konu ile ilgili yargıtay kararlarını yakın zamanda içtihatlar bölümüne ekleyeceğim
bir hukuk genel kurulu kararına göre "
Bu noktada, öncelikle, imzası ve içeriği davalı tarafça kabul edilmiş bulunan, davalıya ait kartvizit arkasındaki "Sayın Murat K.'dan elden nakit 5.000 Dolar ( beşbin dolar ) aldım" şeklindeki ifadenin hukuksal niteliği üzerinde durulmalıdır.
Söz konusu ifade, davalının davacıdan 5.000 Dolar almış olduğunu kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya koymakta, ancak bu paranın hangi nedenle alındığı konusunda herhangi bir açıklık taşımamaktadır.
Açıktır ki, belirli bir paranın bir tarafça diğerine verilmesi, çeşitli hukuki nedenlere bağlı olabilir. Verilen bu para, ödünç olarak veya mevcut bir borcun ödenmesi ( söndürülmesi ) yahut somut olayda davalı tarafça savunulduğu gibi sipariş edilen bir mal bedeline karşılık avans şeklinde, ya da hukuken geçerli başkaca herhangi bir nedenle verilmiş olabilir.
Eğer paranın verildiğine ilişkin belgede, veriliş nedeniyle ilgili olarak herhangi bir açıklık bulunmuyor ve parayı verenin ileri sürdüğü hukuksal neden parayı alanca reddediliyor ise, belgeye konu paranın kendisince ileri sürülen nedenle verilmiş olduğunu kanıtlama yükümü, parayı verene aittir.
Somut olay bu hukuksal çerçeve içerisinde değerlendirildiğinde:
Yukarıda belirtildiği üzere, davacının davalıya 5.000 Dolar verdiğine ilişkin, içeriği ve imzası davalıca itiraza uğramayan, davalıya ait kartvizit arkasındaki beyan, paranın veriliş nedeni hakkında herhangi bir açıklama içermediğinden, paranın kendisince ileri sürülen nedenle ( ödünç olarak ) davalıya verildiğini kanıtlama yükümü, davacıya aittir. Başka bir ifadeyle, kural olarak paranın davalıya ödünç olarak verildiğini ileri süren davacı, bu iddiasını yasal delillerle kanıtlamakla yükümlüdür. "
bu karararda karşı oy sahibi hakimler Anılan belge HUMK 292. maddesinde belirtilen yazılı beyyine başlangıcı niteliğinde ve makbuz hükmündedir. Davacı iddiasını bu durumda tanık dahil her türlü delil ile ispat edebilir. şeklinde görüş vermiştir
bir başka kararda yargıtay 13 dairesi ise
ÖZET : Davacı taraf, çimento ve demir alımı konusunda davalı ile anlaştıklarını, satım bedelini ödediklerini, ancak malların teslim edilmediğini ileri sürerek tarihsiz, davalıya ait kartvizit arkasındaki yazı ve imzaları delil olarak sunduğuna; davalı taraf, ibraz edilen belgelere itirazı olmadığını, demir ve çimento alışverişi olduğunu, ancak belgelerde yazılı malları teslim ettiğini savunduğuna göre, davaya konu malları davacı tarafa teslim ettiğini yazılı delillerle ispatlamak zorundadır. Dayanak belgelerin tarihsiz olması, davacının kusuru değildir.
şeklinde karar vermiştir.
sevgili meslektaşım umarım faydalı olur