Cumhurbaþkanlýðý seçimi Anayasa laiklik AKP

Bu satýrlarýn sahibi olarak çok uzun zamandan beri ve özellikle Cumhurbaþkanlýðý seçim süreci baþlamadan önce ve 9 Mayýs a kadar ki sürede defaaten demiþiz ki...
AK parti takiye yapýyor. Demokrasi ve sosyal devlet umrunda deðil dediðim dedik diye diretiyor olmazsa mazlumlarý oynayacak...
Uzlaþmasýz seçim meclisi týkar ve istenilmediði halde seçim mahkemelik olur. Kanun açýkça anlaþýlýyor ki ilk oyturumda 367 þartý var. Anayasa mahkemesinden döner Tayyip bunu gene mazlum olarak kullanýr.
RTE Abdullah gülü kýsmen harcamak için Aday göstermiþtir seçimin yapýlamayacaðý kesindir. Amaç Gül ü yýpratmak ve üzerinden Mazlumu oynamaktadýr.
9 Mayýs 2007 seçimi son seçimdir Anayasa uyarýnca süre bittiðinden erken seçim kaçýnýlmazdýr Parlemento kendisini fes eder þeçim yenilenir Ancak AKP bunu bir þekilde kendi yönüne kullanýr ve Mazlum ve direten rolüne bürünür.
Cumhurbaþkanlýðý seçimi çýkmaza girdiði an etik filan dinlemezler anayasa deðiþikliði yapmaya kalkarlar buda Hukuku zorlamak ve olmayacak duaya amin emektir ama bunuda kullanýrlar...
Seçim süresince asla kabul etmedikleri tüm deðerlere sahip çýkarlar yavuz hýrsýz ev sahibini bastýrýrý oynarlar.
Yurt dýþýndan kendilerine biçilmiþ rolu oynamak için olmadýk destekler isterler kýsmende alýrlar
Laikliðe anormal karþýdýrlar alttan alta yok etmeye çalýþýrken seçim sürecinde buna en ciddi sahibi kendileri gibi davranýrlar...
Bu konularda uyumamak dikkatli olmak lazým ....
Döndük dolaþtýk seçim sürecine ve ayný zamanda takiye ve Tayyibin yalanlarý dönemine girdik... Þimdi hýzlý bir þekilde deðerlendirmelerimizi yapalým ama ortadan baþlayarak yani Cumhurbaþkanlýðý seçiminin halk tarafýndan yapýlmasý hakkýnda ki anayasa deðiþikliðinden ....

CUMHURBAÞKANLIÐI SEÇÝMÝNÝN ANAYASA HÜKMÜNÜN DEÐÝÞTÝRÝLMESÝ

Eski adýyla ANAP yeni adýyla DP veya YDP partisi yaklaþýk iki senedir bu konuyu dillendiriyordu. Muhtemelen kalbindeki deðiþiklik böyle deðildi ama bir þekilde olsun dedi diye bu deðiþikliði destekledi.
''MADDE 101- Cumhurbaþkaný, kýrkyaþýný doldurmuþ ve yüksek öðrenim yapmýþ Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliðine sahip Türk vatandaþlarý arasýndan, halk tarafýndan seçilir.

Cumhurbaþkanýnýn görev süresi beþ yýldýr. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaþkaný seçilebilir.

Cumhurbaþkanlýðýna Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis dýþýndan aday gösterilebilmesi yirmi milletvekilinin yazýlý teklifi ile mümkündür. Ayrýca, en son yapýlan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar toplamý birlikte hesaplandýðýnda yüzde onu geçen siyasi partiler ortak aday gösterebilir.

Cumhurbaþkaný seçilenin, varsa partisi ile iliþiði kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliði sona erer.”

''MADDE 102- Cumhurbaþkaný seçimi, Cumhurbaþkanýnýn görev süresinin dolmasýndan önceki altmýþ gün içinde; makamýn herhangi bir sebeple boþalmasý halinde ise boþalmayý takip eden altmýþ gün içinde tmamlanýr.

Genel oyla yapýlacak seçimde, geçerli oylarýn salt çoðunluðunu alan aday Cumhurbaþkaný seçilmiþ olur. Ýlk oylamada bu çoðunluk saðlanamazsa, bu oylamayý izleyen ikinci pazar günü ikinci oylama yapýlýr. Bu oylamaya, ilk oylamada en çok oy almýþ bulunan iki aday katýlýr ve geçerli oylarýn çoðunluðunu alan aday Cumhurbaþkaný seçilmiþ olur.

Ýkinci oylamya katýlmaya hak kazanan adaylardan birinin ölümü veya seçilme yeterliðini kaybetmesi halinde; ikinci oylama, boþalan adaylýðýn birinci oylamadaki sýraya göre ikame edilmesi suretiyle yapýlýr. Ýkinci oylamaya tek adayýn kalmasý halinde, bu oylama referandum þeklinde yapýlýr. Aday, geçerli oylarýn çoðunluðunu aldýðý takdirde Cumhurbaþkaný seçilmiþ olur.

Cumhurbaþkaný göreve baþlayýncaya kadar görev süresi dolan Cumhurbaþkanýnýn görevi devam eder.

Cumhurbaþkanlýðý seçimine iliþkin usûl ve esaslar kanunla düzenlenir.”
Buna ilaveten bu kanunun TC Anayasasýnýn 67. maddesinin son fýkrasýnýn hükümleri dýþýnda kalacaðý da belirtiliyor nedir o ?
'' Seçim kanunlarýnda yapýlan deðiþiklikler, yürürlüðe girdiði tarihten itibaren bir yýl içinde yapýlacak seçimlerde uygulanmaz.'' maddesi..
Bununlada yetinilmemiþ ve Cumhurbaþkanýnýn ikinci veto hakký bulunmayýp Kanunu referanduma götürmesi üzerine kanunda yazan 120 günlük sütreyi 40 güne düþürme planlarý var . Neden ve niçin ? Amaç halka güvenmek mi oldu bitti mi .. Bakalým þimdi...

