HULKİ CEVİZOĞLU
AĞIR HAKARETLER
Türkiye, Avrasya Birliği ve Rusya ilişkileri üzerine art arda yaptığım değerlendirmelerin üçüncüsünde, “Uluslararası Avrasya Hareketinin” öncüsü Aleksandr Dugin’in Türkiye ve Atatürk devrimlerine bakışını ele alacağım.
Rus profesör Dugin (1962 doğumlu), ülkesinin Genelkurmay’ı ve Devlet Başkanı Vladimir Putin’in üzerinde etkin bir düşünür ve “yönlendirici.” Aynı zamanda, Rus Parlamentosu’nun (Duma) başdanışmanı.
“TÜRKİYE, AVRASYA İÇİN HASIMDIR!”
Biz, bir alternatif “Birlik” olarak Avrasya hareketi içinde Ruslarla birlikte olmayı da düşünürken, Ruslar bizi “hasım” olarak görüyor.
Kitabının Türkçe baskısına yazdığı önsözde (17 Ocak 2003) şu görüşleri savunuyor Dugin: “Bir ulus devlet ve NATO üyesi olarak Türkiye, Avrasya projesi için yeterince hasım bir oluşumdur. Böylesi bir Türkiye ile Rusya’nın ortak hedeflerinden çok daha fazla jeopolitik çelişkileri bulunmaktadır. Realist olmak ve durumu aklıselimle değerlendirmek gerekir: Ankara’nın Çeçen ayrılıkçılarına belirli düzeyde yardımı, eski Türk-Ermeni sürtüşmeleri, Bakû’de Moskova karşıtı atmosferin desteklenmesi, Bakû-Ceyhan petrol boru hattı inşasıyla ilintili tüm konular, Atlantikçi ve Avrasya karşıtı stratejinin parametrelerine açıkça uygun düşmektedir.”
Rusların Avrasya konusundaki “akıl hocası” Dugin, Türkiye’nin “ulus devlet” olmasına kafayı takmış. “Atlantikçi” diyerek de “Amerikancı” olduğunu söylüyor. (Bunda çok da haksız sayılmaz.) Bugünlerde yine gündemde olan Çeçenlerle ilgili olarak da, “Türklerin Çeçen eylemcilere yardım ettiğini” belirtiyor.
Bu durumda, Rusya’nın yapması gerekenleri (ve yaptıklarını da) şöyle anlatıyor:
“Bu durumda Rusya, İran’la ilişkilerin pekiştirilmesinden, Ermenileri öncelikli olarak desteklemeye, Kıbrıs konusunda Rumlar lehine lobicilikten, Kürt isyancılar ve İslâmcı gelenekselciler ile samimî ilişkilere varıncaya kadar geleneksel bir karşı hareketler sistemine otomatik olarak itilmektedir.”
Demek ki neymiş? Ruslar Türkiye’ye karşı “PKK’yı, Ermenileri, Kıbrıs Rumlarını, İran’ı ve İslâmi köktendincileri desteklemeye itiliyormuş!”
Vay, vay vay...
Yani kendisi istemiyor ama biz onu “itiyormuşuz!”Suriye’den kaçışı sırasında Abdullah Öcalan’ı barındırmaları, Annan Referandumu sırasında Kıbrıs Rumlarını desteklemeleri ve Ermeni teröristlere bile destek vermelerini henüz unutmamışken, böyle diyor Rusların akıl hocası...
“BİZİ YAKINLAŞTIRAN ŞEY?”
Bütün bunlara rağmen, yine de “kendi kimliklerimizi savunmak için” biraraya gelebilirmişiz:”Kendi kimliğimizi savunmak için bizler, çok az bir süre önce rakiplerimiz ve hatta hasımlarımız olanlarla dahi ciddî jeopolitik bir ittifaka girmek zorundayız.”İki ülkeyi yakınlaştıran şey ise, Türkiye’nin jeopolitik kökünün Avrasyacılıkta olması imiş:”Bu, Rusya-Türkiye ilişkilerinde yeni bir sayfa açılması için ciddi bir temel sunmaktadır. Bununla beraber, hayaller kurmak gerekmez. Bu sayfayı yazmak hiç de kolay olmayacak. (...) Amerikan merkezli yeni dünya düzeni’nden gelen tehdidin ciddiyeti, bizleri bu aşamayı mümkün olduğunca hızlı geçmeye mecbur etmelidir.”
“ATATÜRK, ATEİST BİR REJİM KURDU”
Prof. Dr. Aleksandr Dugin, bugünkü Türkiye ile Atatürk rejimlerine aklımızın almadığı ve Ruslar’a mal etmekte zorlandığımız bir yorum getiriyor:
“Bir devlet olarak Türkiye, Osmanlı İmparatorluğu’nun yerinde, onun bir devamı değil, bir parodisi olarak teşekkül etti. Çok merkezli ve çok milletli emperyal İslâmî yapının yerine Kemal Atatürk; laik, ateist, profan ve milliyetçi düzeni ile Fransız ulus-devletin doğu versiyonunu kurdu.(...) (Buraya da dikkat-HC) Türkiye’nin önerdiği jeopolitik model, Batı dünyasına ve ateist, tekdünyacı medeniyete entegre olmaktır. (...) (Burası da ayrı bir dikkat gerektiriyor-HC) Türkiye hâlen ABD’nin siyâsi-ideolojik kolonisi olarak kalmıştır.”
Yani bugün biz, Ruslara göre; Osmanlı’nın bir “parodisiyiz” (komik bir ülke miyiz?), Atatürk ateist bir Fransız cumhuriyet sistemi kurdu, diğer ateist ülkelerle bütünleşmeye çalışıyoruz ve ABD’nin de sömürgesiyiz!..
Kim haklı, kim haksız?..
Bu sorunun yanıtını verirken, “Av-Rusya”nın avı olmamalıyız, “Av-rupa”nın da avı olmamamız gerektiği gibi.
(Dugin’in alıntı yaptığım eseri: “Rus Jeopolitiği-Avrasyacı Yaklaşım”, Küre Yayınları, 2.baskı, İstanbul, Nisan 2004.)
Tarih: 07.09.2004 20:51:43