Re: Tazminat davası bankaya karşı
T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi
Esas: 2001/8090
Karar: 2001/12766
Karar Tarihi: 24.12.2001
ÖZET: Davalı sözleşmede yazılı olan kefil ismine göre icra takibinde bulunmuş olup , kefilin gerçekte ismi belirtilen kişi olmadığını bilmemektedir. Ayrıca bir haciz uygulaması yapmamıştır. Kefil görünen kişiye yönelik bir haksız eylem ve manevi tazminat koşulları bulunmadığından davanın reddi yerine kısmen kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.
(2004 S. K. m. 67, 68, 170)
Davacı Z.E. vekili Av. V. Y. tarafından, davalı E. M. Tic. Ltd. Şti. aleyhine 30/10/2000 gününde verilen dilekçe ile haksız icra takibinden doğan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi isteğin reddine, manevi isteğin kısmen kabulüne dair verilen 10/5/2001 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız icra takibi yapılmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteği reddedilirken, manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir. Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı şirketten televizyon satın alan üçüncü kişi, yanında getirdiği şahsı davacı gibi tanıtarak kefil yapmıştır. Borç ödenmeyince sözleşmede kefil olarak gösterilen davacı aleyhine icra takibi yapılmış, davacı itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasında, kefil imzasının davacıya ait olmadığı belirlenerek dava reddedilmiş ve o davanın davalısı olan davacı yararına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Davalı şirket, sözleşmede yazılı olan kefil ismine göre takip talebinde bulunmuş olup, ayrıca bir haciz uygulaması yapmamıştır. Açılan itirazın iptali davasında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Olayda davacıya yönelik bir haksız eylem ve manevi tazminat koşulları bulunmadığından davanın reddi yerine kısmen kabul edilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/12/2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davacının hiç ilgisi olmayan bir alacak nedeniyle hakkında icra takibi yapılmış, borcunun bulunmadığının tespiti için dava açmak zorunda kalmış, aleyhine herhangi bir İcra uygulaması yapılmamış olmasına rağmen, gereksiz icra takibine uğramak suretiyle özbenliğinde ve çevresinde değerlerine yönelik zarara uğramıştır. Gelişmeler davanın tamamen reddi için sebep olmayıp, belki; belirlenecek yaptırımın cins ve miktarını ilgilendirebilir. Bu düşüncelerle yerel mahkemenin davacının zarar gördüğüne dair kabulü doğru olduğunu düşünüyor, bu bakımdan bozma kararına katılamıyorum.
Mahkemece belirlenen yaptırımın olaya uygun olup olmadığı konusunda dairemizce bir karar oluşturulmadığından, bu aşamada, bu konuda düşünce açıklaması yapmanın mümkün olmadığına kaydetmekle yetiniyorum. 24/12/2001
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************