:o çok yýldýzlý bir deðiþiklik olmuþ...:o
yýldýzlar yok oldu týpký bu kanun gibi ....

Burada yanýtý bulunmasý gereken iki soru vardýr . Birincisi Niçin Gül seçimi kaybedince bu ortaya çýktý ? Ýkincisi Veto yemesi , referanduma gitmesi Kadük kalmasý büyük olasýlýk olan bu kanun teklifi niçin görevi bitmiþ parlementoya getirildi ....
Burada RTE nin þu açýklamasý çok önemli. '' “Bu 24 saatte alýnan bir karar deðil. Yeni bir þey deðil. Biz milletimizin önüne sunduk millet ne derse o” Diyor. Yani millet iradesine saygýlý olduðunu belirtiyor. Ama niçin Anayasa yý ihlal pahasýna Gül ün seçimine devam etmeye çalýþtýðýný söyleyemiyor. Zaten kendisine karþý olan hiç bir soruyu yanýtlamadýðý gibi karþý olan gazetecilerde toplantýlarýna alýnmayarak büyük bir demokrasi örneði sergileniyor.
AK partinin garabeti ve skandalý her zamanki gibi gene kendilerince ortaya çýkartýlýyor. Oda Bu deðiþiklik metninin daha önce hazýrlanmýþ olduðu ve aslýnda Erdoðan için olduðu gerçeðini ortaya koyuyor. Deðiþiklik paketi diðer partilerin önüne geldiðinde rezalet ortaya çýkýnca kaldýrýlan þu maddenin de eklenmiþ olduðu görülüyor.
“Cumhurbaþkaný 83. maddede öngörülen yasama dokunulmazlýðýna sahiptir.''
Bilindiði gibi anayasanýn 83. maddesi :
''MADDE 83. – Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalýþmalarýndaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düþüncelerden, o oturumdaki Baþkanlýk Divanýnýn teklifi üzerine Meclisce baþka bir karar alýnmadýkça bunlarý Meclis dýþýnda tekrarlamak ve açýða vurmaktan sorumlu tutulamazlar.

Seçimden önce veya sonra bir suç iþlediði ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararý olmadýkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargýlanamaz. Aðýr cezayý gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruþturmasýna baþlanýlmýþ olmak kaydýyla Anayasanýn 14 üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dýþýndadýr. Ancak, bu halde yetkili makam, durumu hemen ve doðrudan doðruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadýr.

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkýnda, seçiminden önce veya sonra verilmiþ bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sýfatýnýn sona ermesine býrakýlýr; üyelik süresince zamanaþýmý iþlemez.

Tekrar seçilen milletvekili hakkýnda soruþturma ve kovuþturma, Meclisin yeniden dokunulmazlýðýný kaldýrmasýna baðlýdýr.

Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasî parti gruplarýnca, yasama dokunulmazlýðý ile ilgili görüþme yapýlamaz ve karar alýnamaz.''
Hükümlerine amirdir. Yani Cumhurbaþkanýna ''geçmiþ olaylardan doðan '' dokunulmazlýk zýrhý getiriliyor. Ne garabettir ki TC temsil edecek kiþinin daha önce niteliklide olsa adi suçlar iþleyebileceði yargýlanýrsa ciddi hapis cezalarý alabileceði gibi bir korku var. Ülkenin Cumhurbaþkaný adaletten korunacak ve o ülke onurla temsil edilecek öyle mi ? Yok mu baþka bir kepazelik...
Bu kanun teklifi muhtemelen RTE nin Cumhurbaþkaný olmasýndan sonra teklif edilecek kendi oylarýyla kabul edilecek saygýn Cumhurbaþkaný tarafýndan onanarak yayýmlanacak ve referandum filan olmayacaktý. Böylece RTE hem dokunulmazlýk alacak hem anayasa deðiþikliði nedeniyle kendi görev süresi bittikten sonra tekrar aday olabilecekti. Asýl kurulan tuzak oynanmak istenen oyun buydu. Ama olmadý olamadý...
Sonra bir tersik olurda ya þeçilirse diye Abdullah Gül öne atýldý. Eðer seçilseydi ayný kanun önüne gelecek oda onaylayacaktý böylece RTE ye Cumhurbaþkanlýðý yolu gene bir þekilde açýlacaktý. Oda olmadý o da takýldý.
Þimdi böylesine ciddi bir kanunun böylesine lakayt bir þekilde kahvehanede 3-5-8 oynar gibi hazýrlanmasý bunun içine 96. madde deðiþikliði katýlmasý ya o ya bu gibi gayri ciddi olmasý nedeniyle genel bir kaos yaþanmaktadýr.
AK parti adý gibi bilmektedir ki bu kanun aslýnda kanuna benzemeyen saçma bir tekliftir. Anayasacý olan Ahmet Necdet SEZER tarafýndan bence bir DEMOKRASÝ VE ANAYASA DERSÝ NÝTELÝÐÝNDEKÝ BÝR GEREKÇE ÝLE 26 Mayýsta veto edilecektir. Yaklaþýk 4 Haziranda gene aynen gönderilecek vede bu sefer Referanduma gidilecektir. Ýþta tam burada Ak parti belden aþaðý vurarak ''Halktan kaçýyorlar '' gibi çok ucuz ve adi bir siyasete bürünecek ve bu sayede oy toplamayý hedefleyecektir. Zaten dikkat ederseniz kendisine hiç bakmadan diðer iki dediðimiz konuda siyasete baþladýlar bile buda üçüncüsü olacaktýr...
1. Hakkýmýz olmasýna raðmen Cumhurbaþkaný seçtirmediler...
2. Seçim seçim dediler haydi dedik kaçtýlar ( Yalan )
3. Cumhurbaþkaný için halktan gene kaçýyorlar biz buradayýz. ( Külli yalan )
Þimdi bu yasa niçin bir anayasa deðil temeli yok neler olabilir ona bakalým....

