Sağlık sıkandalı ya da ihmalkarlık
Değerli hukuksever arkadaşlar, sizinle paylaşmak istediğim konu yakın bir arkadaşımın başından gecen kötü,üzücü ve bir okadar da uzun bir süreçe dayalı sağlık ihmalkarsızlığı...Paylaştığım metin İlkay K. arkadaşımın sağlık bakanlığına yazmış olduğu mailden kopyadır..Sizlerden ricam bu maili okuduktan sonra yapılan eksikliklere ve yalnış tedaviler sonucunda annesini kaybeden bir genç kızın bu saatten sonra adalet önünde neler yapılabileceği konusunda yardımcı olmanız...
Adım İlkay K. bu maili size gönen den yazıyorum,25 yaşındayım. Başıma gelenleri anlatmak istedim size.
Annem 2000 yılında hasta oldu. Sadece tek kolunda uyuşma oldu acilden bandırma SSK hastanesi
Kaldırıldı. Bütün incelemeleri yapıldıktan sonra eve geri gönderildik. Bir kaç ilaç verildi.
Ama annemin bu hali devam etti daha da ilerleyerek. Zamanını hatırlayamayacağım ama bir kez
Daha SSK hastanesinde yattık. eegsi, kan tahlilleri, idrar tahlilleri yapıldı bu arada annemin
Sol tarafı kol ve bacağı hafif aksamaya başladı. Anneme o zamanın doktoru B. Bey sara
Başlangıcı teşhisini koydu.2 çeşit ilaç verip annemi geri gönderdi. Bu arada annemde krizlerde
Başladı. Zaman zaman kriz gelip sol tarafında kasılmalar oldu. Her seferinde ilaç yazdırmaya
SSK yolunu tutuyorduk. Öyle bir hale geldi ki annem artık otobüse binemez hale geldi.
B. beye dedim bu ilaçları kullanacaksa ömür boyu rapor yazın diye. yazmadı, işin kötü tarafı maddi durumumuz kötü olduğu için
Özel muayenesine gidemediğimiz için ve sürekli hastane kapılarında olduğumuzdan bizimle doğru
Dürüst hiç ama hiç ilgilenmedi. muayane bile etmedi annemi. Çoğu zaman bizi ağzında sakızla
Karşıladı. Bu arada annemde düzelme olmadığından
Babam hiç alakası olmasa da onu dâhili uzmanı Ümit Kolçak' a götürdü. Hem de her seferinde yok canımızdan para
Vererek. Yok böbrekten yok kolesterolden oluyor falan diye.
o buralarda o kadar kötü olmuştum ki ağlayarak bir gün hastaneyi aradım sskyı bandırmayı.
Dedim sizin hiç vicdanınız yok mu neden bizi oralara sürüklüyorsunuz madem ssk lıyız bundan neden
Yararlanmaya hakkımız yok diye. Sonrasında beni bandırmaya çağırdılar üşenmedim gittim
Başhekime kadar çıktım B. beyi şikâyet ettim ona kesinlikle para veremediğim için bize
Rapor yazmadığını annemin günden güne kötü olduğunu söyledim. Bu seferde bizi A. beye yönlendirdiler.
Hakkını yemeyim doktor muayene etti. Şikâyet ettiğimden dolayı da bize raporu verdiler.
gel zaman git zaman annem daha da ağırlaştı. sol kol hiç tutmaz hale geldi. Kolu düşük gibi geliyordu
Bize acaba çıkık mı var diye tereddütlere düştük.
Gönen devlet hastanesinde ve gönenin diğer doktorlarına birkaç kez daha götürdüm annemi. Devlet
hastanesinde ortopedici ilk krem verdi gönderdi. Biri çıkık var dedi
öyle geçti.( Ki sonradan çıkık olmadığı ölmeden 1 ay önce anladık ve düzelttirdik)
Bu arada ortopediye Gönen Devlet hastanesine gitmişken belki annemde beyninde bişey vardır düşüncesiyle
B.Y.'a da gösterdim. Uzaktan bakıp ilaç yazıp geri döndük.
