Cevap: İcra Takibi Nasıl Açılır?
Hem hoşça vakit geçirin, hem de; "hukuk"un "H" sinden anlamayan ben, nasıl icra işlemi yaptım, anlatayım:
Akşam gazetesi -M.Ali Ilıcak zamanında- 31 ekran TV kuponu yayınlamakta.Kuponlar bitmek üzereyken, bu sefer 51 ekran TV kuponuna başlar.Der ki:Küçük ekrandan, büyük ekrana devam edebilirsiniz...Kupon yayınları devam ederken, TRKGM(Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü) bir tebliğ yayınlar.Der ki:"Gazetelerin dağıttığı promosyon ürünlerinin teslim edilmemesi durumunda, gazeteyi dağıtan firma sorumludur"
Bu durumda, gazeteyi dağıtan Aydın Doğan'ın şirketi YAY-SAT; M.Ali Ilıcak'a;" Tirajın milyon civarında, muhtemelen şu kadar TV vereceksin.Bu kadar TV bedeli yaklaşık ....dolar eder.Bu kadar dolarlık teminatı vermezsen gazeteni dağıtamam!"
Ilıcak böyle bir teminatı vermez.Vermeyince gazetenin dağıtımı durur.Dursun, dursun da; kuponlar ne olacak? Netekim -Evren'in kulağını çınlatmak için böyle yazdım- gazete bulunmaz, kuponlar tamamlanamaz olur.N'olcek şimdi?...
Yurdum insanı -yani ben- bu kupon ne zaman bitecekti hesabından, o gün geçtikten sonra; açarım gazetelerin TV reklamlarındaki 51 ekran teletekssiz TV fiyatlarına...Buradan; ortalama bir fiyat bulurum.Meselâ; 115 milyon...O zamanki paradan.Giderim İcra Müdürlüğüne.Memurlara sorarım:"Durum, böyle böyle...İcra işlemi yapacağım." Adamlar demez mi;"İlâmlı mı, yoksa ilâmsız takip mi?" Haydaaaa,o da ne?Sordum: o da ne ki?Dediler:Elinde senet,sepet, mahkeme kararı gibi birşey var mı?Dedim:yoh,yoh...Dediler:O zaman şunu doldur.Doldurdum.Aradan bir süre geçince, Akşam'dan cevap gelir:"Borcumuz filân yoktur."
Haydaaaaa...Cahiliz ama, o kadar da değil.Hiç olmazsa "icra inkâr tazminatı"nından haberimiz var.Doğru mahkemeye...Bu sefer alacak davası.Tabii ki, davayı kendim açtım.Bu kadarcık da biliyordum.Nasıl yurdum insanı ama...? Tebligat karşı tarafa yapıldıktan bir süre sonra, bulunduğum okula telefon gelir.Nereden buldularsa...Tabii, o zamanlar henüz, müesses nizam; bürokrasisi ve yargısıyla ırzıma geçmemiştir.Yani; yirmi küsûr yıldır bulunduğum yerdeyimdir.Müdürüm:"Şefim -İdareciliğim, meslek kıdemim ondan fazla olduğu için- aranıyorsun." der.Aloooo?Karşımda Akşam'ın avukatı:"Sakar Bey, davanızı çekmek şartıyla, 51 ekran TVnizi göndereceğiz." Ben:"iyi de bir sürü mahkeme masrafı...-Bu lâf, lâfın gelişi, masrafın masraf olmadığını ben de biliyorum.-" Avukat:Hocam, ne masrafı?...Haklıydı tabii...Cevap:Tamam.
Neyse...Kargo yeni, yeni icat oluyor o yıllarda.Kargodan haber:"Koliniz var." Gittim ve kargo bana dedi ki;"Bu şartlı kargo.Bu belgeyi -davadan feragat- imzaladıktan sonra teslim şartı var." Ben de:"Adliyeye gideyim,işleri halledip geleyim." Hallettim ve geldim.Böylece Türkiye'de hiç kimse 31 ekranTV sini alamamışken, ben; 51 ekran teletekssiz TVyi aldım.Hikâye bitti mi?
Yooo, nerde?Aradan birkaç ay geçti; ilçe merkezindeki postahaneden bir bayan telefonda beni arıyor."Siz 51 ekran TV almışsınız.Ben 31 ekranı alamadım.Bunun için gittiğim hakim:"Valla nasıl yaptı bilmiyorum, ama; falan köydeki biri 51 ekran TVyi aldı.Git ona sor" dedi.Anlattım: gel, alayım.Gelmedi.Konu böylece bitti.
Nasıl ama?