TC Anayasasý malumunuz temel yasadýr. Yasama yürütme yargý yani kuvvetler ayrýlýðý ilkesinin temeli ve korunmasý buradadýr. Ve kanuna dikkat edildiðinde bir kurumu çok ama çok ciddi koruma altýna almýþ. Yasama yürütme ve yargý arasýnda ki koordineyi ona vermiþ anormal yetkilerle donatmýþtýr. Ancak yetkilerin tamamý TC anayasasýný korumak saðýn solun dýþýnda ve üzerinde tam TARAFSIZLIK ilkesine baðlý olarak verlimiþtir. Yani ANAYASA Cumhurbaþkanýnýn siyasi olmamasýný ve sadece TC ve ANAYASA taraftarý olmasýný öngörmüþ ve gerek seçiminde gerekse seçim þartlarýnda bunu zorlamýþtýr.
Dünyanýn hiç bir ülkesinde böyle iki baþlý bir yönetim þekli yoktur olamaz. Halkýn yüzde ellibir (en az ) oyuyla seçilecek bir Cumhurbaþkaný tarafsýz olamayacaðý gibi halktan aldýðý güçle mevcut hükümetle ters düþtüðü zaman çok ciddi sorunlar yaþanacaðý ve bunun siyasi pespotizm e gideceði kaçýnýlmaz bir gerçek olacaktýr. Dikkat ederseniz ABD meclisinden senatosundan geçen kararlar Baþkan tarafýndan veto edildiði an o karar bitmiþ sayýlmaktadýr . Halk oyuyla gelen bir Cumhurbaþkanýnýn veto ettiði karar da ayný akibete uðramak durumunda kalacak böylece hükümet etkisiz hale gelecektir.
Anayasamýzda Cumhurbaþkanlýðýnýn yetkileri haklarý gözden geçirilip düzenlenmeden böyle bir seçiminin deðiþtirilmesi sadece bir garabettir. Dikkat edilirse Cumhurbaþkaný halka seçtirdiðiniz an Yürütmenin de yasamanýnda baþýný seçtirmiþ olacaksýnýz.. Dolayýsý ile halk seçtiði an yasamanýnda yürütmeninde baþýný halk seçmiþ olacak ki bu kaynaðýný ayný yerden alan gücün çatýþmasý kaçýnýlmaz olacak. EE yargýnýzda tam baðýmsýz deðil yürütme etki altýna almaya çalýþýyor bu durumda iyice açmaza girilecek...
Yukarýda da arz edildiði gibi Halkýn seçeceði bir Cumhurbaþkanýnýn yetkilerinin bununla sýnýrlý kalmamasý gerekecektir. Buna ilaveten Cumhurbaþkaný bir seçim daha kalabilmek için ilk beþ seneyi heba edebilir ki buda göze alýnamaz ayrý bir tehlikedir.
Açýk ve net olarak görülüyor ki hali hazýr parlementer yapýmýz ve kanunlarýmýz sözcük deðiþtirerek köklü deðiþiklik yapmaya hazýr deðil. RTE için hazýrlanan bu kanun Türkiye yi çok ama çok büyük bir çýkmaza götürecektir. AK parti Maðdur rüzgarýný arkasýna alarak 22 temmuzda Cumhurbaþkanlýðýný kapmak kaçmak istemektedir. Tüm hazýrlýklarý bunun içindir. Olmayacaðýný bildikleri halde bastýrmalarýnýn bunca kýyameti koparma nedenleri ise önümüzdeki seçimdir. Seçimde maðduru oynayýp bu konuyu kullanýp saf temiz duygulu kiþileri kandýrmak en büyük ihtiyaçlarýdýr.
Peki ne olacak ???
26 Mayýsta benim tahminim bu süreç Veto yiyecek Ak parti dediðin yapýp kanuni sürede yani 1-4 haziran arasýnda aynen geriye gönderecek ve Cumhurbaþkaný Referanduma gidecek... Burada da bir kýzýlca kýyamet koparacak AKP Kanuni süre olan 120 günü oldu bittiye getirip 40-45 güne ( 22 Temmuz ) a getirmek için kanun çýkarmaya çalýþacak ancak çýkaracaðý kanun bu deðiþikliðe uygulanma olasýlýðýnýn bulunup bulunmadýðý yolunda ciddi kriz çýkacak Çünkü Sezer son kararýný 16 Haziranda verecek ve kanunen 120 gün baþlayacak bu AKP partinin iþine gelmeyeceðinden kýyamet kopacak. AK parti çark kurnazlýðý ile bunu oya çevirmek için yaygaraya baþlayacak ( Tüm planlarý bunun üzerine ) 120 günlük süre büyük olasýlýkla deðiþmeyeceði için referandum ancak Ekim 2007 de yapýlabilecek ki buda iki ayrý sorun ortaya çýkaracak....
Birinci sorun yasama yýlýnda eski parlementonun yürürlüðe sokamadýðý yasalar kanunen kadük ( hülümsüz ) kalacak ki bu büyük bir olasýlýk...
Ýkinci sorun yeni kurulan parlementonun öncelikli iþi ANAyasa gereði Cumhurbaþkanýný seçmek olduðu için muhtemelen 25 temmuz da parlementonun kurulmasýný müteakip Cumhurbaþkanlýðý sorunu kaþýsýna gelecekki gene bir aya içerisinde seçemezse meclisin tekrar fes olmasý olasýlýðý ortaya çýkacak. Seçerse referandum gereksiz olacak...
Her ne þekilde olursa olsun bu garabetten Þark kurnazý AK parti yararlanacak...
Ancak halka halkýn 20 milletvekili olmadan aday olunamayacaðý gerçeði bir türlü anlatýlamayacak sadece bizim beðendiðimizi halk onasýn zorlamasýna gidildiði çok geç anlaþýlacak...
Peki erken seçimi gerçekten AK partimi istedi ?