En son 1.5-2 sene önce tekrar annemi Gönen devlet hastanesine kol için götürdüm. Film çekildi tam öğlen saatine
girildi zor bela inanın bana annemi eve götürdüm otobüse binemiyor yürüyemiyor. Bizde para yok araba
bulalım. Öğlenden sonra doktora ben çıktım. Baktı emar lazım dedi kol için Balıkesir’e gönderdi.
Madem kol için emara gidicez bide beyin emarı çekilsin dedim B. beyden sıra aldım.
Ama annem bu esnada yanımda yoktu.
B. beye durumu izah ettim sadece bir kol için Balıkesir gitmeyim emar yazar mısınız dedim.
Hastayı görmem lazım dedi. Dedim daha önce size getirdim sara başlangıcı teşhisi konuldu. Uzaktan baktınız bişey
Yapmadınız. Yazın dedim bir emar daha sonrasında gene gelicez size dedim. Nuh dedi peygamber demedi.
Dedim özel muayenenize gelsem bunu bana yapmazsınız. Bayağı bir tartıştık.
Bana dedi ki bu hastanenin ambulansı var annen yürüyemiyor çağır acile kaldırsınlar dedi. Dedim aklımın bir ucunda olsun
bir gün bu dediğinizi yapıp gelicem o zaman bakacak mısın dedim bakarız dedi.
Zaman dediğin şey öyle çabuk geçiyor ki artık ailecek annemin hastalığın kabullenir olduk. Arada bir kriz geçiriyor
sol taraf tutmuyor. Yere düştüğünde tek başına kalkamıyordu. Ama git gide ağırlaştı. En son bundan 08.03.2007 annem sabah
11gibi yere düşmüş kriz olmadan bu da annemde yeni başlamıştı. Durup dururken düşmeleri. akşam 7 de işten çıktığımda
Yerde annemi gördüm kilolu olduğundan tek başıma kaldıramadım. Komşuları çağırdım. Haliyle böyle bir durumda insanın
Psikolojisi bozuluyor. Komşular gitti annemi giydiricem ama annem ayakta kaldı ne ileri ne geri hareket edemiyor.
Dedim tamam arıyorum ambulansı... Dedim o gün bu günmüş. Ağlamaklı olarak ilk olarak polisi aradım acilin numarasını
Bilmiyordum. Ağladığım için sürekli polis sakin ol diyordu. dedim hareket ettiremiyorum nasıl sakin olayım. Bunları yazarken
o anı anımsıyorum. Sonrasında acili aradım ambulans yok dediler, nasıl olur dedim ya biz burada ölsek ne olacak.
Taksiyle götürün dediler. Dedim hareket ettiremiyorum nasıl taksiye indireyim. Sonrasında hastaneyi aradım. Onlarda cevap aynı
Bekleyin ya da taksiyle getirin diye.
Döndüm tekrar polisleri aradım Allah razı olsun bir ekip gönderdiler. ayrıntılara girip anlatmayayım.polis annemi sırtına alıp
aşşağa polis otosuna koydu acile gittik. B.Y.ı çağırmalarını anneme bakmalarını ya da bizi sevk etmeleri söyledim
2 doktorda derdimi Allah için dinledi. Annemin kronik hasta olduğu için bişey yapamayacaklarını sevk etsede bandırmadan da
Bizi eve göndereceklerini. B. beyin başhekim olduğu için böyle bir durum için acile gelmeyeceğini, yarın polikliniğe
Gelmemizi söylediler.
