Eksik soruşturma ile görevden alınma
Merhabalar,
Bir ilköğretim okulunda müdür olan ,bu müdürlüğe ,girmiş olduğu yöneticilik sınavında Türkiye derecesi yapmış olmasına rağmen atanması engellenen ancak yargı kararı ile atanan, okulunda görev yaptığı 5 yılda 1 aylıkla ödül,3 taktirname,9 teşekkürname ve sayısız başarı derecesi yapmış,hazırladığı projelerle okulunu örnek okul düzeyine getirmiş,uyguladığı projelerin yaygınlaştırılması kapsamında ilde görev yapan birçok ilçe m.e.m müdürlerine resmi ders veren,Bakanlığın yayınladığı kitaplarda yer almış,ulusal ve uluslararası toplantılarda görevlendirilmiş,bu başarılar sonucunda bizzat ilköğretim genel müdürü tarafından okulu ziyaret edilen ve en son hazırladığı projenin İtalya tarafından kabul edilmesi ile başarısı hem ulusal,hemde uluslar arası kabul edilen bir arkadaşımın yaşadığı ve bazı kesimlerin bu başarıyı hazmedemeyerek bir ekip ruhu içerisinde organize olmaları sonucu bazı kişilerinde makamına göz dikerek kendi yandaşları olan kişilere yaptırdıkları ve müfettişlerin sübjektif,yanlı,tehditkar ve hukuka aykırı davranmaları sonucunda yaşadıkları ve bunun yansımalarının ve tedirğinliğinin diğer idarecileri de kapsadığı ve eğitim camiasında huzursuzluk yarattığı için yazıyor ve çözümlere yönelik görüşlerinizi bekliyorum.
- ..... İlköğretim Müfettişleri Teftiş Kurulu Başkanı H.ve Başkan Yardımcısı İ. tarafından yapılan, siyasi amaç taşıyan soruşturma aşamasında ifadelerin alınması, delillerin toplanması sırasında H.nin bilinçli ve kasıtlı olarak, tek başına soruşturmayı yürüttüğü, İ.nin ifadelerin alınması sırasında sorguda bulunmadığı hatta müdürü oyalayarak müdür ile adliye, işadamları ve esnaf ziyaretlerine ve iş takibine gittiği sıralarda, H.nin ifade sahiplerini tehditle ve yönlendirerek ifadeler toplamaya kalktığı, özellikle Okul-Aile Birliğini “ Müdür’ün arkasında durmayın yoksa sizi savcılığa veririm, Müdürün aleyhinde konuşun ve ifade verin” diyerek korkutmaya ve yönlendirmeye çalıştığı ve yaptığı soruşturmada bir muhakkikin taşıması gereken özelliklerden tamamen uzaklaşarak taraflı ve yanlı davranmıştır. H. belli odaklar tarafından kendisine havale edilen ve belli amaca yönelik görevi en iyi şekilde yapmaya çalışmış ve bu görev için kurumunda çalışan diğer müfettişlerin bu teklifleri yapamayacağına ve istediği sonuca ulaşmayacağı düşüncesi ile yanına yardımcısı İ.yi da alarak yaptığı soruşturmada izlediği yolla okulda gruplaşmanın yolunu kendisi açmış, gerçek huzursuzluğu yaratmıştır. Okulda Devletin tertip ve laik düzeni içerisinde hareket etmek zorunda olan ancak bazı siyasi ve dini gruplardan aldıkları güçle hareket eden insanlar ile çocukların eğitimsel başarılarını engelleyerek özel ders şebekesi oluşturan ve insanları sömürmeye çalışan bazı idareci ve öğretmenler, H.nin uygulamalarından ve hareketlerinden cesaret almışlardır. Bunlar Müfettiş H.’İN direktifleri ile işbirliği içerisinde hareket etmişlerdir.Zaten H. son iki yıldır İlçe Milli eğitim eski müdürü H.ye ‘fırsat bulursa müdürü görevden alacağını okuldaki arkadaşlarının müdürü istemediğini ‘belirtmiştir.H tek başına yaptığı soruşturma esnasında Okula ait belge ve defterleri izinsiz ve tutanaksız alıp götürmüş ve haftalarca geri getirmemiştir. Yaptığı suçlamalar karşısında aile birliğine bile bu defterleri incelemesinde zorluk çıkarmış, belge ve faturaların işlenmesine dahi müsaade etmemiştir. Kendisine sunulan belge ve bilgileri tutanaksız bir şekilde almış, daha sonradan anlaşılmasına ve itiraz edilmesine rağmen görmemezlikten geldiği, değerlendirmediği ve kayda almadığı görülmüştür.