ERKEN SEÇÝMÝ AK PARTÝ MÝ ÝSTEDÝ ?
RTE seçim kararýnýn alýnmasýndan sonra her konuþmasýnda '' Biz hep seçim istedik yanaþmýyorlar korkuyorlar '' diyip durduðu olayýn iç yüzü hiçte öyle deðil...
Bilindiði gibi daha Cumhurbaþkanlýðý seçiminden önce ayný kiþi yani RTE '' Bu ülkede iþler bu kadar iyi giderken erken seçim istemek vatana asýl ihanettir Biz bu ihanette yokuz seçim anayasa da belirtildiði tarihte olacak...'' diyordu. Gene kendi deyimiyle ''omurgalý 'olamadý delikanlý kabadayý yürüse bile ''delikanlý ''olamadý... Ama kabadayýlýðý baki....
Anayasa nýn amir hükmü '' TBMM Cumhurbaþkanýný seçim süreci olan bir ay içersinde belirtilen esaslara göre seçemezse seçime gider'' þeklindedir. Yani Anayasa açýk ve nettir.
Gül ün seçilemeyeceði kesin olarak anlaþýldýktan vede süre bittikten sonra Ak parti gene anayasa ihlali yaparak kendi kendine bir erken seçim kararý gündeme getirdi. Asla demedi ki yahu biz zaten zorunluyduk ama þimdi sahte kabadayýlýðýmýz tuttu biz istedik ayaklarýna yatalým... Anayasa ihlali yaptýlar Çünkü Cumhurbaþkanlýðý seçimi süresince böyle bir karar alýnamaz ancak diðer partilerde bu na uyunca kimsenin sesi çýkmadý.
Ak parti her zamanki gibi plansýz programsýz olduðundan vede muhtemelen seçimi kimin yaptýracaðýný kestiremeden ben yaptýrýrým diyerek bir sürü tarih karmaþasýna soktu Türkiyeyi 24 haziran yok yok 1 Temmuz En geç 8 Temmuz bu arada seçim yaptýrmakla asýl yetkili makam ortaya çýktý ve '' 22 Temmuz olur öncesi olmaz seçim 22 temmuzda olacak '' dedi. Ak partililer bir duruldu muhtemelen '' kim ula bunnlar ?'' diye düþünüp '' ulamalara sorun siz ne anlarsýnýz ?'' demeye hazýrlanýrken birileri dürttü ''yetkili bunlarmýþ biz deðilmiþiz'' diye '' tamam o zaman bunlarda Ulema sayýlýr diyip '' 22 Temmuz seçim günü ilan ettiler...
Þimdi Kanunen belirlenen ve öncesi olamayacaðý YSK belirtilerek ilan edilen bu rtarihi AK partimi almýþtýr ? Yoksa kanuni zorunluluk mu olmuþtur ? Kanuni zorunluluk ise bir diyeceðim yok sadece Ak parti ne diye densiz densiz konuþuyor diye sorarým... Yok ama Ak parti aldý da herkes buna UYMAK ZORUNDA KALDIYSA o zaman Ak parti genel naþkaný ve halihazýr TC baþnbakanýnýn sözlerine güvenerek AK PARTÝ MÝLLET VEKÝLLERÝNÝN VATANA ASIL ÝHANETÝ YAPTIÐININ BÝZZAT BAÞBAKAN TARAFINDAN SÖYLENDÝÐÝ ÝDDÝASI ÝLE DAVA AÇILMASINI BEKLERÝM. Evet hangisi ?

AK PARTÝ DÝNDAR VEYA MÜSLÜMAN BÝR PARTÝMÝ?

