Disiplin cezalarının uygulanmasında objektiflik
Merhaba bu siteyi kullanan hukukçu arkadaşlarımdan bana sorunum ile ilgili fikir vermelerini rica ediyorum .
şöyle ki ben 1993 yılında polis olarak göreve başladım ve Anadolu’nun küçük bir ilinde 2002 yılında hakkımda gönderilen isimsiz bir ihbar mektubuna istinaden ‘irtikap’ suçunu işlediğim iddiası ile disiplin soruşturması yapıldı, sonucunda hakkımda ilgili savcılığa dava açılması için evrak tevdi edildi ve tam 13 ay dava açılmadan bu evrak savcılıkta bekletildi. idari olarakta emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kuruluna sevk edildim ve hakkımda daha dava bile açılmamışken 'meslekten ihraç'cezası verildi ve meslekten çıkarıldım. Ardından idare mahkemesine açmış olduğum tam yargı davası sadece muhakkik raporları göz önünde bulundurulduğu için reddedildi. idari soruşturma tamamlandıktan tam 13 ay sonra ağır cezada yargılandım ve idare mahkemesinin ret kararından yalnızca bir ay sonra daha 3.duruşmada beraat ettim. Beraat kararım ise hakkımda mahkumiyetime yeterli her türlü kuşkudan uzak yeterli delil bulunamadığından delil yetersizliğinden beraat şeklinde.Şu anda bu dosyam Yargıtayda temyizde,bende idare mahkemesi kararına karşı Danıştaya temyize gittim. Anlattığım bu olay çerçevesinde Sormak istediklerim şunlar;
1.Benim hakkımda 2002 yılına kadar en ufak bir soruşturma dahi yokken 2002 yılında bir ay içerisinde ve hepside ağır ithamlar içeren 3 tane isimsiz ihbar mektubu ile ilgili soruşturma yapıldı,ilginçtir ki bu soruşturmalar daha tamamlanmadığı halde EÖDT bir alt ceza verilmesine ilişkin 15 .maddesinin hakkımda uygulanmamasına birbirilerine gerekçe olarak gösterildiler. daha sonuçlanmamış bir disiplin soruşturmasını diğerinin ceza uygulamasına gerekçe göstererek yapılan bu uygulama ne kadar hukukidir ve doğrumudur?
2..Bana bu disiplin cezası verilirken hakkımda sadece 2002 yılı sicilim ORTA olduğu için yine bu durum Emn. disiplin tüzüğünün 15.maddesinin uygulanmamasına gerekçe gösterildi ;oysa benim 1993 yılından 2002 yılına kadar olan sicilim çok iyi ve yine ilginçtir bir yıl sonra başka bir ilde aldığım 2003 sicilimde iyi,madem ben suç işlemişimde 2002 yılındaki sicilimi neden zayıf vermediler de orta verdiler .hukukçu arkadaşlarımın da çok iyi anlayacağı gibi eğer sicilim zayıf olsa idi ,bana bunu bildirmek zorunda kalacaklardı da o yüzden orta verdiler .Hukukçu arkadaşlarımdan öğrenmek istediğim diğer şey ise bir kişinin cezai durumu değerlendirilirken sadece 1 yıllık sicilinin değerlendirilmesi ve geçmiş sicillerinin göz önünde bulundurulmamasının ne kadar kanuni olduğu?
3.Eğer Beraat kararım Yargıtay’ca onanırsa Danıştay’dan idare mahkemesinin verdiği kararın bozulma yüzdesi ne olabilir?
4-Yargıtayda onaylanan beraat kararımla doğrudan içişleri bakanlığına mesleğe dönebilmek için başvuru yapabilir miyim?
Şimdiden ilgilenen herkese teşekkür ederim
canım kızım
şöyle ki ben 1993 yılında polis olarak göreve başladım ve Anadolu’nun küçük bir ilinde 2002 yılında hakkımda gönderilen isimsiz bir ihbar mektubuna istinaden ‘irtikap’ suçunu işlediğim iddiası ile disiplin soruşturması yapıldı, sonucunda hakkımda ilgili savcılığa dava açılması için evrak tevdi edildi ve tam 13 ay dava açılmadan bu evrak savcılıkta bekletildi. idari olarakta emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kuruluna sevk edildim ve hakkımda daha dava bile açılmamışken 'meslekten ihraç'cezası verildi ve meslekten çıkarıldım. Ardından idare mahkemesine açmış olduğum tam yargı davası sadece muhakkik raporları göz önünde bulundurulduğu için reddedildi. idari soruşturma tamamlandıktan tam 13 ay sonra ağır cezada yargılandım ve idare mahkemesinin ret kararından yalnızca bir ay sonra daha 3.duruşmada beraat ettim. Beraat kararım ise hakkımda mahkumiyetime yeterli her türlü kuşkudan uzak yeterli delil bulunamadığından delil yetersizliğinden beraat şeklinde.Şu anda bu dosyam Yargıtayda temyizde,bende idare mahkemesi kararına karşı Danıştaya temyize gittim. Anlattığım bu olay çerçevesinde Sormak istediklerim şunlar;
1.Benim hakkımda 2002 yılına kadar en ufak bir soruşturma dahi yokken 2002 yılında bir ay içerisinde ve hepside ağır ithamlar içeren 3 tane isimsiz ihbar mektubu ile ilgili soruşturma yapıldı,ilginçtir ki bu soruşturmalar daha tamamlanmadığı halde EÖDT bir alt ceza verilmesine ilişkin 15 .maddesinin hakkımda uygulanmamasına birbirilerine gerekçe olarak gösterildiler. daha sonuçlanmamış bir disiplin soruşturmasını diğerinin ceza uygulamasına gerekçe göstererek yapılan bu uygulama ne kadar hukukidir ve doğrumudur?
2..Bana bu disiplin cezası verilirken hakkımda sadece 2002 yılı sicilim ORTA olduğu için yine bu durum Emn. disiplin tüzüğünün 15.maddesinin uygulanmamasına gerekçe gösterildi ;oysa benim 1993 yılından 2002 yılına kadar olan sicilim çok iyi ve yine ilginçtir bir yıl sonra başka bir ilde aldığım 2003 sicilimde iyi,madem ben suç işlemişimde 2002 yılındaki sicilimi neden zayıf vermediler de orta verdiler .hukukçu arkadaşlarımın da çok iyi anlayacağı gibi eğer sicilim zayıf olsa idi ,bana bunu bildirmek zorunda kalacaklardı da o yüzden orta verdiler .Hukukçu arkadaşlarımdan öğrenmek istediğim diğer şey ise bir kişinin cezai durumu değerlendirilirken sadece 1 yıllık sicilinin değerlendirilmesi ve geçmiş sicillerinin göz önünde bulundurulmamasının ne kadar kanuni olduğu?
3.Eğer Beraat kararım Yargıtay’ca onanırsa Danıştay’dan idare mahkemesinin verdiği kararın bozulma yüzdesi ne olabilir?
4-Yargıtayda onaylanan beraat kararımla doğrudan içişleri bakanlığına mesleğe dönebilmek için başvuru yapabilir miyim?
Şimdiden ilgilenen herkese teşekkür ederim
canım kızım