Yine H.nin yakın arkadaşları olan okul öğretmenlerinden .... firmasının sahipleri olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni O., aynı şirket ortakları İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü vekili Din kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni O. , A. İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni ve aynı zamanda veli olan S. , Okul Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni ve Müdür Baş yardımcısı R.Okul vekil Müdür yardımcısı , Din Kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni T.Yine Din Kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni iken emekli olup bir siyasi partinin İlçe yönetiminde görev yapan A. öğretmenler S. ve H.,öğretmen S. ve malum bir eğitim sendikası yöneticileri nasıl oluyorsa soruşturmanın her aşamasından bilgi sahibi olmuşlar,ifade alınanları beraber belirlemişlerdir.idarenin ve okul-aile birliğinin gösterdiği tanıklar dinlenmemiştir.Soruşturma sonucunun belli olmadan bunlar tarafından bilindiği ne ceza alınacağının ve sonucunun ne olacağını hatta okul müdürünün yeni görev yerinin dahi ismiyle çevrede konuştuklarını,suçlu oldukları kesinleşmeden onurları ile oynanarak müdürün ve aile birliğinin suçlanması, şikayete konu olan ancak yanlışlıkla müdüre mal edilen bir yolsuzluk konusunun Müdür Baş Yardımcısı Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni R.’I nin işlediğini öğrenen (ki bu kişiler okul müdürünün bu suçu işlediğini zannediyorlardı ancak kendi adamlarının işlediğini öğrenince konuyu kapatmaya çalışmışlardır) ancak bu konuyu da öğrenen müfettiş H. tarafından görmemezlikten gelindiği ve hemen kapatıldığı,hatta müdür baş yardımcısı R.IN yaptığı olumsuzlukları dahi bir komplocu ekip ruhu içerisinde müdüre mal ettikleri,müdürün gösterdikleri ve gerçekleri ifade edecek yansız kişilerin doğruyu konuştukları için ifadelerin tutanaklara geçirilmediği,müdürün ve aile birliğinin gösterdiği tanıkların dinlenmek istenmemiştir.Müdür, Bu konuda durumu anlatan ve eksik alınan ifadelerin de alınmasını içeren resmi yazı yazmıştır ve bu yazıda işleme konmasına rağmen işlem görmemiştir.,Okuldaki asıl huzursuzluk kaynağının araştırılmadan sadece okul müdürünü hedef alan mesnetsiz ve sübjektif bir soruşturma yapılmıştır ki, bu hem bilimsellikten hem güvenilirlikten,hem de tarafsızlıktan uzak Hukuka aykırı, siyasi amaç taşıyan bir soruşturmadır. Bu soruşturma esnasında müdürle pazarlıklar yapılmış ama müdür bu pazarlıkları kabul etmediği için içinde İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinden Müdür vekili M. ,Şube Müdürü Y.Şube Müdürü O.Müdür baş yardımcısı R. olmak üzere komplolara ortak olmuşlardır.Bu saydığımız kişiler akşamları bazı siyasi kişiler ve sendika yöneticileri ile birlikte toplanarak okulda ve milli eğitimde izleyecekleri stratejiler ve yol haritaları üzerinde çalışmışlar , belirledikleri ve izlenecek yolları işbirliği ile uygulamaya başlamışlardır.Bu amaçla İlçe Milli Eğitim Müdür vekili M. daha soruşturmanın bitmediği sonucun açıklanmadığı mart ayında okula gelmiş (soruşturma nisan ayında bitmiştir)öğretmenler odasında öğretmenlerle toplantı yapmış ve öğretmenlere ‘Müdürü alacağız’ demek sureti ile okulda müdürün yanında olan ve objektif davranmaya çalışan öğretmenleri olumsuz etkilemeye çalışmıştır. Bu durum dahi olayın ne kadar usule ve hukuka aykırı olduğunu gösterir.Hatta Müdür Baş Yardımcısı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni R. bu yaklaşımlardan sonra ,Müdür Yardımcısı N.’ la soruşturma sırasında müdür odasına gelerek,’’Bırak git yoksa daha kötü olacak,bu soruşturmada zararlı çıkacaksın bize bir şey olmayacak ama sen etkileneceksin’’diyerek tehdit etmiştir. Yine İlçe Milli Eğitim Şube Müdür vekili, kadrosu H. ilköğretim okulu müdür yardımcısı olan Y. Çeşitli yerlerde Okul müdürünün görevden alınacağını ve yeni çıkacak yönetici atama yönetmenliği