Hep laikliðini sorguluyorduk ya bu kezde tersten gideyim dedim. Bu konuya sonra geleceðim. Gerçekten hiç düþündünüz mü Ak parti dindar bir parti mi en azýndan bizce görülen troykasýnýn dinle uzaktan yakýndan ilgisi var mý ?
AK parti gücünü masum dindarlarý sömürmekten onlarýn din duygularýyla oynamaktan alýyor. Bunu saðlamak içinde dindar bir parti gibi gözükmeye çalýþýyor ama gerçekten ne kadar dindarlar dinimize ne kadar sahip çýkýyorlar.
Ýslam dini tek tanrýlý dinlerin sonuncusudur. Kitabý Kur'an ý Kerim , Peygamberi Hz. Muhammed dir. Diðer dinlerden ayrýlan en büyük özelliklerinden birisi Ruhban sýnýfýnýn olmamasý ve Kul( ÝNsan ) ile Allah ýn arasýna Peygamber dahil kimsenin girmemesi esasýdýr. Yani bu baðlamda Ýslamda hacý hoca Mir pir þeyh dini lider olmadýðý gibi cemiyet ve tarikatta yoktur . Ancak AK partinin arkasýndaki en büyük güç Ýslam dininde olmayan bu tarikat ve cemaatlerdir. Yani islamýn temelinde olmayan temel olgu Ak partinin varlýk sebebidir.
Ýslam dinini en büyük günahý sayýlan Þirk Allah a eþ ve ortak koþmaktýr. ( Ýslam dininde beþe ayrýlýr ama konumuz þirk olmadýðýndan detaya girmeyeceðim.) Bu kabul edilen beþ þirk ten ikisi olan Sirk-i taklid ve Þirk-i takrib i ele aldýðýmýzda karþýmýza inanýlmaz bir þekilde bazýlarýnýn söylemleri çýkmaktadýr. Ayrýca diyanetin anlatýmýyla anlaþýlan iki çeþit þirkten birisi olan Küçük-gizli þirk e bir göz attýðýmýzda gene karþýmýza bazýlarýnýn söylemleri davranýþlarý çýkmaktadýr. (Küçük-gizli Þirk : Bu, ibadetinde insanlara gösteriþ yapmak, dünyevi çýkar için ibadet etmek, ibadette ALLAH'tan baþkalarýný da gözetmektir. Buna riya da denir.t.a )
Ýþin enterasaný bizim masum insanlarýmýzdan bir çoðu þirk suçunu iþlemekle birlikte bunlar masumane sayýlabileceði gibi bazý çýkarcýlarýn aldatmasýndan dolayýda bunun doðru olduðunu sanmalarýndan kaynaklanmaktadýr. Yani aldatýlmaktadýrlar...
Neler þirktir . ( Tabiiki tüm þirkleri yazmayacaðým. )
Büyü yaptýrmak yada bozdurmak
Fal bakmak yada baktýrmak
Adak aðacýna mendil baðlamak
Can taþýmayan ot çöp taþ, nazar boncuðu,muska,üflenmiþ þeyler,nal kemik gibi þeylerden fayda ummak
Türbeden ve ölüden yarar beklemek
Velilerin þeyhlerin keramet,keþif gibi esrarengiz olaylarýna inanmak
Görüldüðü gibi þirkin ana mantýklarýndan birisi ''hiçbir insanýn insan üstü gücü'olmadýðýný inkar etmekten baþlayarak gider. Dua ve yasa koyma ( Dini uhrevi ) hakký sadece Allah a mahsustur. Þirk in bir diðer çeþidi de yalnýz Allah tan beklenecek sonuçlarý baþkaca karar vermektir. Yani onun adýna deðerlendirmede bulunmaktýr.
Bu açýk deðerlendirmeden baktýðýmýzda Gerke Peygamber ve gerekse dört büyük halifenin sözleriylede yoðurduðumuzda ortaya þu çýkmaktadýr.
Kiþi(kul) ile Allah arasýna girmek günahtýr. Gerçekte inanýlacak bakýlacak tek kitap sadece ve sadece Kur'an -ý Kerimdir. Kiþi(KUl) un günah mý sevap mý iþlediðine dindar mý dinsiz mi olduðuna karar verecek tek makam Yüce Allah makamýdýr. Allah la kiþi (KUl ) arasýna tarikat cemiyet imam hacý hoca þeyh gibi kavramlar sokulamaz. Tarikat ve cemiyetler Kur'an a göre yasaktýr....
Þimdi AK pertiyi bu kavramlar doðrultusunda deðerlendirdiðimizde bunlara dindar demek mümkün mü ? Yoksa tam tanýmýný yukarýda bulan þekilde '' Bu, ibadetinde insanlara gösteriþ yapmak, dünyevi çýkar için ibadet etmek, ibadette ALLAH'tan baþkalarýný da gözetmektir. '' e mi uyuyor ? Utah ta ne olduðu malum birisini hoca efendi kabul etmek ne demek ? Tarikat ve cemaatlere göre davranmak ne demek ? Ýnsanlarý dindar dindar olmayan diye sýnýflamak ne demek ? Dindar nasýl olunur bunun kanun gibi koymak ne demek ?
Yani özetle Ak partinin dinle uzaktan yakýndan ilgisi yoktur. Sadece dini gösteriþ ve çýkar amaçlý kullanarak masumlarý sömüren ve onlarýda hataya sürükleyen bir oluþumdur o kadar...