Doktorun adını bile bilmiyorum ama Bandırmada M.S.Nöroloji uzmanını tarif etti. Zaman kaybetmeden randevu aldım
ve bandırmaya gittik( işyerinden araba ayarladılar yoksa böyle bir ihtimalim bile olmayacaktı belki)
M. hanım muayene etti ve emar çekilmeden bişey söyleyemeyeceği söyledi. Teşekkür ettim emar çektireceğiniz için dedim.
M.hanım bana bu sizin hakkınız teşekküre gerek yok dedi.
16 Mart da bandırma devlet hastanesindeydik gene işyerinden verilen bir insan ve araba ile. Bütün tahliller yapıldı. emar çekildi.
p.tesi sonuç alacaktık ama oradaki adam c.tesi alabileceğimi söyledi.
p.tesi günü güle oynaya sonuçları almaya gittim aldım. Dr M.hanımın yanına gittim
daha hiç bir sonuca bakmadan emarı çıkardı... Ve dediklerini aynen yazıyorum;
dedi annen kaç senedir hasta 7 senedir, yazık dedi
Annenin beyninde kocaman bir tümör var. Dünyam başıma yıkıldı.
7 senedir bütün gittiğimiz doktorlar bizi oyalamışlar. Acilen hastaneye kaldırmamızı bir iğne vurulması gerektiğini söyledi.
Beyin cerrahisinin bu sonuçları hemen görmesi gerektiğini söyledi.
Elim ayağıma dolaştı otobüs gönene gelirken B. beye ulaşmanın derdine düştüm. Sonuçta o da beyin uzmanı. Cep tel buldum
Kapalı. Hastaneyi aradım nasıl ulaşabilirim diye. Nerdeyse oraya gideyim diye. Yok. İndiğim gibi otobüsten gönen devlet hastanesi
Acile gitim. Dedim annem bu durumda ona bir iğne yapılması gerekiyormuş. B. bey nerdeyse ya ben gideyim yâda o gelsin baksın
Allah aşkına dedim. tel ettiler ulaştılar onlar. acildeki doktor sadece B. beye beyinde tömür var dedi. B. beyde tel ucundan
Şunun içine şunu katın. İğne yapın dedi başından savdı. Annem benim canım. Yediremedim böyle bişey yapmasını. Oradaki doktora dedim
Anneme bişey olursa mesullerinden birde B. bey. Yalvardım ona ne olur annemin emarını çekin diye. ama yapmadı dedim.
Eve geldim M. hanıma tel ettim. Dedim annemi bandırmaya getireceğim diye burada bakmıyorlar diye.
Acilden 19 Mart günü bandırma devlet hastanesi yattık. Beyin cerrahi dr H. Bey. Annemin beynindeki tömürün çok büyük olduğunu
Bu zamana kadar nasıl bir emar istemez hiç bir doktor diye anlam veremediğini söyledi.
Kesinlikle hemen ameliyat olması gerektiğini de ekledi.
Sevk aldık H.beyden bursa fakülteye çünkü bu beyin riskli bir ameliyat ve annemin sakat kalması söz konusu olabilir.
bursadanda dr E. K.ya şans eseri gittiğim gibi gösterebildik.
31.03.2007 Tarihinde Bursa Fakülteye başarılı bir ameliyat geçirdi.
Yanlız nefes darlığı söz konusu oldu ameliyattan sonra. Tam hatırlamıyorum ama sanırım 2 kez acile Gönen Devlet hastanesine götürdüm.
Oksijen verildi ve rahatladı.
En son 16 Nisan 2007 sabah annemi yerde düşmüş buldum. Ama bayılma falan değil. Kendindeydi.
Nefesi sıklıkla gidip geliyordu. Hastaneye götüreyim seni dedim. Götürdüm. Günlerden pazartesi.
Acilde indik. Doktora şikâyeti söyledik. Tansiyon kan şekeri ölçtü. Ki tansiyon düşüktü 8/6 ama iyi dedi. Benim yapabileceğim bişey yok dedi
Polikliniklere götürün dedi. Poliklinik ana baba günü. A.bey alamam ben dedi. Acilin beni araması lazım dedi.
