Re: Aldığım ceza memur olmama engel midir?
Kardeş,
Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Sabih Kanadoğlu'nun "Kaos yaratmak",Eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk'un da "Kargaşa yaratır" diye anlattığı,benim de yaşanan bir olayla ilgili"Hukukta Kargaşa" diye anlattığım ve hala cevabı verilememiş konu da buna çok benzemektedir.
Bazı arkadaşlar 657 s.Devlet Memurları kanununun ilgili maddelerinden bahisle; zimmet,rüşvet v.b. suçları işleyenlerin devlet memuru olamayacaklarını,memur iseler ihraç edileceklerinden bahsetmektedirler.
Halbuki Atanma veya seçimle gelinecek bütün görevlerle ilgili mevzuatta Yeni TCK öncesi ve sonrası vardır.Tıpkı M.Ö. ve M.Sonra gibi..
Yeni TCKnın 53/1.maddesindeki hakları kullanma bakımından,bu maddenin gerekçesine paralel düzenleme yapılmış ve bu hakları kullanma yasağı, sadece infaz süresi ile sınırlı tutulmuştur.Yani zimmet,rüşvet,evrakta sahtecilik v.b suçları işleyenler;memur,milletvekili,mahalli yönetici olma,dernek,vakıf kurma ve bunların yönetim ve denetleme kurullarına girme gibi hakları kullanmada sadece infaz süresince yasaklıdırlar.Yasak bitiminden itibaren de bütün haklarını kullanabilirler.
Dananın kuyruğu işte burada kopmaktadır.Yeni TCK atanma ve seçimle gelinecek görevlerde hak mahrumiyeti sadece "İnfaz süresi" kadar derken;mevcut mevzuat ise eski TCK mantığında düzenlendiğinden,Memur olma,Milletvekili olma,dernek,vakıf kurma v.b -53/1 de sayılan haklar kullanılırken- suç işlemiş olmayı atanmaya veya seçimle gelmeye engel hükümler taşımaktadır.Yani;eski mevzuat aynen durmakta,Yeni TCK paralelinde düzenleme de yapılmadığından "kargaşa","kaos" yaşanmaktadır.
Mahkemece 53/1 deki hakları kullanma bakımından "24 ay 15 gün süreli hak mahrumiyeti" cezası alan biri,mahkemenin kararının idarece biliniyor olmasına ve tam 7 ay sonra,eski TCK mantığındaki 657 S.Kanuna göre "Süresiz memuriyetten men" cezası alınca,işlemi idare mahkemesine taşımıştır.Hani Anayasanın 138.maddesi vardır ya:"İdare mahkeme karalarını yok sayamaz,aksine işlem yapamaz,geciktiremez..."diyen.
İdare Mahkemesi;Ağır Ceza Mahkemesinin kararını ve Anayasanın 138. maddesini gözönüne almadan,eski TCK paralelindeki D.Memurları K.nun ilgili maddelerine bakarak,idari işlemi hukuka uygun bulmuştur.Konu Danıştaya taşınmıştır.Orası ne der bilinmez,ama problem Yeni TCK çıkarılırken ilgili mevzuatlarda gerekli değişiklikler yapılmadığından,yasama görevi layıkıyla yerine getirilmediğinden,mahkeme yeni anlayışla hüküm verirken idare eski anlayıştaki mevzuatla işlem yapmaktadır.Konuyu iç hukuk halledemezse AİHM halletmek durumunda kalacaktır.
Bu kadar lafı niye dedim:Yeni TCK ya göre herşey olursun önünde hiçbir engel yok.Eski anlayıştaki mevzuatla yürümekte olan idareye göre ise ne olur?O'nu hukukçular bilir.Ben bildiğim kadarını söyledim.İnşaallah vicdan ile hukukun buluştuğu ana denk gelirsin...