AK PARTÝ LAÝK MÝ ?
Þimdi geldik en uzun anlaþýlmasý en kolay ama anlamak istemeyenlere bir türlü anlatýlamayan bölüme. Ak Parti laik mi ? Deðil mi ? Neden ?
Ak parti Laik mi ?
Hayýr asla deðil ?
Ak Parti Laikliði savunur mu ?
Hayýr asla savunmaz.
Peki Ak parti mevcut rejim i savunuyor mu ?
Hayýr mümkün deðil...
AK parti baþta RTE olmak üzere o kadar çok þey söylediki hangisi hangisi ayýrt etmek mümkün deðil konumuna geldi. Kendileride bunun farkýnda olduðu için '' Son dediðimiz esastýr '' diyorlar. Ýyide ilk dediðin son deðinle hiç uyuþmuyor ki.... O zamanda biz deðiþtik diyorlar yani takiye yapýyorlar.
RTE nin deðiþim hýzýna eriþmek mümkün deðil . Adam deðiþim de rekorlar kitabýný altüst edecek ama deðiþtimi damla hayýr ... Modern deyimle konjüktüre uyuyor... Zaten deðiþimi enteresan Erbakan deðiþimi Belediye baþkaný deðiþimi hapishane deðiþimi seçim deðiþimi milletvekili olma deðiþimi baþbakan olma deðiþimi taban zorlamasý deðiþimi tepki deðiþimi Fýrça yeme deðiþimi Cumhurbaþkanlýðý seçimi deðiþimi Özünü oda unuttu bizde... Fakir bir ailenin çocukluðundan memuriyetle elde edilemeyecek trilyonerliðe deðiþimi ise su götürmez bir gerçek... Düðünde keramet varmýþ... herkes bu sözüz nikahta keramet vardýr diye bilir ve kerametin gelinle damata olacaðýný sanýrdý amma bu sefer BABA ya keramet oldu... Neyse konumuz bu deðil ama buda bir deðiþim olduðundan deðinelim dedik...
Þimdi aslýnda soruyu þöyle sormak lazým. TC de aslýnda kapatmaya zorlayanlar mý rahat yoksa normaller mi ? Yani laik iz palavrasý altýnda þeriat özlemcileri ciddi biçimde etkin mi deðil mi? Aslýnda bu sorunun yanýtý ürkütücü çünki þeriat yanlýlarý bazý yerlerde hegomanya kurmuþlar bile ama hala uyutmak için tersini söyleyip maðduru oynuyorlar. Balkalým iki örnekle...
Ýstanbul'da ki billboard’lara mayo, bikini, mini etek, kadýn çorabý gibi görsel malzemeli reklamlarýn asýlmasýný yasakladý. Bu en basitiyle sansürdür ve insan haklarýnýn ihlalidir. Buna karþýlýk tesettürlü afiþler boy boy. Gerekçeleri 'dikkat daðýtarak kazaya neden olmalarý...'' ( GERÇÝ BUGÜN BÝR MAYO FÝRMASI BÝR BÝLBOARD REKLAMI PATLATTI HEPSÝ DONDU KALDI NE YAPACAKLAR ÞAÞIRDILAR NASIL YASAYACAKLARINI BULAMADILAR REKLAMDA KÝM MÝ VAR ATATÜRK FLORYADA MAYOLU.... ) ( BUNDAN DA EMÝN DEÐÝLÝM ASLINDA ÝÇÝMEDE DOÐMUÞ OLABÝLÝR GÖREN VARSA SÖYLESÝN BEN OLSAM HERYERE ONU KOYARDIM AYRI...) Bakýn hele demeyin öyleymiþ.. Peki diyelim ki bu gerçek ama ayný büyük þehir belediyesi Þehrin çeþitli yerlerindeki 50 adet kýsmi nü heylekini de kaldýrtýyor. Gerekçeye gerek yok. Gerçekten çaðdaþ bir demokraside gerçek bir laiklikte buna hoþgörülü bakmak olanaksýzdýr. Bu ancak dini esaslara göre dzaynda olacak bir yöntemdir. Bugün bilboardda yasak yarýn gazete dergi ve tv de sonra gerçek hayatta giyenlere sýra gelecek . Saçýnýn ucu görünüyor diye toplanacak kýzlarýmýz kadýnlarýmýz RTE hala ben laikliðin savunucusuyum diyecek hala inanan liboþ sözde demokrat çýkacak. Kýsacasý sayýn bay RTE Türkiye laiktir laik kalacak demekle olmuyor bu iþler fiiliyatýn tam ama tam tersi yiyyormuyuz? Hayýr.
Laiklik konusu uzundu dedim devam edecek...

Laiklik bir yaþam biçimidir. En enömli unsuruda aslýnda dinleri koruma þemsiyesi altýna almasýdýr. Ýnanç bir iç mesele olduðu için liþinin içinde yaþamasý ve kendisinin uygulamasý gerekir. Bunu baþkalarýna empoze etmek veya din hakkýnda gereksiz konuþmalar yapmak vede en önemlisi dinin yani inancýn devlet iþlerine karýþmasý karýþtýrýlmasý laiklikle ters düþmektedir. Bundan dolayýdýr ki geliþmiþ ülkelerin tamamýnda devlet dine din devlete karýþmaz karýþtýrýlmasý düþünülemez bunu üzerinden politika yapýlmasýna asla izin verilemez. Devlet kurumlarýnda laikliði zedeleyecek unsurlar bulunmasý yani dini unsurlarýn bulunmasý devletin laiklik anlayýþýný zedeler ve laik yapýdan süratle uzaklaþan bir sistem ortaya çýkar. Ak parti ile yaþanýlan yozlaþma süreci iþte budur.
Cemiyet tarikat ve giyim þeklinin liyakat ve bilginin önüne geçmesi ilerleme terfi atama ve tayinde bu unsurlarýn birinci öncelik taþýmasý laik devlet anlayýþý ile baðdaþmayacaðý gibi siz ne kadar laiklik benden sorulur bu kavramlarý ben korurum deseniz bile inandýrýcý olmaz.
Þimdi Ak parti liderinin dediklerine bakalým bir...
* “Elhamdülillah þeriatçýyýz”

* “Yýlbaþýna karþýyým”

* “Ben tekkeye deðil dergaha gittim”

* “Ata'ya saygý duruþunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok”

*“Her 10 Kasým'da yaygara kopartýlýyor”

* “Ýçki yasaklansýn”

*“Ýstanbul'u Medine yapacaðýz”

*“Bütün okullar Ýmam Hatip yapýlacak”

* '' ben istanbul un imamýyým.

* '' Þeriat þeriat diyorlar halk þeriatý isterse tabi gelecek be....''