Acildeki doktor bakmamak için mana yapıyor ben onu ne sebeple arayacakmışım dedi.
En son acildeki doktor size dâhiliyeden yer alamadım ama ortopediden aldım dedi. Ne yapacağım onu dediğimde anlı hafif kızarmış ya
Onu gösterirsin dedi.( Dalga geçer gibi.)
En son üst kata S. beye çıktım. Saat öğlene geliyordu hatta ve biz sabah 9 gitmiştik hastaneye.
S.beye direk dedim. Bakıyorsanız bakın ama bakmıyorsanız lütfen oyalamayın dedim.
Tahlillerini yazdı. Öğlen olana kadar tahliller bitti. Biz gene evin yolunu tuttuk.
Öğlen arasında evde annem iyice fenalaştı.
Ambulansı çağırdım geldiler baktılar, Doktor diyor neden getirdin anneni eve. Dedim kimse birşey demedi ki.
Bir şeyi yok dedi. En azından kalp krizi geçirmiyor dedi. Tahlilleri bekleyin dedi ve gitti.
Öğlenden sonra saat 14.30 S. beyin yanındaydım napalım dedi. Dedim kendini kötü hissediyor. Yatıralım dedim.
En son annemi artık sandaliye ile evden çıkardık 4 kişi. Yatırdık S. bey baktı soldan nabız alamadılar. Yoğun bakıma yatırdılar.
Sonrası: S.Bey benim dalım değil dedi. B.beyle beraber geldiler baktılar beni yanlarına çağırdılar. B. bey
Yüzüme bakamadan. Ben ameliyat etmedim, benim yapabileceğim bişey yok dedi. Kim ameliyat ettiyse oraya götürün dedi. Tamam dedim.
Bursayı aradım. Ordaki doktorun araması lazım dedi. S. beyi aradım B. beyin uzmanlık alanı o aramalı dedi. B.beye gittim
Toplantıdan çıkana kadar beklemelisin dediler. Velhasıl bize saat 18,00 yaptırdılar.
B.bey çıktığında ben arayamam dedi. Bana şimdi diyecekler şunu yaptın mı, bunu yaptın mı?..
Kalakaldım ne yapacağım peki dedim( çünkü hastanede kalmamızı da istemiyorlardı)
Siz olsanız napar sınız dedim.
Ambulansı vermiyor bana. Neden bursaya boşu boşuna gitme olayı olabilir yer olmaz diye.
bir ambulans veriyor sadece şoför var. Arada kalakaldım..Ona bile o an tamam kabul ediyorum dedim..
Yukarı yoğun bakıma çıktığımda taaa ilk sabah acildeki doktorla karşılaştım ne oldu dedi. Dedim yoğun bakımda. Tavır hala dalga
geçer gibi.
En son hemşire çıkıp ne yapıyorsanız yapın iyice ağırlaştı dedi.
Ben S. beye yalvardım ne olur arayın diye. B. bey aramıyor diye.
10 dk kalmadan S. Bey geldi. Ambulansa koysanızda dayanamaz dedi. Metin olun dedi.
Göz göre göre kaybetmek dedikleri bu olsa gerek. Ve annemi kaybettik……….
Allah hiç kimseyi mesleğini sevmeden yapanların eline düşürmesin. Ben çok çektim... Annem derdi İlkay onları mahkemeye ver
diye. Giden gitti ama. Bu yazıyı da sadece ben en azından elimden geleni yaptım demek için yazdım.
Yoksa en ufak bir ümidim yok bana bu haksızlıkları yapan insanlara herhangi birşey geleceğine dair.
Birçok kez B. beyden şikâyet eden birçok insan duydum. Özellikle bu emar konusunda. Sonradan herkesi göndermeye başlamış ama
Arada benim gibiler yandı tabi.