çerçevesinde kendisinin atanacağını dile getirmiştir. Bu ilköğretim okulunun kendileri için bir kale olduğunu bu kaleyi ele geçirirlerse yapmış oldukları listeye göre sıradaki 6 okulu daha boşalttıracaklarını ve arkadaşlarını atayacaklarını bunun planlarını yaptığını konuşmaktadır. Bahsedilen bu okulların boşaltılma işinin de bizzat Teftiş Kurulu Başkanı H. tarafından yapılan soruşturmalarla yapılmaya çalışılması soruşturmacının ne kadar yanlı ve belli çevrelerin istekleri doğrultusunda hareket ettiğinin göstergesidir. Bahsettiğimiz kişiler bir siyasi parti yönetimindeki A. iLE ki Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri zümresi olan ve tarikatçı yapılanma içerisinde bulunan .....firmasının sahipleri O.k.,O.Y.,S. ki adı geçen kişiler .....şirketinin ortaklarıdır, Müdür baş yardımcısı R. ve R.NİN’IN örgütlediği ve kendi çıkarları çerçevesinde işbirliği içerisinde bulunan ve asıl problem ve çıkar kaynaklı birkaç öğretmenle beraber , sürekli bir siyasi parti binasına gidip Müdürü kötülemişler ve kendilerine destek alarak bir komplo hazırlamışlardır. Esasında bu komplo da Cumhuriyetin Değerleri ve Laiklik ilkesine bağlı olan kişileri hedef alması Bu kişilerin siyasal düşüncelerini sistematik bir şekilde kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirmek istediklerinin bir göstergesi olduğu açık ve net bir şekilde ortadadır.
Bunun üzerine İlçe Milli Eğitim müdürlüğüne Okul Aile birliği ile müdürün okulda ki önemli sorunları ve sıkıntıların kaynağını topluca ve tek tek anlatmalarına rağmen ,çocuk ve veli istismarı, velilere yapılan ahlaksız teklifler sorunlarına dahi duyarsız kalınmış ve bir araştırma ve inceleme yapmamışlardır.Amaçlarının sadece okul müdürünün şahsı olduğu ortaya çıkmıştır.
Yukarıda sayılan nedenlerle, Başta Teftiş Kurulu Başkanı H.nin tek başına yaptığı, diğer müfettiş Teftiş kurulu başkan yardımcısı İ.nin soruşturmanın hiçbir aşamasında bulunmamasına rağmen,tek başına taraflı, yanlı,tehditkâr bir üslupla hukuka aykırı olarak ve belli çevrelerin desteğini alarak, belli hedefe yönelik yapmış olduğu soruşturma ,okul müdürünün yapmış olduğu savunma sonrası İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunun .....2008 tarih ve ESAS NO:2008/.. KARAR NO: 2008/.. sayılı kararında belirtildiği gibi eksik soruşturma yapıldığı,derinlemesine araştırma yapılmadığı, soruşturma dosyasında müdüre kendini yeterince savunma imkânı verilmediği açık ve net şekilde ortaya konmuştur ve müfettişin teklifinin reddine karar verilmiştir.Ancak vali tarafından 657 s.k. uyarınca 1/30 oranında maaş kesimi cezası verilmiştir.Müfettişin idari teklifte getirdiği 5442 sayılı kanunun 8/C maddesine göre de 'okulda huzursuzluk var,huzursuzluk nedeni de müdürdür'diyerek yöneticilik görevinden alınarak başka bir ilçeye, yaklaşık 100 km ileride B tipi bir köy okuluna öğretmen olarak atanmıştır. .Okul müdürü bu durum üzerine idareden 4 defa bilgi edinme kanunu kapsamında soruşturma raporunu öğrenmek ve ona göre hakkını aramak için başvurmuştur.Ancak idare keyfi bir tutumla bu bilgileri soruşturmacının can güvenliğini gerekçe göstererek vermemiştir.Bunun üzerine okul müdürü elindeki belge ve bilgilere göre idare mahkemesine hem atama hemde disiplin cezası için iki ayrı dava açmıştır.Ancak bizim burada öğrenmek istediğimiz 3 husus vardır.Yardım ederseniz müteşekkir kalırız.
1-İl milli eğitim disiplin kurulu,eksik soruşturma yapıldığı,derinlemesine araştırma yapılmadığı, soruşturma dosyasında kendini yeterince savunma imkânı verilmediği ve çok başarılı bir idarecilik örneği sergilediğini açık ve net şekilde ortaya konmuş ve cezanın REDDİNE karar vermişken,vali tarafından müfettişin teklifi göz önüne alınarak 1/30 oranında maaş kesimi verilmesi hukuki midir?Yoksa müfettişin teklif ettiği 1 yıl kademe ilerlemesi cezasının kabülü, ancak çok başarılı ve sicillerinin çok iyi olmasından kaynaklanan bir indirim midir?