* '' Laiklik diye tutturmuþlar neymiþ þu laiklik bildikleri yok. Sarhoþ olmaya laiklik diyorlar.''

* '' Hem müslüman hem laik olamzsýn.''

* '' Elhamdülillah müslümaným ama laik deðilim. Doðanýn mantýðýna aykýrý .''

Daha bir sürü var. Yazmaya kalksam RTE nin saçmalamalarý diye kitap olur. Þimdi Þeyhim pirim ývýrým zývýrým diye ilgisiz birisinin önünde diz çökeceksin. Bunca lafý edceksin sonra dönüp '' Ben laik devletin baþbakanýyým, laikliði ben savunurum , laiklik ortak deðer bunu herkes böyle bile...'' diyeceksin. Yahu sen hariç zaten herkes bunu böyle biliyor ki... Ortalýðý karýþtýran dini politikaya sokan insanlarýn diniyle oynayýp siyaset yapan sonra tükürdüklerini yalayýp hiç olmamýþ gibi devam eden bir sen varsýn birde ekibin...
Baþbakanlýk müsteþarlýðý görevinden milletvekili olmak için istifa eden Ömer Dinçkök alenen demedimi '' dine dayalý devlet kurma zamaný gelmiþtir Cumhuriyet miadýný doldurmuþtur. ''diye. Ciddi suç iþleyen birisi þimdide ayný partiden Milletvekili adayý oluyor demekki zihniyet budur. Ayný kiþi YÖK tarafýndan ''iþletme yönetimi '' isimli yazdýðý kitapta intihal yaptýðý kesinbulunduðu için üniversitelere dönmesi yasaklanan bir þahýstýr. Ama baþkalarýna bu konuda saldýrmaktan da çekinmez...

Tarih :25 Mayýs 1992
Yer : Rize
Kürsüde : Recep Tayyip Erdoðan konuþuyor.

"Ýnsanlýðýn önünde cansýz inekler var"
(Ata'mýzýn büst ve heykellerini kastediyor)
Gelin o inekleri kaldýralým insanlýk kurtulsun.Bak Afganistan'da inekler kaldýrýldý ve islam devleti kuruldu.(Örnek verdiði Taliban yönetimi)
Bu Laik RTE nin konuþmasý ne kadar laik deðil mi? Yukarýda da aldým ama deðerli danýþmanlarýnýda göreceðimiz için tarihleriyle sözlere bir kez daha bakmakta n zarar gelmez. O kadar çok zýrvalayýp Cumhuriyet rejim ve Atatürk e laf etmiþ ki inanýn araþtýrma yaparken kafam karýþýyor....
Elhamdulillah seriatciyiz. (21.11.1994 Milliyet)
Yilbasina karsiyim. (19.12.1994 Sabah)
Ben tekkeye degil dergaha gittim. (22.1.1997 Gozcu)
Ata'ya saygi durusunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok. (12.5.1994Hurriyet)
10 Kasim'da yaygara kopartildi. (14.11.1994 Hurriyet)
Icki yasaklansin. (1.5.1996 Hurriyet)
Istanbul'u Medine yapacagiz. (Akis)
Butun okullar Imam Hatip yapilacak. (17.9.1994 Cumhuriyet)
Ben Istanbul'un imamiyim. (8.1.1995 Hurriyet)
Mayo reklami sehvet somurusudur. (6.3.1996 Hurriyet)
Milli Piyango zulumdur. (29.9.1994 Hurriyet)
Taksim'deki caminin temelini insallah atacagiz. (1.7.1994)
Cumhurbaskani'nin imam hatipli olacagi gunler yakindir. (5.2.1996 Akit)
Sarik operasyonu cok komik. (15.5.1995 Sabah)
Yesil (kaldirim rengi) medeniyettir. (25.6.1994)
Ben Meclis'in dua ile acilmasindan yanayim. (8.1.1996 Milliyet)
Imamlar da nikah kiysin. (9.5.1995 Milliyet)
Adama sorarlar (Cumhurbaþkanýmýzý kastediyor)26 Ekim 2005
Bayram deðil seyran deðil (Cumhuriyet Bayramýný kastediyor)26 Ekim 2005
Bu iþi 'ULEMA'çözer (Sarýklý Din bilginlerini kastediyor (AHÝM'in Türban kararýný yorumluyor)
Bakýn son bölüm çok önemli oradan devamla :
Danýþtay 2. Daire, 2006’nýn þubat ayýnda türbanlý bir öðretmenin anaokulu müdürü olmayacaðýna hükmetmiþ uyandýrmýþtý. Baþbakan Erdoðan kararý “Hukuk içinde tanýmlayamýyorum ve Baþbakan olarak kýnýyorum” demiþti.Ve ne hikmetse Vakit Gazetesi de 13 Þubat 2006 tarihinde mahkeme heyetinin fotoðraflarýný tek tek yayýnlayarak, “O üyeler” diye hedef göstermiþti! Bundan sonra ise bir gerizekalý insanlýktan nasibini alamamýþ aþaðýlýk birisi çýkýp Danýþtay ý basmýþ ve pýrýl pýrýl bir insan olan Mustafa Yücel Özbilgin i baþýndan vurarak öldürmüþ deðerli üyeleride yaralamýþtý. Cenaze törenine gelmeye cesaret edemeyen RTE DEVLETÝN PARASIYLA ÖZEL UÇAKLA UYDURUK BÝR KAVÞAK AÇILIÞINI BAHANE EDEREK AK PARTÝ ANTALYA GENÇLÝK KOLLARININ TOPLANTISINA GÝTMÝÞ ÇOK SAYGILI OLDUÐUNDAN MÜZÜK GÖSTERÝSÝNÝ ÝPTAL ETMÝÞTÝ !!!!
Þimdi bu kiþinin Laik olduðunu Laik deðerlere saygýlý olduðuna inanan varsa artýk yapacak bir þey bulunmamaktadýr.
Þimdi bu dine saygýlý!!! ama Laik !!! olan RTE nin danýþmanlarýna bakalým bakalým çünkü Laiklikten sonra neler varmýþ görmek için yol alalým