İnternetten tümör belirtilerini okudum aynıları annemde de var. Nasıl olurda biz bütün doktorlara annemdeki
Belirtileri anlattığım halde beyninde tümör olduğundan şüphelenmezler ben anlamıyorum...
Bu kadar ayrıntıya gerek yok diyebilirsiniz. Ama diğer türlü derdimi ifade etmek çok zor...
Saygılarımla.
İlkay K.
Adım İlkay K. bu maili size gönen den yazıyorum,25 yaşındayım. Başıma gelenleri anlatmak istedim size.
Annem 2000 yılında hasta oldu. Sadece tek kolunda uyuşma oldu acilden bandırma SSK hastanesi
Kaldırıldı. Bütün incelemeleri yapıldıktan sonra eve geri gönderildik. Bir kaç ilaç verildi.
Ama annemin bu hali devam etti daha da ilerleyerek. Zamanını hatırlayamayacağım ama bir kez
Daha SSK hastanesinde yattık. eegsi, kan tahlilleri, idrar tahlilleri yapıldı bu arada annemin
Sol tarafı kol ve bacağı hafif aksamaya başladı. Anneme o zamanın doktoru B. Bey sara
Başlangıcı teşhisini koydu.2 çeşit ilaç verip annemi geri gönderdi. Bu arada annemde krizlerde
Başladı. Zaman zaman kriz gelip sol tarafında kasılmalar oldu. Her seferinde ilaç yazdırmaya
SSK yolunu tutuyorduk. Öyle bir hale geldi ki annem artık otobüse binemez hale geldi.
B. beye dedim bu ilaçları kullanacaksa ömür boyu rapor yazın diye. yazmadı, işin kötü tarafı maddi durumumuz kötü olduğu için
Özel muayenesine gidemediğimiz için ve sürekli hastane kapılarında olduğumuzdan bizimle doğru
Dürüst hiç ama hiç ilgilenmedi. muayane bile etmedi annemi. Çoğu zaman bizi ağzında sakızla
Karşıladı. Bu arada annemde düzelme olmadığından
Babam hiç alakası olmasa da onu dâhili uzmanı Ümit Kolçak' a götürdü. Hem de her seferinde yok canımızdan para
Vererek. Yok böbrekten yok kolesterolden oluyor falan diye.
o buralarda o kadar kötü olmuştum ki ağlayarak bir gün hastaneyi aradım sskyı bandırmayı.
Dedim sizin hiç vicdanınız yok mu neden bizi oralara sürüklüyorsunuz madem ssk lıyız bundan neden
Yararlanmaya hakkımız yok diye. Sonrasında beni bandırmaya çağırdılar üşenmedim gittim
Başhekime kadar çıktım B. beyi şikâyet ettim ona kesinlikle para veremediğim için bize
Rapor yazmadığını annemin günden güne kötü olduğunu söyledim. Bu seferde bizi A. beye yönlendirdiler.
Hakkını yemeyim doktor muayene etti. Şikâyet ettiğimden dolayı da bize raporu verdiler.
gel zaman git zaman annem daha da ağırlaştı. sol kol hiç tutmaz hale geldi. Kolu düşük gibi geliyordu
Bize acaba çıkık mı var diye tereddütlere düştük.
Gönen devlet hastanesinde ve gönenin diğer doktorlarına birkaç kez daha götürdüm annemi. Devlet
hastanesinde ortopedici ilk krem verdi gönderdi. Biri çıkık var dedi
öyle geçti.( Ki sonradan çıkık olmadığı ölmeden 1 ay önce anladık ve düzelttirdik)
Bu arada ortopediye Gönen Devlet hastanesine gitmişken belki annemde beyninde bişey vardır düşüncesiyle
B.Y.'a da gösterdim. Uzaktan bakıp ilaç yazıp geri döndük.