2 -Teftiş kurulu başkanı H.bu suçlamasının gerçegi yansıtmadığını bildiği için müdürün görevden alınmasını 5442 8/C maddesine göre bilinçli olarak getirmiştir.Ancak suçlamada bulunduğu konu olan 'okulda huzursuzluk var,huzursuzluk nedeni de müdürdür'suçlaması karşısında müdürün savunması alınmamış,nedeni açıklanmamış ve teklif yerine getirilmiştir.Bu olay hukuksal mıdır?
3 -Müfettişin disiplin suçlamasında ve mali yönden suçlamasında bulunduğu ,okul-aile birliği yönetim kurulu karar defterinde zamanında alınan karar geregi ,tarihi,sayısı ve ödeme kararlarının ,miktarlarının ve gerçek mal ve temizlik hizmeti alımlarını gösteren bazı faturaların okul-aile muhasibi tarafından sehven kaybedilmesi ve gider-gelir defterine işlenmesinin unutulması sonucunda noter onaylı okul-aile birliği karar defterini ve buradaki alınan kararlar gereği yapılan ödemeleri es geçerek,gelir-gider defterini baz alarak hesaplar arsında (gelir-gider dengesi arasında)açık bulduğu ve okul müdürü,okul-aile birliği başkanı ve muhasibe zimmet çıkardığı yönetimde bulunan ve alınan kararları imzalayan Müdür baş yardımcısı R.yi,müdür yardımcısı N.yi ve bu kişilere yakın olan yönetim kurulunun diğer bir üyesini cezadan muaf tutması üzerine sadece hedeftekilere zimmet çıkarmıştır.Ancak durumu gören Okul-aile birliği soruşturma sırasında hesaplarını ,Adana Yeminli Mali Müşavirleri odasına ve YMM başkanına inceletmiş,herhangi bir açığın olmadığı,sıkıntının faturaların sehven kaybolması ve gelir-gider defterine zamanında yazılmamasından kaynaklandığı görülmüştür.Hesapların sağlıklı bir şekilde ortaya çıkmasının sadece gelir-gider defterinin baz alınması ile değil,karar defteri-banka cüzdanı-gelir-gider defterinin bir bütün şekilde değerlendirilmesi gerektiği müfettişe resmi ifadede bildirildi ve alınan kararlar geregi ödenen tarihi,sayısı ve firması aynı olan faturalar ilgili firmaların muhasebecilerinden aslı gibidir onaylı alınan faturalarını fotokopilerinin sunulmasına ragmen yine de müfettiş ilgili kişileri raporunda zimmetle suçladı.Mali yönden de bu gösterdiği açığın talep edilmesini istedi.Ancak okul müdürünün İl Milli eğitim disiplin kuruluna yaptığı savunma sonucunda zimmet olayının oluşmadığı,zamanında faturaların işlenmesinde kusurlu davranıldığı ve düzensiz davranıldığı karar altına alınmıştır.Buna rağmen ilçe milli eğitim müdürlüğü teftiş kurulu başkanının baskısı ile ısrarla yazı yazarak olmayan bir parayı okul müdüründen,okul aile birliği başkanından ve muhasipten,neden olduğunu belirtmeden, oran belirtmeden ve yönetim kurulu kararlarında gerçek imzaları bulunan diğer kişileri muaf tutarak para istemektedir.Okulmüdürü ,başkan ve muhasibin resmi yazı ile buna itiraz etmesi ve itirazın gerektiğinde üst makama iletilmesi gerektiğinde alanında uzman bilirkişlere hesapların inceletmelerini istediklerini bildirmelerine rağmen ilçe m.e.m. mevzuat ve yönetmenliklere aykırı bir şekilde itirazları yina teftiş kurulu başkanı H.ye havale etmiş,H.de yazısında itirazın idare mahkemesine yapılmasını istemiştir.Şimdi öğrenmek istediğimiz şudur.Olmayan bir konuda ve olmayan bir zimmet için idari mahkemeye gidilir mi?ve il disiplin kurulu ortada iken ilçe m.e.m.rünün böyle bir şey isteme ve uygulama hakkı var mıdır.Okul müdürünün öğretmen olarak atandığı ilçe m.e.m müdürlüğüne yazı yazılarak bu paranın maaşından zorla kesilmesini istemesi ne kadar doğrudur ve buna karşı nasıl hak aranacaktır.
Hukukçulara soruyoruz 'çok saçma ve cahilce bir işlem diyorlar'BİLGİLENDİRİRSENİZ SEVİNİRİM.
