Kamu Hizmetine Dava ve Ceza
25 yıllık öğretmenim. Nöbet görevim sırasında kurallara uymayan bir öğrencinin, öğrencilerin düzenli okul çıkışını engelleyici, şiddet içeren davranışını , mesleki işbirliği zaafiyetinden doğan yalnızlık içindeki bireysel sorumlulukla sorgulamak isterken ani gelişen olumsuz ilişkinin intikal ettirdiğim mahkemeden çıkan sonucunda 2 milyar küsür para cezası ve üç ay hapis cezasıyla cezalandırıldım.Bu ceza ertelense de, öğrencilik hayatımda ve 25 yıllık öğretmenlik hayatımda hiç bir ceza almadan bu yaşa geldikten sonra,biri özürlü doğsa da, sağlıklı olarak topluma katıp vatani görevini de yaptırdığım iki üniversite mezunu çocuk sahibi olarak, çevremin de hak verdiği haksızlığa uğradığımla ilgili duygularımı yenmek ve utanmak istiyorum; zira okuldan uzaklaştırılan öğrencinin öğretmenlerine ve arkadaşlarına yaptığı saygısızlıkların olumsuzluğu öğretici etkisi, benim faydalı bilgi ve davranışı kazandırma etkimi okullardaki olaylarla herkes farkederken, bu kamu davasının bana ve öğrenciye ne öğrettiği ve topluma ne kazandırdığı ile ilgili sonuçları göremiyorum.Ben ölmeden görebileyim ki, temyize başvurmayayım ve iki senede sonuçlanan basit yaralama davasına rağmen, temyizde,üzüntüden daralan, tıkanan damarlarımın sağlığına kavuşabileceği, çağdaş medeni dünyada, göğsümü gere gere "Türküm, doğruyum, çalışkanım." diyebilme hak ve onurunu taşıma ümidim tekrar yeşersin. Yoksa milli ve manevi değerlerle beslenip, yaşadığımız sosyal hayatı, adaletsizlikler yönetiyor da gerçek adaleti, ahirette mi göreceğiz. Bana iyi niyetime katkı sağlayacak bir harf bile kopya verenin vallahi kölesi olurum.Ağlıyorum ....Ağlıyorum. çocuk gibi ağlıyorum.Ben çok cahilmişim.
Saygılarımla.
Saygılarımla.