En son 1.5-2 sene önce tekrar annemi Gönen devlet hastanesine kol için götürdüm. Film çekildi tam öğlen saatine
girildi zor bela inanın bana annemi eve götürdüm otobüse binemiyor yürüyemiyor. Bizde para yok araba
bulalım. Öğlenden sonra doktora ben çıktım. Baktı emar lazım dedi kol için Balıkesir’e gönderdi.
Madem kol için emara gidicez bide beyin emarı çekilsin dedim B. beyden sıra aldım.
Ama annem bu esnada yanımda yoktu.
B. beye durumu izah ettim sadece bir kol için Balıkesir gitmeyim emar yazar mısınız dedim.
Hastayı görmem lazım dedi. Dedim daha önce size getirdim sara başlangıcı teşhisi konuldu. Uzaktan baktınız bişey
Yapmadınız. Yazın dedim bir emar daha sonrasında gene gelicez size dedim. Nuh dedi peygamber demedi.
Dedim özel muayenenize gelsem bunu bana yapmazsınız. Bayağı bir tartıştık.
Bana dedi ki bu hastanenin ambulansı var annen yürüyemiyor çağır acile kaldırsınlar dedi. Dedim aklımın bir ucunda olsun
bir gün bu dediğinizi yapıp gelicem o zaman bakacak mısın dedim bakarız dedi.
Zaman dediğin şey öyle çabuk geçiyor ki artık ailecek annemin hastalığın kabullenir olduk. Arada bir kriz geçiriyor
sol taraf tutmuyor. Yere düştüğünde tek başına kalkamıyordu. Ama git gide ağırlaştı. En son bundan 08.03.2007 annem sabah
11gibi yere düşmüş kriz olmadan bu da annemde yeni başlamıştı. Durup dururken düşmeleri. akşam 7 de işten çıktığımda
Yerde annemi gördüm kilolu olduğundan tek başıma kaldıramadım. Komşuları çağırdım. Haliyle böyle bir durumda insanın
Psikolojisi bozuluyor. Komşular gitti annemi giydiricem ama annem ayakta kaldı ne ileri ne geri hareket edemiyor.
Dedim tamam arıyorum ambulansı... Dedim o gün bu günmüş. Ağlamaklı olarak ilk olarak polisi aradım acilin numarasını
Bilmiyordum. Ağladığım için sürekli polis sakin ol diyordu. dedim hareket ettiremiyorum nasıl sakin olayım. Bunları yazarken
o anı anımsıyorum. Sonrasında acili aradım ambulans yok dediler, nasıl olur dedim ya biz burada ölsek ne olacak.
Taksiyle götürün dediler. Dedim hareket ettiremiyorum nasıl taksiye indireyim. Sonrasında hastaneyi aradım. Onlarda cevap aynı
Bekleyin ya da taksiyle getirin diye.
Döndüm tekrar polisleri aradım Allah razı olsun bir ekip gönderdiler. ayrıntılara girip anlatmayayım.polis annemi sırtına alıp
aşşağa polis otosuna koydu acile gittik. B.Y.ı çağırmalarını anneme bakmalarını ya da bizi sevk etmeleri söyledim
2 doktorda derdimi Allah için dinledi. Annemin kronik hasta olduğu için bişey yapamayacaklarını sevk etsede bandırmadan da
Bizi eve göndereceklerini. B. beyin başhekim olduğu için böyle bir durum için acile gelmeyeceğini, yarın polikliniğe
Gelmemizi söylediler.
Doktorun adını bile bilmiyorum ama Bandırmada M.S.Nöroloji uzmanını tarif etti. Zaman kaybetmeden randevu aldım
ve bandırmaya gittik( işyerinden araba ayarladılar yoksa böyle bir ihtimalim bile olmayacaktı belki)
M. hanım muayene etti ve emar çekilmeden bişey söyleyemeyeceği söyledi. Teşekkür ettim emar çektireceğiniz için dedim.
M.hanım bana bu sizin hakkınız teşekküre gerek yok dedi.