Bir ilköğretim okulunda müdür olan ,bu müdürlüğe ,girmiş olduğu yöneticilik sınavında Türkiye derecesi yapmış olmasına rağmen atanması engellenen ancak yargı kararı ile atanan, okulunda görev yaptığı 5 yılda 1 aylıkla ödül,3 taktirname,9 teşekkürname ve sayısız başarı derecesi yapmış,hazırladığı projelerle okulunu örnek okul düzeyine getirmiş,uyguladığı projelerin yaygınlaştırılması kapsamında ilde görev yapan birçok ilçe m.e.m müdürlerine resmi ders veren,Bakanlığın yayınladığı kitaplarda yer almış,ulusal ve uluslararası toplantılarda görevlendirilmiş,bu başarılar sonucunda bizzat ilköğretim genel müdürü tarafından okulu ziyaret edilen ve en son hazırladığı projenin İtalya tarafından kabul edilmesi ile başarısı hem ulusal,hemde uluslar arası kabul edilen bir arkadaşımın yaşadığı ve bazı kesimlerin bu başarıyı hazmedemeyerek bir ekip ruhu içerisinde organize olmaları sonucu bazı kişilerinde makamına göz dikerek kendi yandaşları olan kişilere yaptırdıkları ve müfettişlerin sübjektif,yanlı,tehditkar ve hukuka aykırı davranmaları sonucunda yaşadıkları ve bunun yansımalarının ve tedirğinliğinin diğer idarecileri de kapsadığı ve eğitim camiasında huzursuzluk yarattığı için yazıyor ve çözümlere yönelik görüşlerinizi bekliyorum.
- ..... İlköğretim Müfettişleri Teftiş Kurulu Başkanı H.ve Başkan Yardımcısı İ. tarafından yapılan, siyasi amaç taşıyan soruşturma aşamasında ifadelerin alınması, delillerin toplanması sırasında H.nin bilinçli ve kasıtlı olarak, tek başına soruşturmayı yürüttüğü, İ.nin ifadelerin alınması sırasında sorguda bulunmadığı hatta müdürü oyalayarak müdür ile adliye, işadamları ve esnaf ziyaretlerine ve iş takibine gittiği sıralarda, H.nin ifade sahiplerini tehditle ve yönlendirerek ifadeler toplamaya kalktığı, özellikle Okul-Aile Birliğini “ Müdür’ün arkasında durmayın yoksa sizi savcılığa veririm, Müdürün aleyhinde konuşun ve ifade verin” diyerek korkutmaya ve yönlendirmeye çalıştığı ve yaptığı soruşturmada bir muhakkikin taşıması gereken özelliklerden tamamen uzaklaşarak taraflı ve yanlı davranmıştır. H. belli odaklar tarafından kendisine havale edilen ve belli amaca yönelik görevi en iyi şekilde yapmaya çalışmış ve bu görev için kurumunda çalışan diğer müfettişlerin bu teklifleri yapamayacağına ve istediği sonuca ulaşmayacağı düşüncesi ile yanına yardımcısı İ.yi da alarak yaptığı soruşturmada izlediği yolla okulda gruplaşmanın yolunu kendisi açmış, gerçek huzursuzluğu yaratmıştır. Okulda Devletin tertip ve laik düzeni içerisinde hareket etmek zorunda olan ancak bazı siyasi ve dini gruplardan aldıkları güçle hareket eden insanlar ile çocukların eğitimsel başarılarını engelleyerek özel ders şebekesi oluşturan ve insanları sömürmeye çalışan bazı idareci ve öğretmenler, H.nin uygulamalarından ve hareketlerinden cesaret almışlardır. Bunlar Müfettiş H.’İN direktifleri ile işbirliği içerisinde hareket etmişlerdir.Zaten H. son iki yıldır İlçe Milli eğitim eski müdürü H.ye ‘fırsat bulursa müdürü görevden alacağını okuldaki arkadaşlarının müdürü istemediğini ‘belirtmiştir.H tek başına yaptığı soruşturma esnasında Okula ait belge ve defterleri izinsiz ve tutanaksız alıp götürmüş ve haftalarca geri getirmemiştir. Yaptığı suçlamalar karşısında aile birliğine bile bu defterleri incelemesinde zorluk çıkarmış, belge ve faturaların işlenmesine dahi müsaade etmemiştir. Kendisine sunulan belge ve bilgileri tutanaksız bir şekilde almış, daha sonradan anlaşılmasına ve itiraz edilmesine rağmen görmemezlikten geldiği, değerlendirmediği ve kayda almadığı görülmüştür.
