine yaklaşımından hoşnut olmadığım için 2005 yılında kapattığım bir kredi kartı ile ilgili kanuni takipte olan 25 YTL borcum olduğunu öğrendim.
Diğer bankadaki kredi işlemlerimi geciktirmemek için ertesi sabah x bankası şubesine ödeme yaptım. Şubeye yapılan 25 YTL'lik nakit ödemenin hesaba geçmesi 24 saat sürdü. Bunun ardından bir 24 saat ise müşteri temsilcisinin KKD sisteminden silinmem ve borcun kapandığına dair yazının tarafıma gönderilmesine yönelik talimat vermesi için geçti. Diğer bankanın krediyi vermek için en azından bir kopyasını görmek istediği bu yazıyı e-mail veya faks yolu ile tarafıma kesinlikle vermeyecekleri, elden teslim almayı önerdiğim halde prosedürler gereği bunun da mümkün olmadığı, sadece posta ile adresime gönderilebileceği belirtildi. Bu işlem için bile, ben talep etmeden adres teyidi yapılmadı.
Aradan 15 gün geçti, ancak yazı hala gelmedi, bekliyorum. Bu esnada ihtiyacım olduğu halde krediyi kullanamadım. Başvurum reddedilmiş olmasın diye kendim geri çekmeyi tercih ettim. Şu anda çağrı merkezi KKB sisteminden silinmiş olduğumu söylüyor ama buna güvenmiyorum.
Kredi kartı borcunu belki 1-2 defa, 1-2 günlük gecikme istisnaları dışında asla aksatmayan biri olduğum halde, böyle komik bir meblağ yüzünden bu duruma düştüm. Üstelik ihtarname gönderilmesi bir tarafa, kartı satmak ya da iptal etmemeye ikna etmek için fazlasıyla ısrarcı olan bu banka beni 30 saniyelik bir telefon görüşmesi ile bile bilgilendirebilirdi. Son olarak, bu bankada kısıtlı bilgi ve yetkileri olan çağrı merkezi temsilcileri dışında kimse ile görüştürülmedim. Her türlü şikayet ve sorumun yanıtı genel müdürlüğe faks çekmem oldu. Bunu da yaptım, ancak henüz bir yanıt gelmedi.
Sembolik de olsa ben bankayı dava etmek istiyorum. Kanuni takip sürecinin detayları, bu süreçte bankanın yükümlülüklerinin ne olduğu, bu konu ile ilgili hangi mevzuatlardan yararlanabileceğim konusunda bilgi veren olursa sevinirim.
Teşekkürler
Bir bankaya yaptığım tüketici kredisinin değerlendirilmesi sırasında bir kredi kartımın kanuni takibe uğradığını öğrendim. Ne böyle bir borçtan, ne de kanuni takipten kesinlikle haberdar olmadığımdan, bankanın bana verdiği ipuçlarını -kartın kapatılış tarihi ve limit bilgisi- araştırdım. Sonuç olarak x bankasından 2003 yılında almış olduğum ve bankanın müşterilerine yaklaşımından hoşnut olmadığım için 2005 yılında kapattığım bir kredi kartı ile ilgili kanuni takipte olan 25 YTL borcum olduğunu öğrendim.
Diğer bankadaki kredi işlemlerimi geciktirmemek için ertesi sabah x bankası şubesine ödeme yaptım. Şubeye yapılan 25 YTL'lik nakit ödemenin hesaba geçmesi 24 saat sürdü. Bunun ardından bir 24 saat ise müşteri temsilcisinin KKD sisteminden silinmem ve borcun kapandığına dair yazının tarafıma gönderilmesine yönelik talimat vermesi için geçti. Diğer bankanın krediyi vermek için en azından bir kopyasını görmek istediği bu yazıyı e-mail veya faks yolu ile tarafıma kesinlikle vermeyecekleri, elden teslim almayı önerdiğim halde prosedürler gereği bunun da mümkün olmadığı, sadece posta ile adresime gönderilebileceği belirtildi. Bu işlem için bile, ben talep etmeden adres teyidi yapılmadı.
Aradan 15 gün geçti, ancak yazı hala gelmedi, bekliyorum. Bu esnada ihtiyacım olduğu halde krediyi kullanamadım. Başvurum reddedilmiş olmasın diye kendim geri çekmeyi tercih ettim. Şu anda çağrı merkezi KKB sisteminden silinmiş olduğumu söylüyor ama buna güvenmiyorum.
Kredi kartı borcunu belki 1-2 defa, 1-2 günlük gecikme istisnaları dışında asla aksatmayan biri olduğum halde, böyle komik bir meblağ yüzünden bu duruma düştüm. Üstelik ihtarname gönderilmesi bir tarafa, kartı satmak ya da iptal etmemeye ikna etmek için fazlasıyla ısrarcı olan bu banka beni 30 saniyelik bir telefon görüşmesi ile bile bilgilendirebilirdi. Son olarak, bu bankada kısıtlı bilgi ve yetkileri olan çağrı merkezi temsilcileri dışında kimse ile görüştürülmedim. Her türlü şikayet ve sorumun yanıtı genel müdürlüğe faks çekmem oldu. Bunu da yaptım, ancak henüz bir yanıt gelmedi.
Sembolik de olsa ben bankayı dava etmek istiyorum. Kanuni takip sürecinin detayları, bu süreçte bankanın yükümlülüklerinin ne olduğu, bu konu ile ilgili hangi mevzuatlardan yararlanabileceğim konusunda bilgi veren olursa sevinirim.
Teşekkürler