16 Mart da bandırma devlet hastanesindeydik gene işyerinden verilen bir insan ve araba ile. Bütün tahliller yapıldı. emar çekildi.
p.tesi sonuç alacaktık ama oradaki adam c.tesi alabileceğimi söyledi.
p.tesi günü güle oynaya sonuçları almaya gittim aldım. Dr M.hanımın yanına gittim
daha hiç bir sonuca bakmadan emarı çıkardı... Ve dediklerini aynen yazıyorum;
dedi annen kaç senedir hasta 7 senedir, yazık dedi
Annenin beyninde kocaman bir tümör var. Dünyam başıma yıkıldı.
7 senedir bütün gittiğimiz doktorlar bizi oyalamışlar. Acilen hastaneye kaldırmamızı bir iğne vurulması gerektiğini söyledi.
Beyin cerrahisinin bu sonuçları hemen görmesi gerektiğini söyledi.
Elim ayağıma dolaştı otobüs gönene gelirken B. beye ulaşmanın derdine düştüm. Sonuçta o da beyin uzmanı. Cep tel buldum
Kapalı. Hastaneyi aradım nasıl ulaşabilirim diye. Nerdeyse oraya gideyim diye. Yok. İndiğim gibi otobüsten gönen devlet hastanesi
Acile gitim. Dedim annem bu durumda ona bir iğne yapılması gerekiyormuş. B. bey nerdeyse ya ben gideyim yâda o gelsin baksın
Allah aşkına dedim. tel ettiler ulaştılar onlar. acildeki doktor sadece B. beye beyinde tömür var dedi. B. beyde tel ucundan
Şunun içine şunu katın. İğne yapın dedi başından savdı. Annem benim canım. Yediremedim böyle bişey yapmasını. Oradaki doktora dedim
Anneme bişey olursa mesullerinden birde B. bey. Yalvardım ona ne olur annemin emarını çekin diye. ama yapmadı dedim.
Eve geldim M. hanıma tel ettim. Dedim annemi bandırmaya getireceğim diye burada bakmıyorlar diye.
Acilden 19 Mart günü bandırma devlet hastanesi yattık. Beyin cerrahi dr H. Bey. Annemin beynindeki tömürün çok büyük olduğunu
Bu zamana kadar nasıl bir emar istemez hiç bir doktor diye anlam veremediğini söyledi.
Kesinlikle hemen ameliyat olması gerektiğini de ekledi.
Sevk aldık H.beyden bursa fakülteye çünkü bu beyin riskli bir ameliyat ve annemin sakat kalması söz konusu olabilir.
bursadanda dr E. K.ya şans eseri gittiğim gibi gösterebildik.
31.03.2007 Tarihinde Bursa Fakülteye başarılı bir ameliyat geçirdi.
Yanlız nefes darlığı söz konusu oldu ameliyattan sonra. Tam hatırlamıyorum ama sanırım 2 kez acile Gönen Devlet hastanesine götürdüm.
Oksijen verildi ve rahatladı.
En son 16 Nisan 2007 sabah annemi yerde düşmüş buldum. Ama bayılma falan değil. Kendindeydi.
Nefesi sıklıkla gidip geliyordu. Hastaneye götüreyim seni dedim. Götürdüm. Günlerden pazartesi.
Acilde indik. Doktora şikâyeti söyledik. Tansiyon kan şekeri ölçtü. Ki tansiyon düşüktü 8/6 ama iyi dedi. Benim yapabileceğim bişey yok dedi
Polikliniklere götürün dedi. Poliklinik ana baba günü. A.bey alamam ben dedi. Acilin beni araması lazım dedi.
Acildeki doktor bakmamak için mana yapıyor ben onu ne sebeple arayacakmışım dedi.
En son acildeki doktor size dâhiliyeden yer alamadım ama ortopediden aldım dedi. Ne yapacağım onu dediğimde anlı hafif kızarmış ya
Onu gösterirsin dedi.( Dalga geçer gibi.)