Yine H.nin yakın arkadaşları olan okul öğretmenlerinden .... firmasının sahipleri olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni O., aynı şirket ortakları İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü vekili Din kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni O. , A. İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni ve aynı zamanda veli olan S. , Okul Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni ve Müdür Baş yardımcısı R.Okul vekil Müdür yardımcısı , Din Kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni T.Yine Din Kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni iken emekli olup bir siyasi partinin İlçe yönetiminde görev yapan A. öğretmenler S. ve H.,öğretmen S. ve malum bir eğitim sendikası yöneticileri nasıl oluyorsa soruşturmanın her aşamasından bilgi sahibi olmuşlar,ifade alınanları beraber belirlemişlerdir.idarenin ve okul-aile birliğinin gösterdiği tanıklar dinlenmemiştir.Soruşturma sonucunun belli olmadan bunlar tarafından bilindiği ne ceza alınacağının ve sonucunun ne olacağını hatta okul müdürünün yeni görev yerinin dahi ismiyle çevrede konuştuklarını,suçlu oldukları kesinleşmeden onurları ile oynanarak müdürün ve aile birliğinin suçlanması, şikayete konu olan ancak yanlışlıkla müdüre mal edilen bir yolsuzluk konusunun Müdür Baş Yardımcısı Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni R.’I nin işlediğini öğrenen (ki bu kişiler okul müdürünün bu suçu işlediğini zannediyorlardı ancak kendi adamlarının işlediğini öğrenince konuyu kapatmaya çalışmışlardır) ancak bu konuyu da öğrenen müfettiş H. tarafından görmemezlikten gelindiği ve hemen kapatıldığı,hatta müdür baş yardımcısı R.IN yaptığı olumsuzlukları dahi bir komplocu ekip ruhu içerisinde müdüre mal ettikleri,müdürün gösterdikleri ve gerçekleri ifade edecek yansız kişilerin doğruyu konuştukları için ifadelerin tutanaklara geçirilmediği,müdürün ve aile birliğinin gösterdiği tanıkların dinlenmek istenmemiştir.Müdür, Bu konuda durumu anlatan ve eksik alınan ifadelerin de alınmasını içeren resmi yazı yazmıştır ve bu yazıda işleme konmasına rağmen işlem görmemiştir.,Okuldaki asıl huzursuzluk kaynağının araştırılmadan sadece okul müdürünü hedef alan mesnetsiz ve sübjektif bir soruşturma yapılmıştır ki, bu hem bilimsellikten hem güvenilirlikten,hem de tarafsızlıktan uzak Hukuka aykırı, siyasi amaç taşıyan bir soruşturmadır. Bu soruşturma esnasında müdürle pazarlıklar yapılmış ama müdür bu pazarlıkları kabul etmediği için içinde İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinden Müdür vekili M. ,Şube Müdürü Y.Şube Müdürü O.Müdür baş yardımcısı R. olmak üzere komplolara ortak olmuşlardır.Bu saydığımız kişiler akşamları bazı siyasi kişiler ve sendika yöneticileri ile birlikte toplanarak okulda ve milli eğitimde izleyecekleri stratejiler ve yol haritaları üzerinde çalışmışlar , belirledikleri ve izlenecek yolları işbirliği ile uygulamaya başlamışlardır.Bu amaçla İlçe Milli Eğitim Müdür vekili M. daha soruşturmanın bitmediği sonucun açıklanmadığı mart ayında okula gelmiş (soruşturma nisan ayında bitmiştir)öğretmenler odasında öğretmenlerle toplantı yapmış ve öğretmenlere ‘Müdürü alacağız’ demek sureti ile okulda müdürün yanında olan ve objektif davranmaya çalışan öğretmenleri olumsuz etkilemeye çalışmıştır. Bu durum dahi olayın ne kadar usule ve hukuka aykırı olduğunu gösterir.Hatta Müdür Baş Yardımcısı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni R. bu yaklaşımlardan sonra ,Müdür Yardımcısı N.’ la soruşturma sırasında müdür odasına gelerek,’’Bırak git yoksa daha kötü olacak,bu soruşturmada zararlı çıkacaksın bize bir şey olmayacak ama sen etkileneceksin’’diyerek tehdit etmiştir. Yine İlçe Milli Eğitim Şube Müdür vekili, kadrosu H. ilköğretim okulu müdür yardımcısı olan Y. Çeşitli yerlerde Okul müdürünün görevden alınacağını ve yeni çıkacak yönetici atama yönetmenliği