1) MÜCAHÝT ASLAN

Tarih 28 Mart 1994.
Ýstanbul Aksaray'da oto galerisi, yeleklerinin üzerinde "polis" yazan, 8 kiþi tarafýndan basýldý.
42 yaþýndaki galeri sahibi ve 32 yaþýndaki yeðeni, dükkanda bulunan müþteriler ve konuklarýn gözleri önünde, "karakola gitmemiz gerekiyor" diye alýnýp götürüldü.
Galeri sahibi daha önce de uyuþturucu kaçýrdýðý, PKK'ya parasal yardým ettiði iddialarýyla gözaltýna alýnmýþtý.Bu nedenle karakola götürülmesini hiç yadýrgamadý.
Ertesi gün.
Kýnalý - Sakarya TEM otoyolunda, Hendek giþelerine bir kilometre kala, þakaðýna sýkýlan tek kurþunla öldürülen galeri sahibi ile kalbine üç kurþun sýkýlmýþ, gözleri baðlý yeðeninin cesedi bulundu...O günler, PKK'ya yardým eden Kürt iþadamlarýnýn öldürüldüðü günlerdi...
Aradan yýllar geçti.
Öldürülen Kürt iþadamýnýn bir baþka yeðeni bugün Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn danýþmaný. Öyle sýradan bir danýþman deðil ama;
10 Aralýk 2002 tarihinde, Beyaz Saray'da ABD Baþkaný Bush ile AKP Genel Baþkaný R.T. Erdoðan'ýn yaptýðý toplantýya katýlan birkaç isimden biri.Babasý milletvekili.Babasý bir dönem insan haklarý meseleriyle çok yakýndan ilgiliydi; dernek baþkanýydý; fýrsat buldukça da Ýstanbul-Ankara belediyelerinin köprü, yol ihalelerini alýrdý.Ailece S-300 Mercedese biniyorlar...Danýþmanýn üniversite mezunu bile olmadýðý söyleniyor. Baþbakan Erdoðan'ýn bu danýþmana özel bir sevgisi olduðu biliniyor.

2) CÜNEYD ZAPSU

Bu danýþman Güneydoðu'nun en büyük Kürt aþiretinin üyesi. Dedesi ilk Kürtçe tiyatro eseri yazan bir edebiyatçý. Ehl-i Sünnet dergisinin sahibi. Türkçe-Kürtçe yayýnlanan "Jin" dergisinin önde gelen isimlerinden.
Danýþmanýn halasý, faili meçhul bir cinayete kurban giden Kürt hareketinin önde gelen isimlerinden Musa Anter'in eþi. Danýþmanýn eniþtesi öldürüldüðünde Abdullah Öcalan baþsaðlýðý mesajý yayýnladý.Öldürülen bu Anter'in yeðeni milletvekili de yine faili meçhul bir cinayete kurban gitti. Danýþman yakýn akrabalarý gibi Doðu ve Güneydoðu'da gezmiyor.
O'nun bir ayaðý hep Amerika'da.Orada da sýradan yerlere gitmiyor. Özel üstlere özel kiþilere uðruyor.
TÜSÝAD üyesi bu danýþman, Baþbakan Erdoðan' ýn özellikle yurt dýþýndaki tüm resmi-özel görüþmelerinde bulunuyor.Erdoðan'ýn "aklýnýn yarýsý" olduðu iddia edilen bu danýþman, iþin tuhaf yaný, daha çok Korkut Özal'a yakýn.

3) ÖMER ÇELÝK

Bu danýþman aslen Diyarbakýrlý.Ama doðum yeri baþka.Fakat Kürt olduðunu saklamýyor.Gazi Üniversitesi Kamu yönetimi mezunu.Dil bilmiyor sayýlýr.Bir dönem radikal ýslamcýydý.Yaþar Kaplan'ýn aylýk Düþünce Edebiyat dergisinde editörlük yaptý.Buradan daha ýlýmlý, Ali Bulaç'ýn Bilgi ve Hikmet Dergisi'ne geçti.
Ali Bulaç sayesinde R.T. Erdoðan ile tanýþtý. Sonra Yeni þafak gazetesine geçti, köþe yazarý oldu.Bir ara Dinç Bilgin grubunda, sonra Aydýn Doðan grubunda ve son olarak da Uzan grubunda çalýþtý...Yoksuldu; üniversitede yurtta kalýyordu; þimdi lüks otellerden çýkmýyor, 100 bin dolarlýk jeeplere biniyor.AKP grubunda pek sevilmiyor..
4) EGEMEN BAÐIÞ

Babasý Güneydoðu'da bir þehrin belediye baþkanýydý.O ise Beyaz Saray'ýn yeminli müþaviriydi.Nerden nereye...
ABD vatandaþý olduðu iddia ediliyor.Ama þimdi o hem danýþman hem milletvekili.
Dikkat ettiyseniz iki temel özellik var hepsi Kürt ve hepsinin ABD ile çok iyi iliþkileri var.
Tabii ilk konumuz laiklik olduðundan bu kiþiler laikliðede karþý her fýrsatta Atatürk e saldýrmak laikliði kötülemekten geri durmuyorlar...