En son üst kata S. beye çıktım. Saat öğlene geliyordu hatta ve biz sabah 9 gitmiştik hastaneye.
S.beye direk dedim. Bakıyorsanız bakın ama bakmıyorsanız lütfen oyalamayın dedim.
Tahlillerini yazdı. Öğlen olana kadar tahliller bitti. Biz gene evin yolunu tuttuk.
Öğlen arasında evde annem iyice fenalaştı.
Ambulansı çağırdım geldiler baktılar, Doktor diyor neden getirdin anneni eve. Dedim kimse birşey demedi ki.
Bir şeyi yok dedi. En azından kalp krizi geçirmiyor dedi. Tahlilleri bekleyin dedi ve gitti.
Öğlenden sonra saat 14.30 S. beyin yanındaydım napalım dedi. Dedim kendini kötü hissediyor. Yatıralım dedim.
En son annemi artık sandaliye ile evden çıkardık 4 kişi. Yatırdık S. bey baktı soldan nabız alamadılar. Yoğun bakıma yatırdılar.
Sonrası: S.Bey benim dalım değil dedi. B.beyle beraber geldiler baktılar beni yanlarına çağırdılar. B. bey
Yüzüme bakamadan. Ben ameliyat etmedim, benim yapabileceğim bişey yok dedi. Kim ameliyat ettiyse oraya götürün dedi. Tamam dedim.
Bursayı aradım. Ordaki doktorun araması lazım dedi. S. beyi aradım B. beyin uzmanlık alanı o aramalı dedi. B.beye gittim
Toplantıdan çıkana kadar beklemelisin dediler. Velhasıl bize saat 18,00 yaptırdılar.
B.bey çıktığında ben arayamam dedi. Bana şimdi diyecekler şunu yaptın mı, bunu yaptın mı?..
Kalakaldım ne yapacağım peki dedim( çünkü hastanede kalmamızı da istemiyorlardı)
Siz olsanız napar sınız dedim.
Ambulansı vermiyor bana. Neden bursaya boşu boşuna gitme olayı olabilir yer olmaz diye.
bir ambulans veriyor sadece şoför var. Arada kalakaldım..Ona bile o an tamam kabul ediyorum dedim..
Yukarı yoğun bakıma çıktığımda taaa ilk sabah acildeki doktorla karşılaştım ne oldu dedi. Dedim yoğun bakımda. Tavır hala dalga
geçer gibi.
En son hemşire çıkıp ne yapıyorsanız yapın iyice ağırlaştı dedi.
Ben S. beye yalvardım ne olur arayın diye. B. bey aramıyor diye.
10 dk kalmadan S. Bey geldi. Ambulansa koysanızda dayanamaz dedi. Metin olun dedi.
Göz göre göre kaybetmek dedikleri bu olsa gerek. Ve annemi kaybettik……….
Allah hiç kimseyi mesleğini sevmeden yapanların eline düşürmesin. Ben çok çektim... Annem derdi İlkay onları mahkemeye ver
diye. Giden gitti ama. Bu yazıyı da sadece ben en azından elimden geleni yaptım demek için yazdım.
Yoksa en ufak bir ümidim yok bana bu haksızlıkları yapan insanlara herhangi birşey geleceğine dair.
Birçok kez B. beyden şikâyet eden birçok insan duydum. Özellikle bu emar konusunda. Sonradan herkesi göndermeye başlamış ama
Arada benim gibiler yandı tabi.
İnternetten tümör belirtilerini okudum aynıları annemde de var. Nasıl olurda biz bütün doktorlara annemdeki
Belirtileri anlattığım halde beyninde tümör olduğundan şüphelenmezler ben anlamıyorum...
Bu kadar ayrıntıya gerek yok diyebilirsiniz. Ama diğer türlü derdimi ifade etmek çok zor...
Saygılarımla.
İlkay K.