çerçevesinde kendisinin atanacağını dile getirmiştir. Bu ilköğretim okulunun kendileri için bir kale olduğunu bu kaleyi ele geçirirlerse yapmış oldukları listeye göre sıradaki 6 okulu daha boşalttıracaklarını ve arkadaşlarını atayacaklarını bunun planlarını yaptığını konuşmaktadır. Bahsedilen bu okulların boşaltılma işinin de bizzat Teftiş Kurulu Başkanı H. tarafından yapılan soruşturmalarla yapılmaya çalışılması soruşturmacının ne kadar yanlı ve belli çevrelerin istekleri doğrultusunda hareket ettiğinin göstergesidir. Bahsettiğimiz kişiler bir siyasi parti yönetimindeki A. iLE ki Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri zümresi olan ve tarikatçı yapılanma içerisinde bulunan .....firmasının sahipleri O.k.,O.Y.,S. ki adı geçen kişiler .....şirketinin ortaklarıdır, Müdür baş yardımcısı R. ve R.NİN’IN örgütlediği ve kendi çıkarları çerçevesinde işbirliği içerisinde bulunan ve asıl problem ve çıkar kaynaklı birkaç öğretmenle beraber , sürekli bir siyasi parti binasına gidip Müdürü kötülemişler ve kendilerine destek alarak bir komplo hazırlamışlardır. Esasında bu komplo da Cumhuriyetin Değerleri ve Laiklik ilkesine bağlı olan kişileri hedef alması Bu kişilerin siyasal düşüncelerini sistematik bir şekilde kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirmek istediklerinin bir göstergesi olduğu açık ve net bir şekilde ortadadır.
Bunun üzerine İlçe Milli Eğitim müdürlüğüne Okul Aile birliği ile müdürün okulda ki önemli sorunları ve sıkıntıların kaynağını topluca ve tek tek anlatmalarına rağmen ,çocuk ve veli istismarı, velilere yapılan ahlaksız teklifler sorunlarına dahi duyarsız kalınmış ve bir araştırma ve inceleme yapmamışlardır.Amaçlarının sadece okul müdürünün şahsı olduğu ortaya çıkmıştır.
Yukarıda sayılan nedenlerle, Başta Teftiş Kurulu Başkanı H.nin tek başına yaptığı, diğer müfettiş Teftiş kurulu başkan yardımcısı İ.nin soruşturmanın hiçbir aşamasında bulunmamasına rağmen,tek başına taraflı, yanlı,tehditkâr bir üslupla hukuka aykırı olarak ve belli çevrelerin desteğini alarak, belli hedefe yönelik yapmış olduğu soruşturma ,okul müdürünün yapmış olduğu savunma sonrası İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunun .....2008 tarih ve ESAS NO:2008/.. KARAR NO: 2008/.. sayılı kararında belirtildiği gibi eksik soruşturma yapıldığı,derinlemesine araştırma yapılmadığı, soruşturma dosyasında müdüre kendini yeterince savunma imkânı verilmediği açık ve net şekilde ortaya konmuştur ve müfettişin teklifinin reddine karar verilmiştir.Ancak vali tarafından 657 s.k. uyarınca 1/30 oranında maaş kesimi cezası verilmiştir.Müfettişin idari teklifte getirdiği 5442 sayılı kanunun 8/C maddesine göre de 'okulda huzursuzluk var,huzursuzluk nedeni de müdürdür'diyerek yöneticilik görevinden alınarak başka bir ilçeye, yaklaşık 100 km ileride B tipi bir köy okuluna öğretmen olarak atanmıştır. .Okul müdürü bu durum üzerine idareden 4 defa bilgi edinme kanunu kapsamında soruşturma raporunu öğrenmek ve ona göre hakkını aramak için başvurmuştur.Ancak idare keyfi bir tutumla bu bilgileri soruşturmacının can güvenliğini gerekçe göstererek vermemiştir.Bunun üzerine okul müdürü elindeki belge ve bilgilere göre idare mahkemesine hem atama hemde disiplin cezası için iki ayrı dava açmıştır.Ancak bizim burada öğrenmek istediğimiz 3 husus vardır.Yardım ederseniz müteşekkir kalırız.
1-İl milli eğitim disiplin kurulu,eksik soruşturma yapıldığı,derinlemesine araştırma yapılmadığı, soruşturma dosyasında kendini yeterince savunma imkânı verilmediği ve çok başarılı bir idarecilik örneği sergilediğini açık ve net şekilde ortaya konmuş ve cezanın REDDİNE karar vermişken,vali tarafından müfettişin teklifi göz önüne alınarak 1/30 oranında maaş kesimi verilmesi hukuki midir?Yoksa müfettişin teklif ettiği 1 yıl kademe ilerlemesi cezasının kabülü, ancak çok başarılı ve sicillerinin çok iyi olmasından kaynaklanan bir indirim midir?
2 -Teftiş kurulu başkanı H.bu suçlamasının gerçegi yansıtmadığını bildiği için müdürün görevden alınmasını 5442 8/C maddesine göre bilinçli olarak getirmiştir.Ancak suçlamada bulunduğu konu olan 'okulda huzursuzluk var,huzursuzluk nedeni de müdürdür'suçlaması karşısında müdürün savunması alınmamış,nedeni açıklanmamış ve teklif yerine getirilmiştir.Bu olay hukuksal mıdır?
3 -Müfettişin disiplin suçlamasında ve mali yönden suçlamasında bulunduğu ,okul-aile birliği yönetim kurulu karar defterinde zamanında alınan karar geregi ,tarihi,sayısı ve ödeme kararlarının ,miktarlarının ve gerçek mal ve temizlik hizmeti alımlarını gösteren bazı faturaların okul-aile muhasibi tarafından sehven kaybedilmesi ve gider-gelir defterine işlenmesinin unutulması sonucunda noter onaylı okul-aile birliği karar defterini ve buradaki alınan kararlar gereği yapılan ödemeleri es geçerek,gelir-gider defterini baz alarak hesaplar arsında (gelir-gider dengesi arasında)açık bulduğu ve okul müdürü,okul-aile birliği başkanı ve muhasibe zimmet çıkardığı yönetimde bulunan ve alınan kararları imzalayan Müdür baş yardımcısı R.yi,müdür yardımcısı N.yi ve bu kişilere yakın olan yönetim kurulunun diğer bir üyesini cezadan muaf tutması üzerine sadece hedeftekilere zimmet çıkarmıştır.Ancak durumu gören Okul-aile birliği soruşturma sırasında hesaplarını ,Adana Yeminli Mali Müşavirleri odasına ve YMM başkanına inceletmiş,herhangi bir açığın olmadığı,sıkıntının faturaların sehven kaybolması ve gelir-gider defterine zamanında yazılmamasından kaynaklandığı görülmüştür.Hesapların sağlıklı bir şekilde ortaya çıkmasının sadece gelir-gider defterinin baz alınması ile değil,karar defteri-banka cüzdanı-gelir-gider defterinin bir bütün şekilde değerlendirilmesi gerektiği müfettişe resmi ifadede bildirildi ve alınan kararlar geregi ödenen tarihi,sayısı ve firması aynı olan faturalar ilgili firmaların muhasebecilerinden aslı gibidir onaylı alınan faturalarını fotokopilerinin sunulmasına ragmen yine de müfettiş ilgili kişileri raporunda zimmetle suçladı.Mali yönden de bu gösterdiği açığın talep edilmesini istedi.Ancak okul müdürünün İl Milli eğitim disiplin kuruluna yaptığı savunma sonucunda zimmet olayının oluşmadığı,zamanında faturaların işlenmesinde kusurlu davranıldığı ve düzensiz davranıldığı karar altına alınmıştır.Buna rağmen ilçe milli eğitim müdürlüğü teftiş kurulu başkanının baskısı ile ısrarla yazı yazarak olmayan bir parayı okul müdüründen,okul aile birliği başkanından ve muhasipten,neden olduğunu belirtmeden, oran belirtmeden ve yönetim kurulu kararlarında gerçek imzaları bulunan diğer kişileri muaf tutarak para istemektedir.Okulmüdürü ,başkan ve muhasibin resmi yazı ile buna itiraz etmesi ve itirazın gerektiğinde üst makama iletilmesi gerektiğinde alanında uzman bilirkişlere hesapların inceletmelerini istediklerini bildirmelerine rağmen ilçe m.e.m. mevzuat ve yönetmenliklere aykırı bir şekilde itirazları yina teftiş kurulu başkanı H.ye havale etmiş,H.de yazısında itirazın idare mahkemesine yapılmasını istemiştir.Şimdi öğrenmek istediğimiz şudur.Olmayan bir konuda ve olmayan bir zimmet için idari mahkemeye gidilir mi?ve il disiplin kurulu ortada iken ilçe m.e.m.rünün böyle bir şey isteme ve uygulama hakkı var mıdır.Okul müdürünün öğretmen olarak atandığı ilçe m.e.m müdürlüğüne yazı yazılarak bu paranın maaşından zorla kesilmesini istemesi ne kadar doğrudur ve buna karşı nasıl hak aranacaktır.
Hukukçulara soruyoruz 'çok saçma ve cahilce bir işlem diyorlar'BİLGİLENDİRİRSENİZ SEVİNİRİM.